25. Kürt isyanı

Eğer bilmiyorsanız, haber vereyim; Cumhuriyet’in ilanından sonra çıkan irili ufaklı Kürt isyanlarının yirmi beşincisi, 15 Ağustos’ta ilan edilecek...

Manifestosu BDP’nin Diyarbakır’daki “Demokratik Toplum Kongresi” nin sonuç bildirgesinde açıklandı! Bölücüler, hesapça, “Demokratik Özerkliği” 15 Ağustos’ta, yani APO’nun eşkıyalarının, Eruh-Şemdinli’de “PKK isyanını” başlattıkları 15 Ağustos’un yıldönümünde ilan edecekler!

Hatta ilan edildi bile!

Esaslarını, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Baydemir açıklamıştı... Kongre esnasında ve kutlamalarda, PKK marşı ve “Biji APO” çığlıkları eşliğinde, Kürdistan bayrakları dalgalandırıldı ve 15 Ağustos’ta da tüm Türkiye semalarında dalgalandırılacak...

Bu T.C. Devletine meydan okumaktır... 25. Kürt isyanına hazırlıktır!

“İsyanın” manifestosunda, kongrenin sonuç bildirgesinde dayatılan maddeler: “Karşılıklı ateşkes, Türk Ordusuyla eşkıya arasında bırakışma! Demokratik Özerklik- Kürdistan bayrağının bölgede resmi dairelerde -şimdilik- Türk Bayrağının yanında çekilmesi.

Kürdistan Parlamentosunun kurulması. APO’ya, PKK eşkıyalarına genel af”. Ve sıkı durun: “Özerk” , daha doğrusu “bağımsız Kürdistan’ın”, dağdan inecek PKK’lılardan kurulacak özel ve “profesyonel” Kürdistan Ordusu!

Eğitimleri tamam!. “Olamaz” demeyin, bunların çoğu oldu bile!

Nasıl oldu?

APO’nun İmralı’ya tıkılmasından ve idama mahkum edilmesinden sonra tenkil edildiği sanılan “isyan” devam ediyor...

Neden ve nasıl?

Yanıt: Eşkıya başının gerektiği gibi idam edilmemesi ve sonra AB’ye “uyumlarla” terörle mücadelenin zaafa uğratılması, son olarak da Erdoğan’ın “açılımı”, bir dizi gaflet ve ihanetlerle oldu... Bugünlere geldik!

Evet; Diyarbakır Kongresinde “Büyük Kürdistan’ı” hedefleyen 25. Kürt isyanı ilan edildi. Bu isyan, yakalamalar ve tutuklamalarla, Baydemir’in yargılanmasıyla, PKK vekili Demirtaş’ın dokunulmazlığının kaldırılıp yakalanmasıyla bastırılacak gibi değil. Ama ama İktidar nerede? İktidar, kendi ordumuzu dize getirmek ve Komutanları tasfiye etmekle meşgul!

Başbakan 12 Eylül’de ülkenin bu haline “evet” dedirtmek için oradan oraya -açılımlara- koşuyor! Türk Ordusunu yıpratma operasyonu -komplosu- Erdoğan’ın “fahri Savcısı” olduğu “Ergenekon kapsamında” başlamıştı ve devam ediyor...

İsyancılar bu durumlardan yararlanmaz, cesaret almazlar mı?

PKK şimdi neden daha da azdı? Devleti bezdirmek ve operasyonları durdurmaya ve “Özerkliği” kabul etmeye zorlamak için! Medyada malum taraflar “neden olmasın” diye yazmaya başladılar.

Bu “isyan” polisle, Hudut Birlikleriyle bastırılamaz...Yurt sathına yayılacak, hatta kentlerdeki eylemlerle yayıldı bile. İç savaşa dönüşmesine ramak kaldı. İsyancıları zamanlamalarından dolayı, kutlamak lazım!.. “Güçlü Ordu” ya en muhtaç olduğumuz zamanda, TSK’nın YAŞ’da, “içeriden tasfiye” operasyonundan söz ediliyor!

Ben Türk Komutanlarının buna razı ve alet olacaklarını sanmıyorum, ama, Ordu düşmanlarının son terfi ve görevlendirmelerden memnun olduklarına bakarak, doğrusu endişelenmeye başladım!

Kısacası; “Kürt açılımı-Demokratik açılım” mı dediniz, alın “açılımınızı” da şimdi istediğiniz yere koyunuz! PKK-bölücüler “açılımınızdan” cüret aldılar ve şimdi açıkça meydan okuyorlar...

Bu “isyan” mevzii değil, dışarıdaki güçlerle bağlantılı ve onların planlarının parçası! Geçmişteki “Kürt isyanlarının” hepsi yabancı güçler tarafından tahrik edilmişti... Bu isyanların amaçları, aş-iş, anadilde eğitim ve kültürel haklar, vb.. değildi hatta bunlar bahane bile edilmemişti... Ağalar arasındaki rekabet, irtica ve İngiliz altınları kullanılmıştı...

Nihayet 1899’da ABD Kongresinde, sonra Sevr’de ortaya çıkan Türkiye’yi Büyük Kürdistan ve Büyük Ermenistan’la bölen haritalarla, İngiliz ajanı Noel’in deyimiyle “biraz itilerek” Kürtlere Büyük Kürdistan “emeli telkin” edilmişti...

‘Büyük Oyun’ devam ediyor! Bu gerçek, teşhis ve tespit edilmezse PKK terörünü bitirmek için önerilen çareler ve “açılım”, havanda su dövmektir. Bugün salt ve somut gerçek; “25. Kürt isyanı”.

Zamanlamaya ve tarihlere bakın: Ramazan ayı... 15 Ağustos, sonra 30 Ağustos ve Referandum...

Kürt isyanı referandum sonucunu nasıl etkiler? Bir iddiaya, hatta ABD’den mülhem senaryoya göre PKK’nın ateşkes ilanı AKP’nin işine yarar! Ben buna inanmıyorum; aksine, eğer Türk halkı sağduyu sahibiyse Türkiye’yi bu hallere getiren iktidarın paketine EVET diyemez!

Bugün Ramazanın ilk günü. Ramazan ayının başlıca temaşası Karagöz oyunudur. Bu oyunun tipleri; sağduyulu, tok sözlü, sözünü esirgemeyen halk adamı Karagöz ve -züppe- bugünkü liboşların ağababası Hacivat...

Hacivat; ukalalık, münasebetsizlik ettiğinde, Karagöz onun tepesine biner... Perdeyi yıkar... Oyunu bozar...


Altemur KILIÇ
11 Ağustos 2010
YENİÇAĞ