İlgilendiğiniz bilim dalı ?

İlgilendiğiniz bilim dalı ?

Gökbilim (Uzay bilimleri, astronomi, vb.)
2
13%
Fen Bilimleri (Fizik, kimya, biyoloji, tıp, vb.)
2
13%
Bilgisayar ve Teknoloji
7
44%
Çevre Bilimleri (Jeoloji, antropoloji, vb.)
1
6%
Yaşam (Keşifler ve İcatlar)
0
Oy yok
Siyaset Bilimi
4
25%
Diğer (Lütfen mesajınızda belirtin)
0
Oy yok
 
Toplam Oy : 16

İletigönderen particler » Prş Nis 03, 2008 14:00

Ç)
Kullanıcı küçük betizi
particler
Üye
Üye
 
İletiler: 43
Kayıt: Sal Oca 22, 2008 1:18

İletigönderen Ram » Prş Nis 03, 2008 15:48

particler, şu Ekmel ÖZBAY'ın 100 Terabyte'lık DVD söylemi ne zaman gerçekleştirilecek¿? Bak buraya yazıyorum, bilgisayarımda yer kalmadı, yapın şu nanodan DVD'leri artık yahu...
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

İletigönderen particler » Prş Nis 03, 2008 17:33

Ram, Bilkent grubundan Özbay hoca bu projesiyle 2005 yilinda descartes ödülünü almisti zaten. Isterseniz bu konuda kısa bir teorik bilgi vereyim. Aslinda dediğimiz olay tamamen metamalzemelere dayanmaktadir. Metamalzemelerde doğada bulunmayan ama üretilebilen ve ışık kırılma özellikleri negatif olan malzemelerdir. ilk önce proje teorik olarak 2000 yilinda London Imperial Collegeden Profesor John Pendry tarafindan ortaya atilmisti. Daha sonra bunu deneysel olarak yanilmiyorsam alman profesor Schultz bakır tel ve yarık halka rezonatörlerinde gerceklestirdi. Daha sonra 2003 yilinda Özbay hocaninda aralarinda oldugu 5 üniversitenin (bu geriye kalan 4ün içinde türk üniversitesi yok) olusturdugu grup dielektik fotonik kristallerde ilk kez gerçekleştirmişlerdir.
Ram senin bahsettigin Metamalzemelerin nanofotonik uygulamasidir. Bunda ise mantık nanomertebesinde metal ve yalıtkan malzemelerden bir ara yüzey oluşturuyoruz ve ışık sadece bu ara yüzeyde saklanıyor. Bu da ışığın dalga boyunun havadaki ışık dalga boyundan 30 kat daha kısa olmasını sağlıyor. Bugün kullandigimiz DVDlerde bilgi depolamasını sağlayan ışığın dalga boyudur. Bu dalga boyununda ortalama 30 kat küçüldüğünü düşünürsek yaklaşık olarak 1000katlık bir kazanç sağlayabiliyoruz. Bu da 100 terabytelik bir DVD demek. RAM sorunada cevap olacak sanırım Bilkentte bu malzemeyi ürettiler. Ancak seri üretime ne zaman geçerler o konuda pek bilgim yok. Çünkü bunun uygulama alanida ayri bir mesele...
Ayrıca metamalzemelere dayanan ve 3-8 nm arasindaki nanotransistörlerden oluşan nanoelektronik entegre devreler büğünkü bilgisayarlardan binlerce kat daha hızlı ve kapasiteli yeni nesil bilgisayar kullanilmasini önünü açacak. Mesela bugün kullandigimiz silikon mikroislemcilerdeki problem transistörlerdeki iletişim yavaşlığıdır. Oysa temel olarak bu kadar kısa mesefede (ortalama 3 cm) ışığın bu kadar yavaş haraket etmemesi lazım? Yukarda yazdığım nanofotonik sistemle birlikte kullandığımız lazer, dedektör vs. daha küçük boyutlara gelecek ortaya çıkan ışık dalga boyuyla birlikte bilgisayarlar ve internet yüzlerce kat daha hızlı çalışacak. Mesela geçen benimde eski hocam olan Saleh Sultansoy cevizkabuğu proğramında yeni internet teknolojisi olan "grid"le ilgili biraz açıklama yaptı onada bakmanızı tavsiye ederim.

Umarım teorik bilgilerle sıkmadım okuyucuları.
Bilginin efendisi olmak için çalışmanın kölesi olmak lazımdır.
Kullanıcı küçük betizi
particler
Üye
Üye
 
İletiler: 43
Kayıt: Sal Oca 22, 2008 1:18

İletigönderen Ram » Prş Nis 03, 2008 17:47

particler, açıkçası sıkılmadım, zevkle okudum. Ara sıra, şu bilim bölümünde bildiklerin hakkında konular da açarsan, daha fazla bilgilenmiş oluruz. O uçak kazası bölümünde bir tek Saleh SULTANSOY'un söyledikleri dikkatimi çekmişti esasen.
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

Önceki

Şu dizine dön: Anketler

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x