gönderen Ram » Pzr Tem 06, 2008 12:18
MansurSah, Ankara Rüzgârını izliyor musun bilmiyorum ama, savcının BALBAY'a sorduğu sorulara binaen benim şu anda içeride olmam iktiza ederdi. Türkiyem Topluluğu etkinlikleri ve basın açıklamaları, Türk Metâl Sendikası organizasyonları ve TUSAM panel ve konferansları içeren görüntüler hâlâ bilgisayarımda yer tutmaktadır. Hatta sitemizde de bunların bir bölümü mevcuttur.
Tabi kapatma davasında, (hükümetin eylem, söylem ve imâları sonucu) "halkın algısı ve düşüncesi", hükümetin "laiklikğe karşı odak olma" durumuna delil olarak sunulabilir. Zira odak olmak, biraz da halkın algısıyla mümkündür. Fakat bu Ergenekon Karıştırması için geçerli değildir. Herhangi bir insanın, eylem ve eylem girişimi yahut bunlarla somut bir ilgisi olmadan, "olası bir darbe isteği yahut söylemi" davaya delil olamaz. Ancak bu görüş yaygınlaşmışsa, kitleler halinde dile getiriliyorsa delil olarak sunulabilir -ki böyle bir durum söz konusu değildir.
Yine bazılarının iddia ve ithamlarıda, Cumhuriyet Mitingleri'nin "darbeci mitingleri" olarak lansedilmesi sonucu sonrası yapılan mitinglerde, kitleler tekrar ve tekrar darbe istemiyoruz diye haykırmıştır.
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.
Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!