Şike soruşturması hukuken “gizli”…
Ama fiilen açık, hatta apaçık, dibi görünüyor.
Hürriyet Gazetesi gizlilik içinde olan İbrahim Akın’ın sorgu tutanağını manşetten yayınlıyor!..
Yayınlayabiliyor!..
Var mı bu konuda ayrı ve müstakil bir soruşturma?..
Duymadık, bilmiyoruz ve asla sanmıyoruz…
Peki nasıl oluyor da, gizli olan bir soruşturmanın resmi belgeleri bir gazetenin manşetine kadar ulaşabiliyor?
Ve yine nasıl oluyor da bu gazete bu belgeleri, hiçbir sakınca görmeden birinci sayfasından yayınlayabiliyor?..
Diyelim ki, şike soruşturmasının halen “şüpheli” konumunda olan kişileri gerçekten suçludur… Ve bu kişiler demir parmaklıklar arkasında yargılanma sıralarını beklemektedirler.
Ama Türk medyasının önemli bir bölümü her gün ve her saat alenen suç işlemektedir.
Ancak bu noktada hukukun uygulanmasında önemli bir farklılık bulunmaktadır.
Şike soruşturmasının “şüphelileri” tutukludur. Ve yargı sürecinin içindedir.
Hakkında gizlilik kararı olan şike soruşturması ile ilgili belgeleri, yayınlarının temel öğesi haline getirenler ellerini kollarını sallayarak suç işlemeye devam etmektedirler.
Hukuk, adaleti temin ve tesis içindir.
Adliye, adaletin hayata geçirildiği hukuk mekanizmasının en önemli aygıtıdır.
Ancak sözünü ettiğimiz bu hukuka aykırılık, maalesef adaletin tevzi edilmesi gereken adliye ortamında filizlenmektedir.
Gizli belgeler adliye binası içindeki bir dosya içinden kanatlanarak, belirli medya kuruluşlarının haber merkezlerinin camlarını tıkırdatmaktadırlar.
Bu kanatlı kuş, o belgeleri adliyenin damına nasıl aktarabilmektedir?
Bu kuşun uçmasına nasıl izin verilebilmektedir?..
Ve bu kuş kimdir ya da kimlerden oluşmuş bir “örgüt”tür?
Bu taşıma ve kanatlanma eylemini ısrarla ve istikrarlı olarak her gün nasıl gerçekleştirilebilmektedir?
Türk Ceza Kanun’umuzda bu eylem hangi suça tekabül etmektedir?
Ve o suç niçin halen her hangi bir soruşturmanın konusu yapılmamıştır?
Diyelim ki, birkaç kişi hakkında bu konuda bir soruşturma gerçekten açıldı…
Peki buna rağmen, her gün bu aynı suçun işlenmesine nasıl devam edilebilmektedir?..
Ortada bu türden soruşturmalara pabuç bırakmayarak bildiğini yapmaya devam edebilecek nitelikte ve büyüklükte bir organizasyon mu vardır?
Bu sorular önemli ve ciddi sorulardır.
Çünkü bu soruların önemi, münferit bir olayın boyutlarının çok ötesine yükselen bir anlam taşımaktadır.
Sözünü ettiğimiz bu “anlam”, Türkiye’de hukukun ne kadar egemen olduğu, adil işlediği ve tarafsız olduğu ile ilgilidir…

farukhaksal@superonline.com

LÜTFEN “TIK”LAYINIZ:
http://www.soruyusormak.com
http://www.dnm-ler.com
http://www.kitlecizgisi.com