İçkili aday tanıtımından sonra AKP şimdi de Güngören Belediye Başkan Yardımcısı Rahmi Berber,'in şok görüntüleriyle çalkalanıyor. İşte AKP'deki çürümenin tavan yaptığı son nokta.

* AKP’de skandal görüntüler -

AKP'li Güngören Belediye Başkan Yardımcısı Rahmi Berber,'in makamında bir kadınla cinsel ilişkiye girdiğini gösteren kaset ortalığı karıştırdı. Berber güvenlik kamerası kayıtlarının bulunduğu iddiaları üzerine, bir hafta önce istifa etti.

İstifanın ardından ortaya çıkan kamera kayıtlarında tesettürlü bir kadınla makamında birlikte olduğu görülen evli ve iki çocuk babası 43 yaşındaki Rahmi Berber, "Tamamen özel bir şey. Çok kısa bir dönem bir hanım kardeş, hanımcağız vardı. Belirli bir diyaloga girdik. Ama daha sonra bitti gitti" dedi; ancak istifa gerekçesinin bu kaset değil, 'yorulması' olduğunu söyledi.

GÖRÜNTÜLERDE NELER VAR

Güngören Belediyesi'nin güvenlik kamerası kayıtlarına göre, 'özel ilişki', 28 Ağustos 2008 saat 19.39'da şöyle yaşanıyor: Tesettürlü 25-30 yaşlarında bir kadın, Belediye binasına girerek Belediye Başkan Yardımcısı Rahmi Berber'in odasına yöneliyor. Kadını karşılayan Berber, odasının ışığını kapattıktan sonra makam koltuğuna geçiyor. Bu sırada kadın rahat hareketleriyle dikkat çekerken, Rahmi Berber'in bir ara masasının etrafında yarıçıplak dolaştığı da görülüyor. Yarım saat sonra kadın toparlanıp başını örtüyor. berber, dudaklarından öperek uğurladığı kadının ayrılması sonrası odayı toparlıyor.
"YORULDUĞUM İÇİN BIRAKTIM"

Güngören Belediyesi ve AKP ilçe teşkilatında günlerdir konuşulan görüntüler, şimdiye kadar ortaya çıkmamıştı. Partililer, Rahmi Berber'in istifa gerekçesinin bu görüntüler olduğunu söylerken, Berber ise bu iddiayı şöyle yalanladı: "Bunun istifamla ilgisi yok. Görevimi uzun zamandır bırakmayı düşünüyordum. Sayın başkana da istifa etmeyi düşündüğümü söylemiştim. Görüntülerde ne olduğunu çok fazla bilmiyorum. Gayriahlaki bir şey olduğunu da düşünmüyorum. Bu görüntü iddiaları beni yıprattı. Fakat siyaseten değil. Yorulduğum için görevimi bıraktım. Elhamdülillah yaptığım işle ilgili herhangi bir sıkıntı yok. Kaldı ki, partili arkadaşlarımla hiçbir problemim yok. Görev süremde hep doğru olan şeyleri yapmaya çalıştım."
"EVET BİR HANIMCAĞIZ VARDI"

Kamera kayıtlarında neler olduğu anlatılınca ilişkisini kabul eden Rahmi Berber, şunları söyledi: "Tamamen özel bir şey. Çok kısa bir dönem bir hanım kardeş, hanımcağız vardı. Belirli bir diyaloğa girdik. Ama daha sonra bitti gitti. Kapandı gitti. 5 yıl boyunca görev yaptım. Kimse bana hırsızlık, adam kayırma gibi suçlar işlediğimi şeyler söyleyemez. Sonuçta yanlışımız vardır. Yanlış yapmışızdır. Olmaması gereken bir durum yaşandı gitti. İcraatımızla çok fazla ilgisi de yok." Facebook, Xing gibi arkadaşlık sitelerine üye olan Rahmi Berber'in bu sitelerdeki profilinde Belediye Başkan Yardımcısı olduğu da yazıyor.

AKP Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok'un da benzer nedenlerden dolayı adaylıktan çekildiği iddia edilmişti.

Kaynak

mukanorkan yazdı:5 yıl boyunca görev yaptım. Kimse bana hırsızlık, adam kayırma gibi suçlar işlediğimi şeyler söyleyemez.

Ya bu adamin AKP tüzügünden haberi yok mu acaba?
AKP Tüzügü: Yüz kizartici suc isleme ama istedigin pisligi yap( bu ne demekse simdi ?)
Hocam hirsizlik yapabilirsin, adam kayirmanin daniskasi sizde, ihaleye fesat karistirma...
Bunlarin hepsini yapabilirdin ama Zina olayina girmeseydin keske, daha devam ederdin görevine.

Bir kadınla ilişkisi olması bir skandal anladım da, akpli birinin rakı içmesi niye skandal oluyor onu anlamadım? Bu habere konan resimdeki şahıs akp bayrağının önünde rakı içiyor ne var ki bunda? akplilerin hepsi şerbet içmiyor ki aralarında rakı içenler de var bu çok doğal bence. Ama siz burda rakı içmeye skandal derseniz bu yobazlık olur.


EROS!
Üşenme ve lütfen haberin içeriğini oku!
Buraya mesaj asan arkadaşlara biraz saygı göster!!!

Ben zaten okumuştum haberi, okumadığım habere niye yorum yapayım ki? Yazdıklarımın arkasındayım akpinin içkili tanıtım yapmasına veya akpli birinin içki içmesine skandal demek yobazlıktır. Zaten haberin kaynağı da malum...


Canım kardeşim!Madem haberi okumana rağmen ısrarcısın o zaman okuduğunu anlama sorunun var demektir.
Belki rakılı aday tanıtımı haberi bu haberin konusu olsa eleştirilerine ben de hak verecektim ama bu haberin konusu Güngören Belediye Başkan Yardımcısı'nın kendisini ziyaret eden türbanlı hanım kardeşimiz ile DİYALOĞA GİRMESİ ve esasen de SKANDAL olarak tanımlanan,nitelenen olay tam da bu DİYALOĞA GİRME GÖRÜNTÜLERİnin de kaydedildiği iddia edilen haberin ta kendisi!
Burası ben daha uzağa işerim,hayır esas ben daha uzağa işerim tartışma alanı değildir.Burası GÜNCELMEYDAN'dır.Lütfen tartışma konularına yorum yazarken daha dikkatli ol sevgili kardeşim!

bu tür haberlerinin devamını bekliyoruz AKP den...

gecen gun bir haber okumustum ito ile ilgili ickili lokantacilar yonetimi kaybetmisler diye..demekki o kadar da onemsiz degil..icki meselesi taaa cankayaya konu olmustu..turisltere icki verilirken yurdum insanina verilmemisti..kirmizi cizgili caddeler var...daha siralayabiliriz..demek oluyorki akp icin ozellikde yerel yonetimler icin icki argumani onemli..eros714 arkadas bizi icki icen icmeyen diye bolen parcalayanda akp ve yonetimi degilmi..bu tip ayrimciligi yapan bizler degil akp zihniyetinin dayattigi sistemdir..
padisahim cok yasa

MAYDONOS!
Tarafsız olmam gerekiyor ve EROS'a yaptığım uyarıyı sana da yapmam gerekiyor!
Haberin içeriğini oku lütfen.Burada SKANDAL olarak nitelenen olayın tamamen farklı bir olay olduğunu göreceksin!!!

Başarörtüsünü bile sorun haline getiren bunlar

.. bir hanım kardeş, hanımcağız vardı. Belirli bir diyaloga girdik. ..

Yahu!.. İnsan hiç hanım kardeşini s..... mi? Şey yani, onla "diyaloğa" girer mi?

Bence, rakı içmelerinde kişisel olarak hiçbir sorun yoktur ama tabandan tavana savunduğu tüm fikircikler, dünya görüşcükleri falan, tek kadeh içkiyi bile zındıklık olarak görür. Şah Mustafa Kemal'i, içtiği birkaç rakıyı kullanarak kötülemeye çalışırlar, hele ki içkiyi hâşâ küfür olarak gören cahil cühelaya karşı, bu silahı kullanırlar.

İstediği kadar liboş gözüksün, rock dinlesin; bunların herhangi biriyle, eğer gerçekten samimi bir diyaloğa girecek olursanız (ki hayliyle girmişliğim vardır, tamamen kendi izlenimim), bir süre sonra dillerininin altındaki baklayı çıkarıverirler: "Burası müslüman bir ülke ve İslam'da içki yasaktır, haramdır. İçmek isteyen başka ülkeye gitsin, bu ülkede vakti gelince tabii ki yasaklanacaktır. Bu, İslam'ın, Allah'ın emridir".

Ya devrim ya ılımlı islam devleti deniyor ya, bu, iki taraflı bir girdaptır. Devrim yapabilirsek (yani Kemalist Devrimi devam ettirip başarıya ulaştırabilirsek) evet biz hayalimizdeki bir noktaya getireceğiz; lakin onlar kazanırsa ortada ılık birşey kalmayacaktır. Işık, ışık hızında yayılır ama karanlık ondan daha hızlı yayılır, karanlık aslında daha güçlüdür, baskındır. Onlar, yani "düşman", kazanacak olursa, evimizin içinde bile içmeyi yasaklayacaklardır. Ben bundan şüphe duymuyorum.

İşte durum bu ahval ve şeraitte iken, bu düşmanlarımızdan bazıları çıkıp da lıkır lıkır rakı içerse, eh ben de buna skandal diyeyim, başka ne diyeyim? Ve tüm bu haldeki kalabalıkları da, sırf "bizden" diyerek bunlara göz yumarlar hatta saklarlar, ortaya çıktığında savunurlar. Yani şişeler onlara helal, bir kadeh bile bize haramdır.

Ehline helaldir, naehle haram
Biz içeriz bize yoktur vebali

diyor ya Harabi, işte güneşin yerini karadelik aldığında, helal-haram, ehil naehil de aynen öyle ters düz oluyor.

Hayır! Esas AKP'lilere, dinci tayfa münkirdir, bu yüzden onlara haramdır bade. Beklesinler içmeyi, öbür dünyada. Onlar bilmez haram ile helali.

Aynı bağlamda ve birebir benzerlikle, bu seks kasetlerini de ele alabiliriz. Evet özel hayata karşı yapılmış bir saygısızlıktır, bunu birçok kişiden duyuyoruz ama ben şaşırıyorum!

Parkta sevgilimizle (belki de eşimizle, nerden bilecekler?) elele tutuşmamızı ahlaksızlık olarak görürler, bu da onların sürü psikolojikeri gereği kalabalıklarını bir arada tutmalarını sağlayan bir etkendir. Ve bizi dışlayan, ahlaksız dinsiz kafir adleden.

Bunların toplantılarında da çok bulundum, anlatılan kıssalardan birinin ana fikri şudur: "bir tel saçının bir kez gözükmesi, bir zina kadar günahtır". (Merak eden varsa o hikayeyi de anlatırım.) Yani benim saçı açık annemi, ablamı ve eşimi zinakar kere zinakar olarak, kafadan etiketlimişler bir kere.

Özel hayat, insan hakları falan eyvallah da şimdi doğruya doğru. El insaf! Daha iki ay önce, yeni evlenmişim ve ikimiz de genç olduğumuzdan evli olduğumuz herhalde insanların aklına gelmiyor; Anadolu'nun iki şehri arasındaki otobüsteyken insanlar, ki tipinden ne mal olduğu aşikar olan insancıklar, benle eşime, yanyana koltuklarda oturduğumuzdan dolayı aşağılayıcı, iğrenen gözlerle bakmaktalardı. "Bir delikanlıyla bir genç kız nasıl yanyana oturur? Din elden gidiyor! Ahlaksızlar! Zinakarlar!" diyordu gözleri.

Vee şimdi kalkıp bunlardan bazıları, evlilik dışı cinsel ilişkiye giriyor, hem de yalnızca bekar değil, evli kadınlarla. Gizli kameralara bu kadar çok takıldığına göre, kameraya takılmayan kim bilir ne kadar vardır?

Durum böyleyken, bana "özel hayat canım" diye kimse martaval okuyamaz! Ben eşimle yanyana otururken, elele tutuşmaya bile nerdeyse tırsacak kadar rahatsız olurken, bu benim özel hayatım değil mi? (Eşim olmasa kime ne ayrıca, şehirlararası otobüste yanyana oturuyoruz, kime ne, ama ayrıca, nikahlı eşim yahu!)

Onların bana göstermediği saygıyı, ben onlara neden göstereyim? Neden "hayatım yüzük olan ellerimizi şöyle ön koltuğa gösterircesine koyalım da herkes görsün evli olduğumuzu da rahat bıraksınlar" diye insanı incitici bir geyiğe sardık biz? Kendi ülkemde hem de!

Özel hayatmış? Onlar kazanırsa evimin içinde içeceğim rakıyı yasaklayacaklarını hepimiz biliyoruz, peki evimizin içi bizim özel hayatımız değil mi? Hem de bir kadınla değil, yalnızca bir kadehle olan ilişki?

30 yıldır telefonlarımızı dinlerken özel hayat değil? Emin Gürses'e, "siz İngiltere'deyken sizi çok hanım aramış, hepsiyle yattınız mı" sorusu özel hayat değil? Ki bu cenahın hepsi de bu telefon ve doğrudan alan dinlemelerinin arkasındadır, hatta pek bir keyiflenirler, bayan gazetecilerin iç çamaşırları karıştırılıp resimleri çekilirken!

Bambaşka bir açıdan ele alayım meseleyi. Hadislerin sahihliği konusunda, (yobaz olduklarından dolayı hiçbir bilimsel çözümleme yoluna gidemezler, hatta Kur'an-ı Kerim'le kafa kafaya çelişen uydurma hadisleri bile gerçek diye, altılı kitaplarına yazarlar. Lakin sahihlik konusundaki ölçütleri, şu masaldadır: Bir hadis derleyicisi, birinden derleme yapmak üzere onun olduğu köye gidip hadisi kaydetmek ister. Vardığında bakar ki o kaynak olarak alacağı kişi tarladadır, ama öküzü bağından kurtulmuştur. Öküzü tekrar bağlayabilmek üzere, boş bir yemlikle kandırmaya, kendine yaklaştırmaya çalıştırmaktadır. Derleyici bakar ki bu adam, (özel) hayatının herhangi bir anında yalan dolanla, kandırmayla iş yapıyor, eh durum böyle iken bu adamdan hadis falan derlenmez, bu adamın dediğine inanılmaz. Vazgeçer gider.

Ee şimdi ben bu tayfaya sorayım: (Özel hayatında) içki içen, zina yapan bir insanın söylediği söze inanılır mı, yaptığı işe güvenilir mi, hele ki koca belediye, o insana teslim edilir mi? O adam ki toplumdan, yani bizzat bizim içimizden birisinin eşini beceriyor. Bizim ilimizin ilçemizin belediyesini de o adama, o zihniyete teslim edelim de hepimizi toptan mı becersin?

Lafa Harabi'den başladık, onla bitirelim:

Ey zahit şaraba eyle ihtiram
İnsan ol cihanda, bu dünya fani
Ehline helaldir na-ehle haram
Biz içeriz bize yoktur vebali

Kandil geceleri kandil oluruz
Kandilin içinde fitil oluruz
Hakk'ı göstermeye delil oluruz
Fakat gör olanlar görme bu hali

Sen münkirsin sana haramdır bade
Bekle ki içesin öbür dünyada
Bahsetme Harabi bundan ziyade
Çünkü bilmez haram ile helali

http://www.metacafe.com/watch/yt-cOEjFQ ... hit_araba/

MansurSah, sabahtan beri okuyup okuyup gulmekten ölüyordum, birseyler yazacaktim da kendimi tutuyordum. Yalniz sen de cok aciksozlusun:-)

Diyagola girmis mis! Bu zihniyetin Turkce'mize kattiklari yorumlar bayagi zenginlik getirdi! Daha once de rusvetin adini "bahsis" koymuslardi, simdi de yaptiklari kacamagin adini "Diyalog" koydular. "Kizcagiz" sozune de takildim ben Kizin acinacak bir durumu mu var yoksa?

Bir de acaba bu gibilerin girdikleri butun diyaloglar bu sekilde mi oluyor? Birilerinin Papa'yi uyarmasi lazim

Iktidarlarina kavustular ya, artik yavas yavas yiyi yiye doydular herhalde, yarattiklari sahte imajin son gunlerde bu gibi rezilliklerle bozulmasini umursamaz oldular.

GöktürkMehmet yazdı: ..
Bir de acaba bu gibilerin girdikleri butun diyaloglar bu sekilde mi oluyor? Birilerinin Papa'yi uyarmasi lazim ..

Valla ne diyim, görünen o ki, diyaloğa giren esas kişi Papa olduğuna göre, o zaten yeterince uyarılmış, hazır vaziyette. Birilerinin esas, güleni ikaz etmesi lazım Aklıma Nihat Genç'in anlattığı X-Ray muhabbeti geldi nedense.. Ön X-Ray..

(Açıksözlülük eyvallah da, meydandan atılmasak iyi : )

« GöktürkMehmet » yazmış:..
Bir de acaba bu gibilerin girdikleri butun diyaloglar bu sekilde mi oluyor? Birilerinin Papa'yi uyarmasi lazim ..


Valla ne diyim, görünen o ki, diyaloğa giren esas kişi Papa olduğuna göre, o zaten yeterince uyarılmış, hazır vaziyette. Birilerinin esas, güleni ikaz etmesi lazım Aklıma Nihat Genç'in anlattığı X-Ray muhabbeti geldi nedense.. Ön X-Ray..

(Açıksözlülük eyvallah da, meydandan atılmasak iyi : )

Onlarla bir gün Tanrım izin verirse ben de diyaloğa girmek isterim.....de neyyyyse!!!

Çetin Taş yazdı: Onlarla bir gün Tanrım izin verirse ben de diyaloğa girmek isterim.....de neyyyyse!!!

Serbest çağrışım:

Hoş geldin Rays... Rays için sıraya geçiniz...

AKP = skandal