1. yüz (Toplam 1 yüz)

İngilizler Kürtleri çok sever…

İletiGönderilme zamanı: Çrş Nis 27, 2016 0:38
gönderen Erkan Güçiz
Lozan Barış Konferansında, İngiltere baş delegesi Lord CURZON aşağıdaki konuşmayı yaptı:

“Şimdi, Kürtlerin durumunu inceleyelim; bunların sayısının 750,000 ile 800,000 arasında bir toplam nüfus içinde, 455,0000 olduğunu daha önce söylemiştim. Kürtlerin Türk soyundan olduğunu tarihte ilk defa bulup çıkaran, belgelerinden birini kaleme alırken, Türk Temsilci Heyeti olmuştur. Bu güne kadar hiç kimse, bunun böyle olabileceğini aklına bile getirmemiştir.

Bu halkın kökeni oldukça karanlıktır.



Ben, Kürtlerin memleketinde bulundum; Kürtlerin yanında kaldım; bu konuda bir uzman olduğumu iddia edememekle birlikte, her zaman, bir Türkü̈ bir Kürt’ten ayırdedebileceğime bahse girerim; kör değilsem, birini ötekiyle karıştıramam.



Savaş sırasında, bu bölgenin Kürtleri, Türklere, ne şekilde olursa olsun, hiç bir yardımda bulunmamışlardır; gerçekte, savaşanlardan birine herhangi bir yardımda bulunmuşlarsa, bu yardım İngilizlere yapılmıştır.



Buna, şöyle cevap vereceğim: Kürtler, çoğunlukla, okuma yazma bilmemektedirler; bizim başlattığımız Kürt yazısıyla öğretimin çok gelişmesine de vakit bulunamamıştır. Şimdiye kadar, güney Kürdistan'da yazılı hiç bir Kürt dili yoktu.



Türklerle Kürtler arasındaki genel ilişkilere gelince, Kürtlerin, Türk yönetiminden hoşnutsuzluklarını sürekli olarak açıkladıklarını herkes bilmektedir. Dört yıldır, İngiliz Hükümeti’ne hayal kırıklığına uğramış Kürtlerden gelen ve Kürdistan'ın özerkliği ya da bağımsızlığıyla ilgilenmemizi isteyen protestolar yağmaktadır.



Yönetimimizin amaçlarından ve gerçekten -tam olmasa bile- elde edilen sonuçlardan biri, bu bölge için bir özerklik sistemi kurmak olmuştur; bu mahalli özerklik sisteminin kendi yönetimi ve yazılı bir Kürt dilini öğretmeye çalışacak kendi okulları olacaktır. Bu koşullar altında, neden bu halk Ankara'ya teslim edilsin (…)?



Kürtlerden çoğunluğun ve Araplardan büyük bir kısmının okuması yazması yoktur. Nasıl oy verileceğini bilemeyeceklerdir; çünkü̈, bütün ömürleri boyunca, hiç bir seçim sandığı görmemişlerdir; böyle bir sandık gördükleri zaman da, onu kaldırıp insanın başına atmaları beklenebilir.




________________________________________
Kaynak:
Lozan Barış Konferansı, Tutanaklar, Belgeler, Cilt 1, Kitap 1
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayınları No. 291
Çeviren: Seha L. Meray, Ankara Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi, Devletler Hukuku Profesörü̈