Dünya Kadınlar Günü / Türker ERTÜRK

Dünya Kadınlar Günü / Türker ERTÜRK

İletigönderen Oğuz Kağan » Cum Mar 09, 2012 12:35

Dünya Kadınlar Günü

Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kadın hakları konusunu gündeme getiren yalnızca iki isim vardır. Biri Erzurum Mebusu Hüseyin Avni Bey, diğeri de Bolu Mebusu Tunalı Hilmi Beydir. Özellikle Tunalı Hilmi Bey ilericiliğin, işçi, köylü ve kadın haklarının ateşli bir savunucusudur. Bu nedenle Meclis içerisindeki tutucuların ve bağnazların boy hedefi haline gelmiştir.

Tunalı Hilmi Bey bir gün Meclis kürsüsünden kadınlara en azından seçme hakkının verilmesini ister. Bu sözlerin Meclis sıralarından karşılığı "tımarhaneye git" şeklinde olur. Tunalı Hilmi Bey 3 Nisan 1923’de kadınlarında nüfus sayımında yer almasını istemesi üzerine Meclis’te büyük bir gürültü kopar. Hakaret çizgisindeki eleştirilerin hedefi haline gelir ve konuşmasına müsaade edilmez. Ancak ayak patırtıları ve gürültüler arasında yalnızca "ayaklarınızı vurmayınız beyefendiler, benim mukaddes analarımın, benim mukaddes bacılarımın başına vuruyorsunuz. Benim anam babamdan yüksektir." sözlerini söyleyebilmiştir.

Nisan 1923’te kadınların vatandaş olarak sayılması düşüncesine bile tahammül gösteremeyen milletin vekilleri, bu tarihten yedi yıl sonra Atatürk’ün kadın hakları alanında yaptığı reformlar çerçevesinde kadınlarımızı siyasi haklara kavuşturacak adımları atacaklardır. Türk kadınları önce 1930’da yerel yönetimlerde seçme ve seçilme imkanını elde edecek, daha sonra 1934’te milletvekili seçme ve seçilme hakkına kavuşacaktır.

Sevgili okurlar dün 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü idrak ettik. Bu maksatla mesajlar verildi, etkinlikler yapıldı, kutlamalar düzenlendi ve birçoğunun içi boş olan nutuklar atıldı. Belki kadın hakları bakımından 1923’teki durumumuzda değiliz ama Türk Devrimleri vasıtası ile sağlanan kazanımlar özellikle AKP dönemimde hızla aşınmakta ve yok edilmektedir.

AKP döneminde kadınlara şiddet yüzde 1400 artmıştır. Çok kadınlı evlilikler, üç eşli ve üçüncüsü 11 yaşında olan danışmanlar, uygar dünyanın pedofili (sübyancılık) olarak tanı koyduğu ve sapıklık olarak değerlendirdiği birliktelikler, "örtüsüz kadın perdesiz eve benzer, ya satılıktır ya kiralık" yaklaşımları artık vaka-ı adiyeden sayılmaktadır.

AKP iktidarları döneminde ülkemiz demokrasi, gelişmişlik, basın özgürlüğü, hürriyetler, adalet duygusu, hukuk ve hoşgörü gibi her konuda dünya ülkeleri arasında yapılan sıralamalarda ya son sıralarda yer almış ya da basamaklarını alt sıralara doğru değiştirmiştir.

Size bunlardan bir tanesini kadınla ilgili olanı örnek vermek istiyorum. Cinsiyete Dayalı Gelişmişlik Endeksinde Türkiye, Pakistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin de daha altında 109 ülke arasından 101’inci sıradadır. Bilmem bu yeterince açıklayıcı olur mu?

Bakın Başbakanımız ne diyor; "Bazı bayanlar ekrana çıkıyor. Diyorlar ki, kadın erkek eşitliği. Bu eşitlik haklar noktasında eyvallah. Ama diğeri yaradılışa ters!" Yorumunu size bırakıyorum.

Birde bir söz var, çok sık söylerler, dünde pek çok yerde söylendi; "Kadınlar başımızın tacıdır." Bu söz kadını aşağılamakta ve ikinci sınıf konumuna sokmaktadır. Kıymetli olan baştır.

Ne yazık ki, AKP iktidarları döneminde her geçen gün, analığın, aşçılığın ve hizmetçiliğin dışındaki görevlere talip olan kadınlarımıza kötü gözle bakma eğilimi artmaktadır.

Dünya Kadınlar Gününün en anlamlı şekilde kutlanması gereken yerlerindan biriside Türk Silahlı Kuvvetleri olmalıdır. Çünkü burada kadınlarımız dünyanın en zor işlerinden biri olan savaş sanatını öğrenmeye ve erkekler gibi savaşarak vatanı için ölmeye talip olmuşlardır. Öğrendiğime göre Deniz Harp Okulu daha önce bu anlamlı günü kutluyor olmasına rağmen artık programından çıkarmıştır.

Daha üzücü olanı ise cemaatin tetikçiliğini yapan internet siteleri ve gazeteleri vasıtası ile Deniz Harp Okulu’ndaki bayan öğretim üyelerine ve öğrencilerine karşı yapılan karalama kampanyasına teslim olunduğudur. Geçtiğimiz ay cemaatin hedefinde olan iki değerli bayan öğretim üyesi zorlanarak istifa ettirilmiştir. Demek ki, Deniz Kuvvetleri meseleyi hala anlamamıştır. Sorun ahlak değil, "eksik etek" bayanların Silahlı Kuvvetlerde ne işi olduğudur. Siz hala imzasız ihbar mektuplarına işlem mi yapıyorsunuz? Tetikçi cemaat medyasının işaret ettiği personeli sorun yaşamamak ve tehdidi çabucak savuşturmak maksadıyla korumaz ve tasfiye ederseniz, onların amaçlarına hizmet edersiniz. Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ve Türkiye’ye yazık edersiniz. Başbakanımızdan biraz ders alın, o adamlarını satıyor mu? Bu konuyu ayrıntılı olarak daha sonra tekrar irdeleyeceğiz. Çok şikayet var.

Kadınlarımıza ortaçağ düşünce sistemlerinin layık gördüğü ikinci sınıf insan muamelesi yerine erkeklerle beraber yan yana ve omuz omuza olma hakkı veren Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde yapılan Türk Devrimlerini selamlıyor, Dünya Kadınlar Günü Münasebeti ile tüm kadınlarımızı kutluyorum.

Not; Yazımın Tunalı Hilmi Bey ile ilgili olan bölümleri Sayın Enise Aslı Öztürk’ün "Yüksek Lisan Tez" çalışmasından alınmıştır. Kitap haline getirilen tez ise değerli dostum Karaelmas Üniversitesi eski Rektörü Bektaş Açıkgöz tarafından şahsıma armağan edilmiştir. Her iki bilim insanına saygılar sunarım.

Türker ERTÜRK, 9 Mart 2012
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Şu dizine dön: Türker ERTÜRK

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

cron

x