
Aslında hibeci aydınların listesini kısa tutmuş, yüzlerce ismi içeren tam listeyi okumak isteyenlere, Avrupa Birliği Tabuta Çakılan Son Çivi adlı kitabıma başvurmalarını önermiştim. Söz konusu yazımda adı geçen, özür dileyen hibeci aydınlardan biri de, Mine Kırıkkanat idi.
Mine Kırıkkanatın ABden 70 000 (yetmiş bin) Avro hibe almış olduğunu yazmıştım. Yazım, internet ortamında binlerce kişi tarafından okundu. Okuyanlardan biri de Mine Kırıkkanatı bundan haberdar etmiş. Mine Kırıkkanat, kendisini bilgilendiren kişiye, 26 Aralık 2008 tarihinde şu iletiyi göndermiş:

- Ben kimseden beş kuruş almadım, almam.
Beni tanıyanlar 700 bin Avroya satılmayacağımı bilir,
70 bin Avroya da gülerler. Bunu ortaya atan müfterinin
adresini vermek lütfunda bulunursanız, kendisini dava
edeceğim. Lütfen Yılmaz Dikbaş adlı kişinin original mailini
forward edin, kendisi attığı iftiranın tazminatını ödeyince,
aklı başına gelir.
Saygılarımla,
Mine G. Kırıkkanat
Bu yazıyı alan kişi dürüstlük gösterdi, Mine Kırıkkanatın yukarıdaki yazısını bana iletti ve haklı olarak bir açıklamada bulunmamı istedi. Hemen kendisine ayrıntılı bir cevap yazdım, Mine Kırıkkanatın ABden 74 bin Avro hibe almış olduğunu belgelendirdim. Bununla kalmadım. Kuru sıkı tehdit etmeyi bir yana bırakıp beni hemen mahkemeye vermesini Mine Kırıkkanata bir iletiyle bildirdim. İsteği üzerine, yazımın aslını, adresimi ve telefon numaralarımı da kendisine ilettim. Ve yazımı şöyle bitirdim:
- Umarım beni gerçekten mahkemeye verirsiniz, ben de sizin bir Truva Atı olduğunuzu mahkemede kanıtlarım.
Avrupa Birliği Tabuta Çakılan Son Çivi adlı kitabımı okuyanlar bilecektir, ABden hibe almış üç yüzü aşkın kurum, kuruluş ve bunların yöneticilerinin boynuna, Türk ulusunun bağrına sokulmuş Truva Atı yaftasını asmıştım. Peki, bu yazışmadan sonra ne oldu? Mine Kırıkkanat beni dava etti mi, mahkemeye verdi mi? Hayır, veremedi ama, bakın ne yaptı. Vatan gazetesi yazarı Can Ataklıya içini şöyle döktü:
- Evet sevgili Can Ataklı, AB fonlarından bu para alındı ama bu benim cebime girmedi.
Sanki kilisede günah çıkarırmış gibi ötmeye başlayan Mine Kırıkkanat, Tuncay Özkanın Kanaltürk televizyonunda 52 hafta sürecek AB propagandası için ABden 74 bin Avro hibe almış olduğunu itiraf ettikten sonra, paylaşımın acıklı yönünü şöyle açıklıyor:
- Bir kere paranın büyük bölümü Kanaltürke kaldı. Bunun dışında yönetmeninden ışıkçısına, kameramandan set işçisine, makyajcısından berberine kadar çalışan herkes minik minik paralar aldılar. Programı yapan bizlerse sembolik ücretler aldık.
Şimdi siz, Mine Kırıkkanatın bu acıklı ve ibret verici itiraflarına ne diyeceksiniz? ABden 74 bin Avro hibe almış. Ama hepsi onun cebine girmemiş. Oturmuşlar, hibeyi güzelce bölüşmüşler. Peki, bütün bu bilgilerin ortaya çıkmasını sağladığım için bana müfteri diyen utanmaz Mine Kırıkkanata şimdi ben ne söyleyeyim? Ermenilerden sözde soykırım için özür dileyen Mine Kırıkkanat, ABden hibe almış ve bu hibe karşılığı televizyonda yalana dayalı AB propagandası yapmış bir Truva Atıdır. AB Mandacılarının peşini bırakmayacağım. Truva Atlarının maskelerini indirmeyi sürdüreceğim.
Yılmaz DİKBAŞ / 12 Şubat 2009