
Başka bir üzüntüm de,
Siyaset tarihimizin tozlu sayfalarına gömüldüğünü görmekti.
Ama çok bekletmedi bizi Dengir Bey.
Aslında kendilerinden biri olarak,
Sevgili okur dostlarımın yüreklerinden, akıllarından geçen,
Siyasiler ve uyguladıkları politikalarla ilgili duygularını
Çok iyi biliyorum.
Bir yazar olarak görevlerimden biri de,
Bu hislere tercüman olacak yazılar yazmak,
Böylelikle biraz olsun rahatlamalarını sağlamak.
Kendinize böyle bir misyon biçince,
İster istemez zorluklarla karşılaşıyorsunuz.
Hukuki açmaza düşmeden,
Olabilecek en keskin sözcüklerle,
Gördüğünüz yaraları bir bıçak gibi kesmeniz gerekiyor.
İşte zorluk da burada başlıyor.
Ama bizlerin arayıp da bulamadığı,
Bulup da kullanamadığı kelimeleri,
Dengir bey büyük bir isabetle,
Ve sınırsız bir yetenekle buluyor.
Kendisi için yapılan Dingil benzetmelerine,
Anında dava açarak karşılık veren Dengir Bey,
Ankara Belediye Başkanı Gökçek,
Tam adıyla İ. Melih Gökçek için Şıllık nitelemesini kullanmış!
Pes diyor,
Ve hakkını kendisine teslim ediyorum!
Bunu diyebilecek,
Ben dâhil hiçbir köşeci esnafı tanımıyorum!
Bu nedenle, bu eşsiz benzetmelerini,
Aynı kıvrak zekâyla yapmaya devam edecekse,
Köşemi seve seve kendisine devretmeye hazır olduğumu,
Aha işte yine bu köşeden kendisine bildiriyorum.
Belki de kelimeyi yanlış seçmiş olabilir.
Şirret yerine, Şıllık demiş olabilir
Çünkü TDKnin internet sitesindeki sözlüğünde,
Şıllığın karşılığı olarak aynen şunları yazıyor:
Şıllık: (isim-argo) Aşırı ve bayağı biçimde süslenip boyanmış kadın:
Ör."Onların aftosuna hanımefendi derler, bizim paçozumuzun adı ya alüftedir ya şıllık."
Bu nedenle bunu demek istediğini sanmıyoruz.
Ancak şirretin de aynı sözlükteki karşılığı şu:
Şirret: (sıfat Arapça) Geçimsiz, huysuz, kavga çıkarmaktan hoşlanan, edepsiz (kimse):
Ör. "Melek kadar masum, Yok canım şeytan kadar şirret" B. Necatigil
Dengir Bey, Sayın Gökçeke
Bayağı, boyalı kadın demek istemeyeceğine göre,
Huysuz, edepsiz demek istemiş olmalı.
Koskoca iktidar partisinin,
Yani yüzde kırk yedinin genel başkan yardımcılığını,
Sözcülüğünü yapmış biri ve bir hukukçu olarak,
Ne söylediğini biliyordur elbette.
En fazla bu kadar yanlış yapmış olmalı.
Hepi-topu bizim bildiğimiz,
Vatandaşı abdestsiz düzeltenlerin yerini,
Abdestli düzeltenlerin aldığıydı.
Oysa bunların kim olduğunu,
Şıllık mı yoksa şirret mi olduklarını,
En iyi içlerindeki kişiler bilir elbette
Yazdıklarımızı bir türlü hazmedemeyen Recep Beyin,
Acaba Kulağı var ama duyuyor mu?
Eğer duyuyorsa, Dengir Beyi iyi dinlemesini tavsiye ediyoruz.
Eğer Recep Bey kendisine sağlam bir ihtar teğet geçirmezse,
Dengir Beyden öğrenmek istiyoruz:
AKPde böyle önemli görevlere gelip,
Kendisiyle laf yarıştırılamayacak
Dengir Beyin deyimiyle daha kaç Şıllık (veya şirret) var?
Feridun Fikri Bayar
feridunfikribayar@gmail.com
Gazeteport