1. yüz (Toplam 1 yüz)

Ahmet Burak Erdoğan

İletiGönderilme zamanı: Cum May 15, 2009 11:36
gönderen SAVCI_33
İşte Memleketimden Torpil Manzaraları..Sayın Başbakan'ın Oğlu

Adı : Ahmet Burak.
Baba Adı : Recep Tayyip.
Ana Adı : Emine.
Doğum Tarihi : 04.07.1979.
Medeni Hali : Evli(23.02.2001).
Askerlik Durumu : ÇÜRÜK…

Askerlik durumu çürük.Bilmeyen yoktur herhalde.

Kimdir bu Ahmet Burak?

Ahmet Burak Erdoğan, 11 mayıs 1998’de Şişli Abide-i Hürriyet Caddesi’nde çarptığı TRT İstanbul Radyosu Sanatçısı Sevim Tanürek’in ölümüne sebep olmuş insandır.

Ve torpil 'hak'kını sonuna kadar kullanmış olan zattır.


Kaza anı şöyle anlatılıyor:

'' Ünlü zatın oğlu kırmızı ışıkta durmadan geçiyor, peşine takılan polisten kurtulmak için hızlanırken ilerde ünlü bir sanatçıya çarpıyor... Ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan sanatçı 6 gün sonra ölüyor. Karakola götürülen delikanlıya polislerin ehliyet sormaması sanatçının eşinin dikkatini çekiyor. Polislere hatırlattığında; "Siz ukalalık etmeyin biz ne yapacağımızı biliriz" cevabını alıyor. Kazadan sonra belediye arazözleri kazanın olduğu mahalleye gelip, caddeyi baştan aşağı yıkıyor ve 35 metrelik fren izini tamamen siliyorlar. Delikanlıya kazadan sonra, üç ay önce verilmiş gibi ehliyet düzenleniyor. Sanatçının kocası hakime çocuğun ehliyeti olmadığını, düzmece ehliyet verildigini söylediğinde adam," Ne yani siz koskoca belediye başkanını sahtecilikle mi suçluyorsunuz?" diye bir de azar işitiyor... Olayı gören tanıkların hepsi tehdit edilip korkutuluyor. Sanatçının kocası aile meclisini topluyor, bakiyorlar ki polis ,adalet, belediye hep birlikte olmuş, üzerlerine geliyor, mecburen olayın peşini bırakıyorlar. Sonuçta mahkeme trafik canavarı genci 3 ay hapse mahkum ediyor, daha sonra 1998'in fiyatıyla 540 bin lira cezaya çeviriyor. Bu olayı Sevim Tanürek'in eşi, Emin Çölaşan'a yukarıdaki satırlarla anlatmış.
Sözü geçen katil delikanlı İstanbul'un o zamanki belediye başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu.
Ve son olarak; başbakanın oğlu Ahmet Burak Erdoğan için "tamamen kusursuz" raporu vererek beraatini sağlayan Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi Başkanı Eyüp Çakmak, Türkiye Denizcilik İşletmeleri'ne genel müdür yardımcısı olarak atandı.''

hakkında çok uzun zamandır birşeyler yazmak istediğim fakat kelimeleri bir araya getirip o yazıyı yazamadığım rahmetli trt istanbul radyosu sanatçısı. kendisi benim nazarımda türkiye'deki bütün kirli işlerin (kendisini tenzih ederek) simgesidir.

şöyle ki :
11 mayıs 1998 günü, o zamanın istanbul büyükşehir belediyesi başkanı recep tayyip erdoğan'ın oğlu ahmet burak erdoğan'ın kullandığı, annesi emine erdoğan'a ait 34 abr 93 plakalı opel marka araç, saat 11.45 sıralarında şişli abide-i hürriyet caddesi'nde türk sanat müziği sanatçısı sevim tanürek'e çarpar. kazada ağır yaralanan tanürek, hastanede ameliyat altına alınır. ancak ameliyattan sonra bile hayati tehlikeyi atlatmaz. kazadan sonra aracın sürücüsü ahmet burak erdoğan olay yerinden kaçar.
http://arama.hurriyet.com.tr/arsivnews.aspx?id=-18797

17 mayıs 1998 günü, sevim tanürek tedavi gördüğü alman hastanesi'nde gece saat 01.00 dolaylarında hayatını kaybeder. acı haberi alan sevim tanürek'in eşi ahmet tanürek, gazetecilere kazadan sonra şişli karakolu'na gittiğini ve orada ahmet burak erdoğan'ın ehliyeti olmadığını öğrendiğini açıklar.
http://arama.hurriyet.com.tr/arsivnews.aspx?id=-19446

17 ekim 1998 günü, kazadan ve sevim tanürek'in ölümünden 5 ay sonra yargılama süreci başlar. beş yıla kadar hapsi istenen ahmet burak erdoğan ilk mahkemede yer almamaktadır; zira olay günü şişli adliyesi'ne gidip nöbetçi savcı turgay babacan'a ifade vermiş, ifadesini yeterli gören savcı erdoğan'ın tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasına karar vermiştir. duruşmaya katılmayan ahmet burak erdoğan'ın avukatı kadir kartal, müvekkilinin ingiltere'de dil eğitimi gördüğü için mahkemeye katılmadığını mahkeme başkanına bildirir. sevim tanürek'in ailesinin ahmet burak erdoğan'ın ehliyeti olmadığı ve kazadan sonra kendisine sahte ehliyet çıkarıldığı yönündeki suçlamaları gündeme damga vurur. mahkeme başkanı, erdoğan'ın ehliyetinin suç tarihinden sonra düzenlenip düzenlenmediğinin araştırılması için duruşmayı erteler.
http://arama.hurriyet.com.tr/arsivnews.aspx?id=-43219

ilk mahkemenin yaklaşık bir sene ardından, 20 eylül 1999 tarihinde, adli tıp trafik ihtisas dairesi'nin kazayla ilgili raporu açıklanır. daha önceki tetkiklerde ahmet burak erdoğan'ın trafik raporunda "dalgın olarak araç kullandığı için tali kusurlu" olduğu tespit edilmiş ve 3/8 oranında suçlu bulunmuştur. fakat adli tıp trafik ihtisas dairesi'nin raporunda ahmet burak erdoğan "tamamen" suçsuz bulunmuş, rahmetli sevim tanürek 8/8 suçlu bulunmuştur. gerekçe tanürek'in, duran taşıtların önünden yola çıktığı ve gerekli dikkati göstermediği yönündedir. daha önceki hiçbir duruşmaya katılmayan ahmet burak erdoğan'ın bir sonraki celsede hazır bulunmasını isteyen mahkeme başkanı, sanık erdoğan'ın kusur oranının bir kez daha tespit edilmesi için dosyanın adli tıp kurumu trafik ihtisas dairesi'ne gönderilmesine karar verir.
http://arama.hurriyet.com.tr/arsivnews.aspx?id=-103082

mahkemenin 2 haziran 2000 tarihindeki oturumunda, ahmet burak erdoğan beraat eder. sevim tanürek'in ailesi bütün şikayetlerinden vazgeçer. ahmet burak erdoğan'ın aldığı 3 aylık hapis cezası, o günün parasıyla 540.000 türk lirasına çevirilir.

bu kararın yaklaşık bir sene sonrasında, 17 haziran 2001 günü, o zamanın hürriyet gazetesi yazarı emin çölaşan, gazetedeki köşesini sevim tanürek'in eşi ahmet tanürek'in iddialarına ayırır. ahmet tanürek'in iddialarına göre kazadan sonra 35 metrelik fren izleri belediyeye ait arazözler tarafından yıkanmak suretiyle silinmiş, ahmet burak erdoğan'a kazadan sonra ehliyet verilmiş, olaya şahit olan ve mahkemede ifadelerine başvurulan herkes korkutulmuş ve tehdit edilmişdi. o zamanın istanbul büyükşehir belediyesi başkanı ve fazilet partisi başkanlığına oynayan recep tayyip erdoğan'a karşı hiçbir şey yapamacaklarını anlayan tanürek ailesi, işte bu nedenlerden davadan vazgeçmişlerdi.

erdoğan'ın fazilet partisi açıklaması http://webarsiv.hurriyet.com.tr/1998/05/12/43227.asp
emin çölaşan'ın 17 haziran 2001 tarihli bu yazısında 13 gün sonra, 30 haziran 2001 tarihinde, çölaşan'ın köşesinde, recep tayyip erdoğan'ın avukatının göndermiş olduğu tekzip yazısı yayımlanır.

--- alıntıdır ---

‘‘17.6.2001 tarihli yazınızda sözü geçen olayda kusurun tamamının merhum sevim tanürek'e ait olduğu saptanmış ve bu olguya göre ahmet burak erdoğan'ın beraatine 2.6.2000 tarihinde karar verilmiştir. (sevim tanürek'in kocası) ahmet ürek ile oğlu cavit ürek, mahkemeye sundukları 8.1.1999 tarihli dilekçeleri ile şikáyet ve müdahaleden vazgeçmişlerdir. yazınızda gerek ehliyet, gerek kaza anı ve sonrası ve gerekse yargılama aşamalarında iddia ettiğiniz şekilde bir durum hiçbir zaman olmamıştır.’’

--- alıntıdır ---
http://arama.hurriyet.com.tr/arsivnews.aspx?id=-251786

ve olay burada böyle biter...

mi?

bitmez.

kaza hakkında ahmet burak erdoğan için "tamamen" kusursuzdur raporunu düzenleyen ve erdoğan'ın beraatinde önemli rol oynayan adli tıp kurumu trafik ihtisas dairesi başkanı eyüp çakmak, beraat kararından yaklaşık dört sene sonra, akp iktidarının ikinci yılı içinde, 4 mart 2004 günü başkanlık yaptığı adli tıp kurumu trafik ihtisas dairesi kurumundan türkiye denizcilik işletmeleri a.ş. genel müdürlüğüne genel müdür yardımcısı olarak atanır. kendisi hala bu görevini sürdürmektedir.
http://www.tdi.com.tr/?s=icerikDetay&icerikId=406
peki burada bitti mi? hayır bitmedi! çok alakasız bir konu gibi görünmesine rağmen, maliye bakanı kemal unakıtan'ın 23 ocak 2008 tarihindeki "açık mikrofon skandalı"nda gün yüzüne çıkan şu konuşmalara dikkat etmek gerekiyor.

--- alıntıdır ---

bakan unakıtan: metin(özelleştirme idaresi başkanı) bi tane camialtı tershanesi var.o bizde mi?

metin kilci : o bizde sayın bakanım da belediyeye devrettik diye hatırlıyorum. haliç'teki camialtını diyorsunuz demi?

bakan unakıtan: he he...evet...

metin kilci: tam bi statüsünü öğreniyim bakanım.

bakan unakıtan: bi bak ona sen.

metin kilci: şu anda tdi(türkiye denizcilik işletmeleri a.ş) tarafından işletiliyor ama tapu mülkiyeti hazineye ait. 2 yıldır da istanbul büyükşehir belediyesi kendilerine devredilmesi için talep ediyor sürekli.tdi tarafından küçük bakımlar için kullanılıyormuş

bakan unakıtan: doğru düzgün iş yapılmıyor orada yani..

metin kilci: dün ulaştırma bakanı ile görüştüm efendim. bu tdi'nin kapsamından çıkarma kararını aldık ama işleme koyamadık.dedi ki 'siz oradaki adamların hepsini alın'.yerine yeni isimler verecek...burhan(türkiye denizcilik işletmeleri genel müdürü burhan külünk) dahil, genel müdür yardımcıları....ondan sonrada kararı işleme koyacağız sizce de uygunsa...

bakan unakıtan: başbakan'a sorup yapsın binali.

metin kilci: işi biz yapacağız yani.o isim gönderecek.

bakan unakıtan: başbakan'dan müsade almadan yapmasın...yoksa binali(ulaştırma bakanı) söyledi bana...

metin kilci: burhan bey'i ve altındaki bütün genel müdür yardımcılarını...hepsi için yeni isim verecek. çünkü kendisine geçince alması üçlü kararname gerektiriyor. alması bayağı uzayacak.

bakan unakıtan: tamam yapalım biz onu da, başbakan'ın da haberi olsun.

--- alıntıdır ---

http://www.youtube.com/watch?v=wxpn4c4mSY8

yazarın notu : yazı biraz dağınık oldu, kusuruma bakmayın artık.

kaynak:http://www.itusozluk.com/goster.php/sevim+tan%FCrek

Devlet ve Siyaset

İletiGönderilme zamanı: Cum May 15, 2009 21:10
gönderen jamesB07
disaridan dumenli ergenekon dumeni ve deniz feneri'nin padisahi RTE'nin curuk oglu(askerlige curuk cikti)nun adidir!
gemicik alarak gemicilik yapan deniz feneri dolandiricilarinin genc ogludur! Yanlisim varsa duzeltin!---TANHU---

İletiGönderilme zamanı: Cum May 15, 2009 22:13
gönderen alpbilgekagan
Türklük ruhu hainleri yaşatmayacaktır...