Aktütün: 15 şehit verdik

Genel & Güncel Konular

Aktütün: 15 şehit verdik

İletigönderen Ram » Cmt Eki 04, 2008 10:02

Genelkurmay, Aktütün Jandarma Sınır Bölüğüne yapılan saldırıyla ilgili açıklama yaptı.

Genelkurmay Başkanlığı, Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde bulunan Aktütün Jandarma Sınır Bölüğüne bölücü terör örgütünün Irak'ın kuzeyinde bulunan unsurları tarafından dün yapılan saldırıda, 15 güvenlik görevlisinin şehit olduğunu, 23 teröristin etkisiz hale getirildiğini, 2 uzman erbaş ile de henüz temas kurulamadığını bildirdi.

Genelkurmay Başkanlığı İletişim Daire Başkanı Tuğgeneral Metin Gürak, Genelkurmay Karargahı'nda düzenlediği basın toplantısında, Hakkari'nin Şemdinli ilçesi bölgesinde bulunan Aktütün Jandarma Sınır Bölüğünün batıdan emniyetini sağlayan Bayraktepe'deki unsurlarına karşı dün öğleden sonraki saatlerde bölücü terör örgütü tarafından Irak'ın kuzeyinde bulunan ağır silahlarının da desteğiyle saldırı girişiminde bulunulduğunu kaydetti.

Tuğgeneral Gürak, saldırıdan önce bir jandarma özel harekat timiyle takviye edilen emniyet unsurlarının bulunduğu Bayraktepe bölgesinde bir bölüğe yakın kuvvet olduğunu ifade ederek, ayrıca bölgenin gelişmelere bağlı olarak bir jandarma özel harekat bölüğü ve bir komando bölüğüyle de takviye edildiğini söyledi.

Çatışmanın başlamasından önce görüntü alınan bölgelerin topçu ve havanlarla ateş altına alındığını ve 2 kol taarruz helikopterlerinin de bölgede görev aldığını anlatan Tuğgeneral Gürak, ayrıca Aktütün Karakoluna 10 kilometre mesafede Irak'ın kuzeyinde bir terörist grup tespit edildiğini ve bu terörist grubun önce Hava Kuvvetleri, daha sonra topçu tarafından ateş altına alındığını belirtti.

Çatışmaların akşam karanlığına kadar devam ettiğini bildiren Tuğgeneral Gürak, şöyle konuştu:

''Çatışmalar esnasında 1 astsubay, 6 uzman erbaş, 8 erbaş ve er olmak üzere 15 güvenlik görevlisi şehit olmuştur. Zayiatın büyük kısmı Irak'ın kuzeyinden yapılan ağır silah atışları nedeniyle meydana gelmiştir. Çatışmada yaralanan personel tedavi edilmek üzere uçakla Ankara'ya getirilmektedir. 2 uzman erbaş ile henüz temas kurulamamış olup, bölgede arama faaliyetleri devam etmektedir.

Çatışmalar süresince 23 terörist etkisiz hale getirilmiş olup, Hava Kuvvetleri ve topçu ateşleri sonucunda etkisiz hale getirilen terörist miktarı henüz tespit edilememiştir.

Şehit olan personelimize Allah'tan rahmet, silah arkadaşlarına ve onların değerli ailelerine, yüce milletimize başsağlığı, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz. Bölücü terör örgütü ile mücadeleye, yurt içinde ve yurt dışında artan bir kararlılıkla devam edilecektir. Bundan kimsenin şüphesi olmamalıdır.''

Tuğgeneral Gürak, bir soru üzerine, 2 personelin ağır yaralı olduğunu, bölgede arama tarama faaliyetlerinin devam ettiğini bildirdi.
Resim
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

İletigönderen shadow39 » Cmt Eki 04, 2008 10:20

Allah Rahmet Eylesin.Ruhlari Saad olsun aslanlarimizin.Allah ailelerinede guc versin.

Vatan Sagolsun
Dağda üç Beş domuz Sürüsü
Tutturmuş Bir kürdistan Türküsü
Eline Almış Bayrak Diye Bir Masa örtüsü
Satsan Beş Para Etmez Ne Dirisi Ne De ölüsü
Soyu Soysuz Olan Sensin Toprak Senin Neyine
İte itlik Yapıp Kafa Tutma Beyine
Anlasa Dediğimi Sokaktaki Köpek Ağlar Haline
Duy Ulan Soysuz
Ne Mutlu TÜRK'üm Diyene!!!
....
Bu da can d..... efendiye olsun. belgeselci.
"Siz Mustafa demeye devam edin, biz de Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk"

Resim
Kullanıcı küçük betizi
shadow39
Üye
Üye
 
İletiler: 2230
Kayıt: Cmt Mar 03, 2007 20:27

İletigönderen Tsigalko » Cmt Eki 04, 2008 11:56

ALLAH rahmet eylesin.Ailesine sabır versin.
Resim
"Tarihi isimler değil; "zaman" lar belirler! Ve zamanlar hep Atatürk'ü haklı çıkarıyor."
Ahmet Taner Kışlalı
Kullanıcı küçük betizi
Tsigalko
Üye
Üye
 
İletiler: 346
Kayıt: Pzr Şub 18, 2007 23:17

İletigönderen firefinder36 » Cmt Eki 04, 2008 12:00

bunun tek sorumlusu diyarbakır belediyesini de istiyorum diyen tayyip erdoğandır.sehit kanını türk bayrağını ayakları altına aldıran o dur.barzani itine kırmızı halı serdiren ırakta besleyip üzerimize saldırılan itlerin sorumlusu yine odur.
lanet olsun böyle bir hükümete şimdi yurt dısından gelip ulusa seslenecek ve tahriklere kapılmayın diyecek.
biz sınırda ankaranın (hükümetin)haberi olmadan bir tek mermi atamazken itler agır silahlarla saldırıyor kim verecek bu sehidlerin hesabını kiiiim.
din bezirganları bırakın feneri ergenekonu çankayayı vatan elden gidiyor içim kan ağlıyor yanı basımda okadar sehidi duymak benim kadar kimsenin içini yakamaz.daha dün haberleştik.bugün yoklar.yeter artık yeter elleri kırılsın bu hükümete oy verenlerin sehidlerimize allahtan rahmet yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.....
Atatürk'ün gençliğe hitabesi bir duvar süsü değil,erken uyarı sistemidir.
Kullanıcı küçük betizi
firefinder36
Üye
Üye
 
İletiler: 16
Kayıt: Sal Eyl 09, 2008 12:43

İletigönderen Çetin Taş » Cmt Eki 04, 2008 12:10

Bu kaçıncı şehit haberi,bu kaçıncı hain saldırı,bu kaçıncı "kanları yerde kalmayacaktır"açıklaması?Yeter!!!

Ben 30 yıla yakın zamandır süren bu İÇ DESTEKLİ DIŞ TEHDİT*(TERÖR DEĞİL KESİNLİKLE,TERÖR OLARAK NİTELENDİRMEYİ GEÇTİ ARTIK BU MESELE)konusunda gelinen noktada en büyük sorumluluğun hükümette olduğunu düşünüyorum.
Daha sonra bu hükümeti seçen vatandaşlarımın(çünkü türban sömürüsüne inanıyorlar,çünkü 3-5 sure okuyan adamlara kanıyorlar,çünkü Amerika'nın kucağına oturan bir şerefsizin yazdığı kitapları okuyorlar,ona ait olan gazeteyi okuyorlar,onun salya sümük ağlayarak verdiği vaazları salya sümük ağlayarak izliyorlar,onun kurum ve kuruluşlarına bağışta bulunuyorlar,çünkü Atatürk'ü anlayamadılar)ve en sonunda da Türk Silahlı Kuvvetleri'nin sorumlu olduğunu düşünüyorum(bu iktidarın tehditi algılamaması karşısında sessiz kalması nedeniyle,özellikle Yaşar Büyükanıt zamanında ki neredeyse Hilmi Özkök zamanındaki kadar edilgen tavırlarıyla,hükümetin yapamadığı Amerika'ya rest çekmeyi bari askeri ilişkilerin düzeyini azaltarak yapmadıkları için;bugünkü saldırının özelinde de 24 senedir 3. kez,5 aydır 2. kez aynı karakola aynı yerden böyle bir saldırının yapılmasını engelleyemediği için).

15 Kınalı Kuzu'ya Tanrıdan rahmet diliyorum.
Türk Milleti'ne de sabır dilemiyorum,sabredecek durumlar geçildi,ülke böyle böyle bölünmeye gidecek-gidiyor.Artık UYANMALARINI diliyorum sevgili TÜRK MİLLETİ'nin.

* : Em.Tümg. Osman Özbek'in saat 12 civarında ART'de yaptığı tanımlamadır.Aynen katılıyorum.
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

AKP ülkeyi soyarken

İletigönderen mustafat » Cmt Eki 04, 2008 12:47

AKP Unakitanlari, Akmanlari ve Dislileriyle ülkeyi soyadursun, millet kan kaybediyor.

Türkiye'nin çikarlariyla AKP'nin çikarlari arasinda bir uyusmazlik var.

Bu zor zamanda sehit ailelerine maddi ve manevi her türlü destegi vermemiz gerekiyor.
Kullanıcı küçük betizi
mustafat
Üye
Üye
 
İletiler: 153
Kayıt: Cmt Ağu 09, 2008 14:06

İletigönderen rafet » Cmt Eki 04, 2008 15:12

Bu AKP ile bu isin sonu yok.

Acilen bu hukumetten, iktidardan kurtulmak lazim.

Olan askerlere, ailelerine oluyor.Kimileri eglenirken, koseler donerken, gemiler, villalar alirken
askerlerimiz, genclerimiz sehit dusuyor.
Kullanıcı küçük betizi
rafet
Üye
Üye
 
İletiler: 185
Kayıt: Sal Kas 06, 2007 2:07

İletigönderen maydonos » Cmt Eki 04, 2008 15:58

Kanli ve katil akp iktidarda oldugu surece sehit haberleri gelecektir.Simdide cok uzgun numaralari yapip gezilerini yarida kesmis tahtakurulari vah vah.secim yatirimi icin herseyi kullanir bu mok cuvallari carsaf carsaf boy gosterirler o tertemiz masum sehitlerimizin yaninda .ama oyle pislik cuvali ki bu akp ve tayfasi bizim sehitlerimizin kanlari onlari temizleyemez.ayaklarinin ucunu bile gormekten utanc duyuyorum.igrenc hirsiz katil dolandirici bocek suruleri ..defolun birde oralara gidip kirletmeye calismayin...agdali agdali konusurlar iiiii hatirlayinca bile igreniyorum o igrenc ag ile rte igrencsiniz...penguen dergisi sunlari cizse ya bir soyle sehitlerimizin kanlarini icerken kanli kanli elleriylede herkes bir daha hatirlasa su diktator katilleri....75 tane akp icerisinde barzani destekcisi vekil var 20 tanede disinda hodri meydan hangi kicla konusacak bunlar ya ....dogru ancak kiclarini acip ossururlar simdi....bizim gerzek halkta dinler bunlari...
Resim


Ne MuTLu TüRkÜm DiYeNe
Kullanıcı küçük betizi
maydonos
Üye
Üye
 
İletiler: 1651
Kayıt: Çrş Haz 04, 2008 1:53

İletigönderen tuba » Cmt Eki 04, 2008 17:06

Ey Türk! Sana artık sabır değil, görebilen gözler dilenir...
Kullanıcı küçük betizi
tuba
Üye
Üye
 
İletiler: 1113
Kayıt: Cmt Ara 29, 2007 21:09
Konum: Güneşin doğduğu yerden...

İletigönderen erkan73 » Cmt Eki 04, 2008 21:18

artik pkk da bu hukumetten faydalaniyor,dogudan yerel secimlerde oy alabilmek icin
terore karsi hic bir onlem almiyorlar,bunlar bakan basbakan cumhurbaskani degil
bu ulkenin basina gelmis gecmis en buyuk VATAN HAINLERIDIR
Ey Türk İstikbalinin Evladı !

İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen; Türk istiklal ve cumhuriyetini kurmaktır ! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.

Mustafa Kemal ATATÜRK
Kullanıcı küçük betizi
erkan73
Üye
Üye
 
İletiler: 26
Kayıt: Pzr Mar 30, 2008 6:45
Konum: Anadolunun yureginden

İletigönderen baragakal » Cmt Eki 04, 2008 23:50

ben akp yi bas role koymuyorum, onlar hainlik rekoruyla siyaset
çoplugunde yerini alacak!

hiçkimse Turk'u akpsiyle partisiyle yazariyla bilmemnesiyle tanimaz,
askerden baska tek kurumunu tek degerini bilmez, bilmek istemez...

sinirotesine serefiyle giden askeri, serefsiz karariyla geri çeken buyukanit!
ozkokle ikiniz ne kadar dusman varsa hepsine cesaret verdiniz!!!
çuvaldan sonraki her çocugun sehidin diyeti sizedir...
Hiçbiyerde hesabini veremezsiniz!



-
Kullanıcı küçük betizi
baragakal
Salık Takımı
Salık Takımı
 
İletiler: 377
Kayıt: Prş Şub 21, 2008 11:51

İletigönderen Çetin Taş » Pzr Eki 05, 2008 0:43

sinirotesine serefiyle giden askeri, serefsiz karariyla geri çeken buyukanit!
ozkokle ikiniz ne kadar dusman varsa hepsine cesaret verdiniz!!!
çuvaldan sonraki her çocugun sehidin diyeti sizedir...
Hiçbiyerde hesabini veremezsiniz!

Çok haklısın arkadaşım.
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen İlteriş » Pzr Eki 05, 2008 10:21

Allah bu serefsiz, yobaz, vatansiz, adi kopeklerin cocuklarini da ellerinden alsin insallah! Hepsi, Turk milletinin dusmani olan guclerce oldurulsun istiyorum. Bu gun bunun icin dua edecegim! Sehitlerimiz icin aglamak zamani degildir. Zaman aglatmak zamanidir! Kan dokmek zamanidir! PKK'li veya PKK sempatizani olan her canli yokedilmelidir, Turk milleti olarak gucumuz yettigince bunu yapmaliyiz, silaha sarilmaliyiz Turkler olduruluyor, Turk yurtseverleri hapse atiliyor! DAGA CIKMASI GEREKEN BIR ULUS VARSA O DA BIZIZ EY MILLET!
"Temel ilke, Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır. Bu ilke, ancak tam istiklâle sahip olmakla gerçekleştirilebilir"

Mustafa Kemal Ataturk
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş
Üye
Üye
 
İletiler: 1197
Kayıt: Cmt Eki 20, 2007 23:05

İletigönderen Egeli » Pzr Eki 05, 2008 19:10

Şehitlerimize Allah'tan rahmet,yakınlarına başsağlığı dilerim.
Kullanıcı küçük betizi
Egeli
Üye
Üye
 
İletiler: 1724
Kayıt: Cum Mar 09, 2007 17:40

İletigönderen emesiz1979 » Pzt Eki 06, 2008 0:39

İşte Emekli Albay Erdal Sarızeybek'in analizi



PKK, NEDEN AKTÜTÜN KARAKOLUNA SALIRDI?

PEKİ, PKK NEDEN DAĞLICA'YA SALDIRMIŞTI?

GERÇEĞİ GÖRÜN ARTIK, ABD NEDEN "PKK MÜŞTEREK DÜŞMAN, ANLIK İSTİHABARAT PAYLAŞIMI" DEDİ!

ALLAH AŞKINA BİZ SİZE 1 ŞUBAT 2008'DE "İMRALI TARİHE KARIŞIYOR" DEMEDİK Mİ?

ALLH AŞKINA BİZ SİZE "SON HAREKAT" KİTABINI MART 2008'DE YAZDIĞIMIZDA SINIR KARAKOLLARI VURULACAK" DEMEDİK Mİ?

"PKK DAĞILIYOR, ÖRGÜT DARBE ALDI" DİYEREK SAKIN SEVİNMEYİN; PKK KILIK DEĞİŞTİRİYOR, PKK BARZANİ OLUYOR, PKK'NIN DA BÜYÜK KÜRDİSTAN PROJESİNİN DE, ABD'NİN STRATEJİK MÜTTEFİKİ DE , İSRAİL KADİM DOSTU DA BARZANİ ARTIK, BU GERÇEĞİ GÖRÜN!

BİZE BİR ŞEY YOK; BİZİM YAŞIMIZDAKİLER BARZANİ'NİN IRAK KUZEYİNDE KÜRT DEVLETİNİ ADIM ADIM NASIL KURDUĞUNU VE NASIL KÜRT MESELESİNİ SAHİPLENDİĞİNİ GÖRECEK, TÜRKİYE İÇİN PARÇALANMA ŞİMDİ YOK!

AMA ÇOCUKLARIMIZ, BİZİM ÇOCUKLARIMIZ GELECEKTE BARZANİ İLE SAVAŞ YAPACAK, BU ÜLKENİN TAPUSU ABD'YE VERİLMEZSE EĞER!

ÇOCUKLARIMIZA GÜVENLİ VE HUZURLU BİR GELECEK VERMEK İSTİYORSAK EĞER ÜLKEMİZİ BARZANİ BELASINDAN KURTARMAMIZ GEREK, SAVAŞSA BİZ YAPALIM, BİZ ÖLELİM AMA ÇOCUKLARIMIZ GÜVENLİ VE GÜÇLÜ BİR ÜLKEDE YAŞASIN!

İYİ DÜŞÜNÜN ŞİMDİ KARAR ZAMNANI!

BUYRUN SİZE, ÜÇ AY ÖNCE İNTERNETTEN SESLENDİĞİM VE BİR AY ÖNCE "SON HAREKAT" KİTABINDAN SESLENDİĞİM GERÇEK!

İMRALI TARİHE KARIŞIYOR


6 Kasım 2007'de Başbakan'ın Amerika gezisi toplumun her kesiminde olduğu gibi bizde de merak uyandırdı. Başbakan, yetkili bürokratlar ve Genelkurmay II. Başkanı Orgeneral Saygun, ellerinde operasyon haritaları, PKK'nın yerleri, kampları, lider kadroları ve daha birçok istihbarat bilgileri ile ABD'ye gittiler. Başkan Bush ile yaptıkları samimi bir görüşmeye ve de iki ülke otoritelerinin alışageldik dostluk mesajlarına tanık olduk. En önemlisi, görüşmeden çıkan sonuçtu: PKK müşterek düşman, anlık istihbarat paylaşımı!

Kendi kendimize sorduk, “ne oldu ne bitti de PKK müşterek düşman oldu” diye.

Ne olmuştu da ne bitmişti de, Amerika istihbarat paylaşımına karar vermişti, diye merak ettik ve yaşadığımız tecrübelerin ışığında düşünmeye başladık. “PKK müşterek düşman ise, neden Amerika eliyle koymuş gibi yerini bildiği PKK'yı yüksek teknolojisiyle yok etmiyordu da bizim Hava Kuvvetlerimize yol veriyordu” diye kendi kendimize sorduk. Hani devran dönmemiş olsa, hani mertlik bozulmamış olsa sevgili Amerika'nın bu desteğini ayakta bile alkışlayabilirdik, “büyük Amerika” diyerek. Ama yapamadık, içimizde kuşkuyla kıvranıp durduk; tarih kolay kolay unutulmuyordu, yaşadıklarımızın anıları taptaze hafızalarımızda duruyordu.

Önce, bir Çekiç Güç meselesi var, bir Körfez Savaşı meselesi var unutamadığımız. Hatırlayınız o günleri; Özal her gün Başkan Baba Bush'la telefonla görüşüyor ve Amerika'nın Ortadoğu politikasını şekillendiriyordu. Bir koyup üç, beş hatta on alacaktık, tıpkı kumar gibi. Musul Kerkük dillerden düşmüyordu o yıllarda, tarihten gelen haklarımız vardı. Dış politikamız, Amerika'ya tam destek, Barzani'ye yarım ağızla da olsa destek, Irak'ın toprak bütünlüğünü korumak, PKK'yı yok etmek şeklinde sıralanıyordu, tıpkı 2003 Irak Savaşı'nda olduğu gibi, tıpkı bugünkü gibi.

Ne oldu hatırlayınız, yıl 1991, Birinci Körfez Savaşı sonrasında ne oldu? Bu dost ve müttefik Amerika önce Saddam'ı Irak kuzeyine saldı, peşmergeleri hedef gösterdi ve Saddam'ın zulmünden kaçan bütün Iraklılar ülkemize sığındı. Biz merhametli bir ülkeydik, hemen kucak açtık sığınmacılara, kol kanat gerdik. Medeniyetin tek dişi kalmış canavarı batılı ülkeler bizi ve o zavallı sığınmacıları yalnız bıraktı, dişlerine bakarak seçtiği birkaç zavallı insanı alıp Fransa'ya götüren ünlü Bayan Mitterand hariç. O insanlara, şimdi bize Barzani eliyle kafa tutmaya çalışan o zavallı insanlara ekmeğimizi verdik, yemeğimizi paylaştık, milyarlarca dolar milli kaynağımızı önlerine serdik.

Ama sonuç ne oldu? Amerika'nın yarattığı trajedi uluslararası gündeme Kürt sorunu olarak düştü! (1)

Keşke hepsi bu olsaydı. Ama kolay mı, bu dost ve kardeş müttefikin elinden kurtulmak! Guantanamo'da sorgusuz sualsiz binlerce insana işkence yapan, Irak'ta her saat başı adam öldüren Amerika'ya ses çıkarmayan Avrupa ve Birleşmiş Milletler, Saddam'ın Irak kuzeyindeki zavallı Kürtlere zulüm yapmasının önüne geçmek maksadıyla Irak'ta 36"ncı paralel kuzeyine uçuş ve müdahale yasağı koydu ve bunu uygulamak için Özal'ın da gayretiyle uluslararası koalisyon gücü, yani Çekiç Güç ülkemizde konuşlandı.

Peki sonra ne oldu? Yıl 1991

Birtakım gizli eller, on yıldır Suriye ve Lübnan'da adam öldürme eğitimi yapan adına PKK'lı teröristler
dediğimiz katiller ordusunu aldı, bir kısmını Suriye üzerinden bir kısmını İran üzerinden Irak kuzeyindeki Çekiç Güç'ün koruması altındaki bölgeye yerleştirdi. Yıl 1992'yi gösterdiğinde PKK, Barzani bölgesinde sayıları on bini aşkın silahlı bir güç haline gelmiş, Barzani'nin kamplarına yerleşmiş, Saddam'ın silahlarını yağmalamış ve Saddam'ın zulmünden kaçan gençleri kol ve kanatlarına alarak Türkiye Cumhuriyeti"ne kafa tutmaya başlamıştı. Ardından Barzani Irak kuzeyinde Özerk Kürt Yönetimini ilan etmişti. Kimin sayesinde? Amerika ve bizi yönetenlerin sayesinde!

Birinci Körfez Savaşı bize güçlü bir PKK, güçlü ve özerk bir Barzani'yi miras bırakmıştı (2)

Daha bitmedi.

2003 yılında kitle imha silahları bulunduğu bahanesiyle Amerika Irak'ı işgal etti, sanki Saddam'ı silahlandıran Amerika değildi! Gerisini biliyorsunuz zaten; bu savaşın sonu bize daha güçlü daha siyasal hatta legal bir PKK, Barzani liderliğinde federe bir Kürt devleti armağan etti. Amerika artık Barzani ve PKK'nın içindeydi, kontrol ve idareyi ele almıştı. Amacı; Ortadoğu'daki enerji havzalarını ele geçirmek, gerek kendi güvenliği gerekse İsrail'in güvenliği için Büyük Kürdistan'ı kurmak suretiyle kamuoyunda BOP olarak bilinen projeyi hayata geçirmek idi.

Bu sıralarda Başbakan, ''bizim bu projede yapacak görevlerimiz var, eşbaşkanlarından biriyiz'' açıklamaları yapıyordu.

Düşününüz, BOP; Türkiye, İran, Irak ve Suriye'yi bölme projesi ve bizim Başbakan eşbaşkan!

İşte tam bu sırada, hiç beklenmedik bir şekilde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Sayın Yaşar Büyükanıt, o ünlü 12 Nisan açıklamasını yaptı ve ülkenin milletiyle bölünmez bütünlüğü çok ağır ve yakın bir tehdit altındadır, diyerek kuzey Irak'ı hedef gösterdi. Sınır ötesi harekât senaryoları da o tarihten beri gündemden düşmedi ve biz 6 Kasım'a geldik. Hani şu tarihe geçen ABD ziyaretine, oğul Bush görüşmesine yani PKK'nın müşterek düşman olduğu ve anlık istihbarat paylaşımı söylemlerine geldik.

Şimdi bu Amerika ne yapmak istiyor, ona bir bakalım.

2008 yılında ABD'de başkanlık seçimleri var. Oğul Bush Irak'ta umduğunu bulamadı, ölen Amerikalı asker sayısı 3900'ü geçti, Irak'a vaat edilen demokrasi gelemedi, ülke nerdeyse iç savaşın eşiğinde.

ABD'nin savaş tehditleri, PJAK'ı İran'a karşı kullanma oyunu, Körfez'e yaptığı muazzam yığınak işe yaramadı, İran, nükleer programını sürdürüyor.

Irak'ta güçlenen PKK, ülkemize gelip binlerce canımızı şehit edip gidiyor, batının teröre karşı ortak ve sözde çağrıları işe yaramıyor.

Barzani, arkasına aldığı Amerika'ya güvenip Türkiye'ye tehditler yağdırıyor.

İşin garibi bunu artık ilkokulu talebesi bile görüyor, değerlendiriyor, ülkemize yapılmak istenileni anlıyor. Türk milleti ayakta, ordu harekete geçmezse millet Irak'a gidip PKK'yı da Barzani'yi de vuracak halde.

Bu tablo ile Bush'un seçimi kazanması elbette zor olacak, Türkiye'yi tutması zor, Türk milletini tutması zor!

Peki ne yapılacaktı? İşte size bizim için ölüm, ABD ve BOP için yaşam anl***** gelen senaryo!

Önce, ABD'nin karşılaştığı sorunları sırayla ele alalım.

Birincisi İran. Malumunuz, bir başka ülkenin nükleer silah sahip olması İsrail için de savaş nedeniydi. Baştan beri zaten İran'a karşı savaş çığlıkları havalarda dolaşıyordu. Ama şu an bunun zamanı değildi çünkü Irak'ta işler zordu. O halde ne yapmalı da bu savaşı ertelemeli, ertelemeli ama yiğitliği de elden bırakmamalıydı?

Hatırlarsınız Kasım 2007'de ABD Ulusal istihbarat Tahminleri Raporu açıklandı. Buna göre; 2015 yılından önce İran'ın nükleer silah üretme kapasitesine erişemeyeceği söylendi. Söyleyen kim Amerika, demokrasi havarisi! İşte fırsat kendiliğinden ortaya çıkmıştı İran'ı hedef listesinden 2010-2015 yılına kadar çıkarmak için! Ne de olsa Amerika ülkelerin toprak bütünlüğü ve yaşam haklarına saygılı bir ülkeydi ve madem ki İran'da nükleer tehdit şimdilik yoktu, o halde İran'a saldırmak için sebep de yoktu! O zamana kadar PJAK vasıtasıyla İran oyalanır ve zamanı geldiğinde vurulurdu!

İşte böylece kurnaz Bush İran'ı gündeminden düşürdü.

İkinci sorun ve belki de en önemli sorun Türkiye, Barzani ve PKK meselesiydi.

Türkiye'de Amerikan karşıtlığı gelişiyor, PKK'nın yaptığı eylemler artıyor, her gün şehit veriliyor, Barzani PKK ile baş edemiyor ve tüm bunlara dur, demek gerekiyordu. Ama nasıl?

Barzani'nin gerek Irak'ta gerekse Türkiye'de bir sempatizan kitlesi vardı ve bunun düşmanlığa dönüşmemesi gerekiyordu Büyük Kürdistan'ın gerçekleşmesi için.

Türkiye ise Ortadoğu'da önemli bir konuma sahipti, Amerikan çıkarlarını koruyordu, ABD askeri üsleri vardı, iyi bir silah pazarıydı, İsrail ile ilişkileri iyiydi, elden çıkarılmazdı.

PKK'ya gelince, her ne kadar BOP projesinde görevler üstlenmiş ise de, sonuçta bir terör örgütüydü ve batılı dünya ağız birliğiyle bunu kabul etmişti.

Bu durumda ancak PKK'dan vazgeçilebilirdi, hem kullanılır hem de kısmen feda edilebilirdi ama nasıl?

Amerika doğrudan PKK'yı vursa, önemli bir taşeron güç yok edilmiş olacaktı, bu iyi bir çözüm değildi çünkü ilerde ona iş düşecekti.

Barzani PKK'yı vursa, Kürtler arasına nifak sokulmuş olurdu ki, bu hiç iyi değildi, üstelik Barzani'nin PKK ile çatışması oldukça zordu.

Türkiye PKK'yı vursa, bu iyi bir çözümdü, bunun bir mahzuru yoktu hem de bu, bir taşla dört beş kuş demekti. Nasıl mı? Anlatayım:

Bir: Türkiye öteden beri PKK'yı Irak'ta yok etmek istiyordu, kamuoyu buna hazırdı, Irak hava sahası Türklere açılırsa, hem Türkiye'nin gönlü yapılmış olur, hem PKK biraz hırpalanıp gözdağı verilir, hem de Barzani ile Türkiye arasındaki ilişkiler yumuşar ve gelişirdi.

İki: Türkiye'deki Amerikan karşıtlığı önlenir, üstelik ABD'nin teröre karşı olduğu vurgusu yapılır hem de öteden beri desteklediği Tayyip Hükümeti bir siyasi başarı olarak buna kamuoyuna anlatır ve muhalefete karşı avantaj sağlardı.

Üç: BOP projesinde görevli Tayyip Bey bu siyasi avantajı hemen değerlendirir ve gelecekte ülkemizin doğusunda kurmayı planladıkları özerk yapının temelini atacak olan yeni anayasa değişikliklerinin meclisten geçirilmesini kolayca sağlardı.

Dört: PKK'ya karşı Barzani'nin bölgede otoritesi sağlanırdı, Büyük Kürdistan'ın müstakbel lideri olarak.

Beş: 2008 seçimlerine Oğul Bush, az da olsa istikrar sağlanmış bir Irak, kuzeyde tam otorite ve güneye örnek teşkil edecek güçlü bir Barzani, gönlü yapılmış bir Türkiye ile girecek, elbette ki avantaj sağlayacaktı.

PKK"nın ne olacağı konusunda ise, işte onu bizatihi PKK'nın kendisi bilirdi. Amerika bu üç beş çapulcuyla baş edemeyecek değildi ya! Onlara tercih yapma şansı verilirdi bu güne kadar yapmış oldukları hizmetlerine karşılık, hem de iki seçenek:

Birinci seçenek: PKK'nın gerek lider kadrosunda gerekse dağ kadrosunda İranlı, Suriyeli ve Iraklı Kürtler de vardı, bunlar ülkelerindeki PKK oluşumlarına katılır, varlık ve eylemlerini orada sürdürebilirlerdi PJAK gibi. Bunu istemeyenler ise Barzani'ye katılabilirdi, ne de olsa onun kucağı her zaman hainlere açıktı. Zaten Barzani 1992'den beri PKK'dan kaçanları korumakta ve onları Özel Kuvvetler çatısı altında toplamaktaydı. Bu durumda ABD'nin desteği hem PKK'ya hem de Barzani'ye sürmüş olurdu. Çünkü gelecekte İran ve Suriye'nin parçalanması söz konusu olduğunda bu PKK'lılara ihtiyaç olacaktı.

PKK'nın yönetici kadrosuna gelince, bir kısmı İran ve Suriye'deki yeni oluşumun başına gider yerinde yönetirdi, isteyen Barzani'de kalırdı. Türkiye'ye gideceklere af çıkarmak ve siyasi haklar vermek için elden gelen yapılırdı Amerika. İsteyen tanık koruma progr***** alınır, yüzü değiştirilir ve yeni bir yaşam da sunulabilirdi. Türkiye'deki ailesini özleyenlere de kapı açıktı, hepsi silah bırakıp ailelerinin yanına dönebilirdi, onlar için af garanti idi.

İkincisi seçenek ise; birinci seçeneğin aynısıydı, kabul etmeyenlerin cezası ölümdü.

Peki, bu senaryo hayata geçerse ne olur? PKK eylemleri büyük ölçüde duracak yerini toplumsal olaylar alacaktır. Arda sırada ipini koparmış birileri de ortaya çıkıp birkaç bomba atabilir elbet, dikkatli olmak gerek.

PKK'nın siyasallaşma değil, Genel Kurmay Başkanımızın belirttikleri gibi legalleşme çabaları hayata geçirilecektir.

PKK, İran ve Suriye'de faaliyetlerini sürdürecek, Irak'taki faaliyetlerin tek adresi ise Barzani olacaktır.

PKK'dan ülkesine, ailesine dönmek isteyenlere af ilan edilecektir, kaldı ki, TCK. Md. 221 bunu sağlamak için yeterlidir, yeni kanuna ihtiyaç yoktur.

Avrupa'daki PKK'nın siyasi cephe teşkilatları faaliyetlerini sürdürecek adına da demokrasi ve insan hakları denilecektir.

Bir kısım işe yaramaz PKK'lı Barzani tarafından Türkiye'ye teslim edilecektir. Bunun iki sonucu olacaktır; bir; Barzani halkımıza sempatik gösterilip Türkiye'nin destek vermesi yani Kürt devletini tanıması için uygun ortam hazırlanacak, iki; hükümet, teröristleri dağdan indirdim, deyip siyasi rant sağlayacaktır.

Artık hükümet, ülkemizin doğusunda özerk bir yapı kurabilmek bir için yasal zemin hazırlama çalışmalarını rahat rahat sürdürecektir.Türk ulusunun da birlik bütünlük ve bekası lafta kalacaktır.

İşte 6 Kasım'da Başkan Bush ile görüşmeden çıkan sonuç budur ama bize söylenen; anlık istihbarat ve PKK müşterek düşman, hikayesidir!

Bize söylenen; demokrasi, insan hakları, barış ve kardeşlik, akan kanlar dursun, masalıdır ama uygulamaya konmak istenen senaryo işte budur!

Şimdi Hava Kuvvetlerimiz Irak'taki PKK yuvalarını vuruyor. Medya çığlık atıyor, PKK dağılıyor, diye. Doğru dağılıyor ama nasıl?

Barzani dokunulmazdır!

Yaralılar ve örgütten kaçanlar Barzani'ye sığınıyor, PKK'ya Barzani adresi gösteriliyor!

Bir kısım PKK'lı İran'a diğer bir kısmı Suriye'ye çekiliyor. Kalan fedailer ise Hakurk, Zap, Metina, Şive ve Kandil'deki PKK kamplarında başlarının üstüne düşecek bombaları bekliyor.

PKK kılık değiştiriyor, Barzani koruması altına giriyor, Barzani hem PKK'nın hem de Büyük Kürdistan hayalinin liderliğine oynuyor!

Türk Hava Kuvvetlerinin sınır ötesi harekatları bahara kadar böyle sürerse, sonuçları hakkında da şunu söyleyebiliriz.

Irak kuzeyinde güçlü ve bağımsız bir Barzani!

PKK'yı da koltuğunun altına, ABD'yi arkasına almış bir Barzani!

Türkiye'nin desteğiyle Irak kuzeyinde güçlü ve müreffeh bir Kürt devletinin başkanı, Türkiye'nin doğusunda da söz sahibi, İran ve Suriye'deki PKK faaliyetlerini yöneten bir Barzani!

PKK'nın yeni lideri Barzani!

Büyük Kürdistan'ın büyük lideri Barzani!

Bu senaryo, yedi bin yıllık Türk devletini parçalama senaryosudur. Ama bu senaryo burada bitmez, sırada Ermeni var, Rum var, Yunan var, Yahudi var, Süryani var, Papaz var, Hahambaşı var, Patrik var, bu bitmez ta ki Türk devleti tarihten yok oluncaya kadar sürecek bu senaryo!

Kim, dur diyecek bu ihanet senaryosuna, kim?

Halkımız çaresiz, yokluk ve yoksulluk içinde.

Gençlik, Gazi Paşa'nın gençliği sorunları içinde kaybolmuş, Milli Eğitim, Gülen tarikatının elinde, yeni nesilleri o yetiştiriyor.

Doğuda yaşayan halkımız perişan, bir yanda PKK bir yanda Barzani, hani Türk devleti, hani devletimiz, diye kendi kendine soruyor. Onlar da çaresiz, olacakları bekliyor.

Sanayici, odalar, borsalar, sivil toplum örgüt liderleri suskun, seyrediyor olan biteni, bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyerek.

İnanıyoruz biz, herkesin bu gerçeği gördüğüne inanıyoruz ama harekete geçmek yerine çaresizlikle birbirimizin yüzüne bakıp duruyoruz. Bunca tevekkülün sonu ihanet değil midir?

Böyle gidersek fazla bir seçeneğimiz yok, iki seçenek apaçık ortada, karşımızda.

Birinci seçenek; şimdi değil on yıl sonra, elli yıl sonra, yüz yıl sonra Türk devleti ve milletinin tarih sahnesinden yok olması için bugün atılan temellere bir kürek harç atmaktır.

İkinci seçenek; biz Gazi Paşa'nın torunlarıyız, biz Çanakkale'nin, biz Anafartaların, biz Yıldırımların Fatihlerin torunlarıyız deyip bu ihanet senaryosunu darmadağın etmektir, öylesine vurmaktır ki bir daha hiç kimse böyle bir ihanete kalkışmasın!

Bağımsız ve hür Türk yurdunu ve Türkiye Cumhuriyetini kuranlar!
Bu yurdu ve cumhuriyeti korumaya yemin edenler bunu yapacaktır.

BEN SİZE ÜÇ AY ÖNCE SESLENDİM AMA KİMSE DUYMADI BİZİ.
BU MAKALE YAYINLADIĞININ ERTESİ GÜNÜ HAİN ÖCALAN AÇIKLAMA YAPTI.
İŞTE SÖYLEDİKLERİ:

Öcalan'dan şok açıklamalar

Dün İmralı'da avukatı ile görüşen terörist başı Öcalan'ın mesajları bugün PKK'nın medya organında yayınlandı. Açıklamalarında DTP'nin yanı sıra Barzani ve Talabani'ye de ağır eleştirilerde bulunan Öcalan'ın kamuoyuna gönderdiği mesajlardan PKK'nın köşeye sıkışması ile nasıl bir panik halinde olduğu kolayca anlaşılıyor.

PKK'nın yayın organında yayınlanan açıklamada DTP'yi "çalışmamak" ve "derdini anlatamamakla" suçlayan Abdullah Öcalan, "Gerekirse beş gün Ankara'da kalın, geri kalan zamanda halk içine karışıp çalışın" mesajı ile DTP'ye yönelttiği eleştirilerisürdürdü.

Barzani Ve Talabani'yi Hedef Aldı

PKK'nın kan kaybından duyduğu öfkeyi Kuzey Irak yönetimine de yönelten terörist başı, Irak Devlet Başkanı Celal Talabani'nin "Kürtlere karşı" AKP hükümeti ile bir anlaşma yaptığını öne sürdü. Cumhurbaşkanı Gül ile ABD Başkanı Bush'un görüşmesi ile ilgili olarak ise tam bir uzlaşma sağlandığını dile getiren Öcalan, Talabani ve Barzani'nin şu an PKK'nın gerçek liderleri olduğunu söyledi.

Terörist başı, açıklamasında özellikle Talabani'yi hedef aldı. Öcalan Iraklı Kürt lider hakkında, "PKK'nin tasfiye edilmesini istediğini mi sanıyorsunuz? Aslında PKK'nin başı bugün Talabani'dir, Barzani'dir. Talabani benden daha pratik PKK lideridir." diye konuştu.

Erdal Sarızeybek

(1) Detaylı bilgi için bakınız: Genel Kurmay Başkanlığı'nın 12 Nisan 2007 Basın Açıklaması.
(2) Genel Kurmay Başkanlığı'nın 12 Nisan 2007 Basın Açıklaması.

SİZ GERÇEĞİ GÖRÜP ŞEHİTLERİMİZİN HESABINI NE ZAMAN SORACAKSINIZ VE KİME SORACAKSINIZ?


kaynak: Pkk AKTÜTÜN'E NEDEN SALDIRIYOR?*-*ASKERHABER.COM ::: ORDU-MİLLET ELELE
“Halkın her dediği demokrasinin gerekleri olarak kabul edilirse bu bir çoğunluk diktatörlüğü yaratabilir. Demokrasinin sınırlarını halk belirlemez, demokrasinin temel ilkeleri belirler.”
Prof. DR. AHMET TANER KIŞLALI
Kullanıcı küçük betizi
emesiz1979
Üye
Üye
 
İletiler: 70
Kayıt: Prş Oca 03, 2008 17:03
Konum: İzmir

Sonraki

Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 2 konuk

x