
ABDnin eski Ankara Büyükelçisi Morton Abramowitz, Türkiyede seçim yaklaştıkça ortamın gerildiğini belirterek, Türkiye, giderek artan bir biçimde bölünüyor. AKP yine çoğunluğu elde ederse sorunlar katlanabilir. Askerler, kendi cumhurbaşkanı seçebilecek AKPnin kontrolündeki bir parlamentoya izin verir mi? ifadesini kullandı.
Morton Abramowitz, Newsweek dergisinde konuk köşe yazarı sıfatı ile Türkiyedeki son gelişmeleri değerlendirirken Türkiye, giderek artan bir biçimde bölünüyor, laik Türkiye giderek bölünüyor ve laik elit AKPye daha çok güç kaybetmekten çok korkuyor görüşünü dile getirdi.
Türkiyenin yaklaşık her 10 yılda bir bir siyasi kriz yaşadığını belirten Abramowitz, ancak ufuktaki sorunun, geçmişteki krizlerin aksine İslamın geri çekilmesi ile sonuçlanamayabileceğini savundu. Abramowitz, Sorun, ayrı zamanda tüm İslam dünyası ve Batıda etkileri olacak kilit bir meseleye vurgu yapıyor: Yani, İslam, siyasi hayatta ne gibi bir rol oynamalı? diye yazdı.
AKP USULCA GİTMEYİ REDDEDİYOR
Abramowitz, 10 yıl önce generallerin Necmettin Erbakanı iktidardan uzaklaştırdıklarını ancak AKPnin usulca gitmeyi reddettiğini kaydetti. AKPnin askerlere meydan okuyarak genel bir seçim çağrısını yaptığını öne süren gazete, AKPnin bu rest çekerken gücünü halkın arasındaki popülaritesinden aldığını belirtti.
Halen Türkiyede yaşanan kriz ile önceki krizlerin arasında diğer kilit bir farkının da ekonominin durumunu oluşturduğunu kaydeden Abramowitz, buna karşın Türkiyenin giderek artan bir biçimde bölündüğünü, laiklerin AKPye daha çok güç kaybetmekten çok korktuklarını öne sürerek Laikler, partiyi hor görüyor ve, fırsat verilirse, devleti Türkiyenin yaşamının tüm alanlarında İslamı ilerletmek için kullanacağından eminler yorumunu yaptı.
LAİKLERİN ÇOĞU, SEÇMEYE ZORLANIRLARSA ASKERLERİ TERCİH EDER
Kısa bir süre önce Türkiyeye yaptığı ziyaret sırasında kendisi ile görüşen akademisyenlerinin AKP konusundaki kaygılarını dile getirirken Siz Amerikalılar, ılımlı İslama inanıyorsunuz. Böyle bir şey yok dediklerini aktaran Abramowitz, şöyle devam etti:
Birçok laik, askerlerin siyasete müdahale etmesi fikrinden hoşlanmıyor. Ancak laiklik ile demokrasi arasındaki seçim, yapmacık bir seçim olduğunu savunuyor: sadece birincisi (laiklik) ikincisinin (demokrasi) teminatıdır. Eğer, askerler ile AKP arasında bir seçim yapmaya zorlanırlarsa çoğunun askerleri seçeceğini sanıyorum.
Morton Abramowitz, AKP liderlerinin ise, partinin dini bir parti olmadığını, AB sürecine bağlı olduğunu ve Türkiyeyi İslamlaştırmak için herhangi bir adım atmadıklarını söylediklerini belirtirken Onlar için asıl mesele din özgürlüğü: Türkler, devlet okullarında başörtüsü kullanmak anlamına gelse bile, herhangi bir dini hissiyatı dile getirmeye özgür olmalı diye yazdı.
Kriz büyüdükçe AKPnin dikkatli davrandığını, dev protesto gösterilerinin ardından karşı gösterileri düzenlemekten kaçındığını belirten Abramowitz, Ancak seçim yaklaştıkça ortam gergin. Ankaranın merkezinde bir bomba saldırısı oldu, AKPnin yasaklanmasından söz ediliyor ve Kuzey Iraka askeri operasyon çağrıları yapılıyor değerlendirmesini yaptı. Abramowitz şöyle devam etti:
Birçok Türk, AKPyi, çoğunluğu olmadan yeniden iktidara geri getirecek adil bir seçim umuyor çünkü bir koalisyon hükümetinin gereklilikleri, cumhurbaşkanın belirlenmesi dahil olmak üzere, onu sınırlar. Ancak eğer, AKP yine çoğunluğu elde ederse sorunlar katlanabilir. Askerler, kendi cumhurbaşkanı seçebilecek AKPnin kontrolündeki bir parlamentoya izin verir mi? Çünkü askerler onu önlemek için yoğun bir mücadele verdiler. Sorunu daha artıran unsur da AKPnin geçirdiği ve cumhurbaşkanının doğrudan seçilmesini öngören anayasa değişikliği. Batının gök kubbesindeki yerini derinleştirirken (Türkiye) hem özgür, hem demokratik hem de dindar olarak kalabilir mi? Bu soruya verilecek yanıt, tüm bölgede yankılanacak. Ortadoğulu demokratlar. AKPyi iktidardan uzaklaştırmaya yönelik yumuşak bir darbenin dini partilerin demokraside bir rolü olmadığı mesajını vermesinden korkuyorlar. Avrupa da, çok yakından izliyor ve daha fazla bir askeri müdahale, Türkiyenin ABye katılma hedefine son verebilir. Daha kötüsü, ülkedeki bölünmeyi daha da derinleştirebilir. Gün geçtikçe ve tutkular artıkça bir konsensüsün bulunması zorlaşıyor.
Kaynak
ayni Abramowitz 1996'da RTE'nin Basbakan, Gülün de Dis Isleri Bakani olacagi saptamasini veya planini yapmisti
