Bu başlığı ilk duyduğumda, tamam işte budur demiştim! Evet! Çünkü yaşadığımız bu dönemde toplumumuzda oluşan bir grubun kutuplaşmasının asıl nedeni bu değil mi?
Onlar, din iman deyip, sessiz ve derinden kul hakkıyla malı götürmediler mi?
Onlar ki, cuma namazına gitmek için pahalı jeep’lere binenler değil mi?
”Müslüman kanaatkâr olmalı, az ile yetinmeyi bilmeli..” deyip de, grev yapan işçime ”gel etme, dur yapma” çağrısında bulunmadılar mı?
İşçilerimizi kendi kaderleriyle, ” 4/C” ile baş başa bırakmadılar mı?
Göçük altında kalan maden işçilerimiz, tuzladaki ölen kardeşlerimiz ve sel’e kapılıp yok olan ailelerimiz için ”kader” deyip geçmediler mi?
Filistinli kardeşlerimiz için eylem yapıp, ”Kahrolsun ABD! - Kahrolsun Israil!” derken, ceplerindeki ”Phillip Moris’e” ait sigaraları içmiyorlar mıydı?
Ayağımıza giyecek sağlam ayakkabı bulamazken, markalı ayakkabıların ancak sahtelerini giyebilirken, onlar ’lacoste’, ’adidas’, ’converse’ ayakkabılarıyla, ’gucci’ marka gözlükleriyle, ’dolce gabana’ saatleriyle İstiklâl’de, Taksim’de, Bebek’te, Kızılay’da ve Türkiye’nin her karesinde gösterişli bir şekilde, onlar gibi olanlarla dolaşmıyorlar mı?
”Kadın-erkek eşitligi diye bir kavram olamaz!” deyip, bayanlarımıza (ortacağ’dan kalma bir zihniyet gibi!) halen eşya gözüyle bakmıyorlar mı?
Biri 3 çocuk yapın derken, diğeri 15 yaşındaki bir ”çocukla” evlenmedi mi?
Güneydoğudaki sorunu çözmek için, kürt kökenli ikinci bir eş’e sahip olalım demediler mi?
”Analar artık ağlamasın..” deyip, hukuk dışı olmasına rağmen teröristin ayağına ”özel mahkemeler” kurulmadı mı?
Bizim gözümüzde insan hakları olarak bilinen ve tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için uygulanması gereken hakları, bir kenara itip, emperyalizmin isteğine boyun eğip, tek bir ırkı üstün tutmaya çalışmıyorlar mı?
Gönülleri feth edeceğiz derken, kurumları feth etmediler mi?
Cumhuriyet mitinglerinde halkı coplatanlar, kahraman edasıyla teröristleri karşılayanlara karşı tepkisiz ve duyarsız kalmadılar mı?
Batıdan doğuya, kuzeyden güneye iş sahaları açacaklarına, tarım ve yerel sanayiye yardımda bulunacaklarına; halka temel gıda dağıtıp, var olan sanayi tesislerimizi ”özelleştirme” adı altında, kapitalizm canavarına hibe etmediler mi?
Eğitimde, bilim ve irfana önem verileceğine, ortacağa geri dönme sinyalleri verip, kız ve erkek çocukların ayrı okullarda ders görmelerini düşündüklerini söylemediler mi?
İşte onlar abdestli kapitalistler değil mi? Olan biten her şey abdestli kapitalizmin bir ürünü değil mi?
Ümit Doğancı
4 Kasım 2010