Aktütün, ABD-Barzani Saldırısıdır…Türk Milleti’ne “Diz Çök”

Aktütün, ABD-Barzani Saldırısıdır…Türk Milleti’ne “Diz Çök”

İletigönderen tuba » Sal Eki 07, 2008 0:44

Aktütün, ABD-Barzani Saldırısıdır…Türk Milleti’ne “Diz Çök” Mesajıdır

Ama ABD’ye-Barzani’ye kızmadan önce, sadece şu sorunun cevabını verelim ve evvel emirde kime kızacağımızı bilelim :

-Kandil’in elektriği hangi ülkeden sağlanıyor?



1915’lerdeki Skys-Picot’u, 1920’lerdeki Sevr’i, 1990’lardaki Çekiç Güç’ü, hepsini geçiyorum. Son 1 yıldır ABD Başkanı Bush, Yardımcısı Cheney, Dışişleri Bakanı Rice, Savunma Bakanı Gates’in ağzından “Kürdistan”ı duyduk mu, duymadık mı?..Yine bu isimlerle birlikte, Pentagon askerleri ve dahi bizimkilerin “can kardeşleri” Barzani-Talabani, “PKK sorununa siyasi çözüm” istedi mi, istemedi mi? Biz neyi konuşuyoruz? “Aktütün niye, nasıl oldu”yu. Aktütün olacaktı, oldu. Allah esirgesin ama başka kahpe saldırılara da hazırlanalım!..

Size çok yakın tarihten iki sahne:

Sahne 1- Tarih: 28 Mayıs 2004…Yer: ABD Dışişleri Bakanlığı…Katılımcılar: Üçü Musevi asıllı, biri Ulusal Savunma Enstitüsü’nden, diğeri de öğretim üyesi 5 uzman…”Gizli” toplantının gündemi, Kerkük'ün Kürtlere bırakılması ve Kürt devleti konusunda AKP hükümeti ile TSK'nın neler düşüneceği-tepkilerinin ne olacağı konusunda 25 yetkilinin sorularını cevaplandırıyorlar…Sorular şunlar;

-Kerkük, Kürt eyaleti içinde kalırsa TSK’nın tepkisi ne olur?
-Kürt milliyetçiliğine İslami çevrelerin bakışı ne?
-AKP'nin İslam-Kürt milliyetçiliğine yaklaşımı nedir?
-AKP'nin TSK ile birlikte bölgedeki bir Kürt devletine yaklaşımı ne olur?
-AKP'nin Kuzey Irak'ta kurulacak bir Kürt devletine bakışı ne olabilir?
-AKP içindeki Kürt asıllıların Başbakan Erdoğan üzerindeki etkileri nedir?
-Yaklaşan ekonomik kriz içinde AKP'nin geleceği ne olur?

Cevaplar:

“ Kerkük'ün Kürt eyaleti içinde kalması TSK’nın tepkisine yol açabilir ve Türk askerinin ABD’ye duyduğu güvensizliği daha da derinleştirebilir…”

“Parti içindeki hassas dengeler sebebiyle AKP'nin 'keskin-net' bir Irak politikası yok…”

“ Erdoğan'ın en yakınındaki isimlerin Kürt milliyetçiliği bilinci yüksek. Bunlardan Mir Dengir Fırat parti içindeki ikinci adam ve siyasi işlerden sorumlu. İkinci yardımcı Adana Milletvekili Ömer Çelik de Başbakan üzerinde büyük etkiye sahip. Üçüncü yardımcı da iş dünyasıyla ilişkileri düzenleyen Cüneyt Zapsu…”

Toplantıda İlnur Çevik ve Cengiz Çandar'a atfen, AKP hükümetinin Kürt Federasyonuna karşı olmadığı, asker ve MGK zorlamalarıyla Kürt etnik federasyonuna karşı çıkmak zorunda kaldığı da kayda geçiriliyordu.

Deneyimli ve namuslu Gazeteci Savaş Süzal bu toplantıyı duyurduğunda, AKP’de huzursuzluk baş gösterdi. AB’nin “sembolü”, Barzani-Talabani’nin “sümbül”ü Leyla Zana’nın AB baskısıyla tahliye edilmesinden sonra söyledikleri, üstüne üstlük Başbakan vekili sıfatıyla Abdullah Gül tarafından Dışişleri Konutu’nda ağırlanması sabırları taşırdı. Neticede on AKP milletvekili bir bildiri yayınladı. (Şimdi 2’si dışında o milletvekillerinin hiçbiri Meclis’te değil)

İkinci sahneye geçmeden önce bazı ara sahneleri de hatırlatalım:

ABD Savunma Bakanı Gates, kara harekatı sürerken Türkiye’ye gelmek üzere yola çıktığında, “Çeşitli düzeylerdeki ABD görevlilerince Türklere dobra dobra söylendi. Ben ayrıca Cumhurbaşkanı Gül’le Washington’u ziyaret ettiğinde konuştuklarımızı tekrarlayacağım…askeri yöntemin Türkiye için yalnız başına terör problemini çözmeyeceği, ayrıca ekonomik ve siyasi girişimlerin olması gerektiğini. Kürtlerin sorun ve şikayetlerini ortadan kaldıracak ve asker olmayan uzun dönemli bir çözüm yönünde hareket etmelerine ihtiyaçları olduğu görüşündeyim” dedi.

ABD’ye dönerken de uçakta, “Cumhurbaşkanı da, Başbakan da özel olarak askeri olmayan alanlardaki bazı girişimlerini aktardılar. Kaygıları askeri operasyonlardan taviz vermeden bu girişimlerin ne kadarını kamuoyuna açıklayacaklarına dair dengeyi bulmakta” açıklamasını yaptı.

Aynı günlerde şimdilerde ABD’nin Irak’taki 1 numaralı komutanı olan, Aktütün saldırısından hemen sonra da Barzani’yle bir araya gelen “Çuvalcı” general Ray Odierno, "Kuzey Irak’ta uzun vadeli bir çözüm, askeri çözüm değil. Açıkça PKK üzerinde baskı oluşturulmalı ki, böylelikle bu terörist unsurlarla konuşmaya ve müzakere etmeye başlayabilelim" diyordu.

Hatırlayacaksınız Mart’ta da ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney, “Kürdistan” üzerinden Ankara’ya geldi. ABD Büyükelçisi Wilson , “Cheney’in Türkiye’ye ‘Iraklı Kürtlerle temas kurun’ mesajı verdiğini” duyurdu.

Bugünlerin habercisi olan son hazırlıklara gelince;

Sahne 2- Tarih Temmuz 2008…Yer: ABD Dışişleri Bakanlığı…Katılımcılar: Türkiye’den aralarında Diyarbakır Barosu Başkanı Sezgin Tanrıkulu’nun da bulunduğu 5-6 kişi. Irak’ın kuzeyinden bazı akademisyenler. ABD Dışişleri ve Savunma Bakanlığı’ndan bürokratlar. (Tanrıkulu’nun ifadesiyle, toplantıya “işin mutfağında çalışan” Cumhuriyetçiler ve Demokratlar birlikte katıldılar) Gündem: Kürt sorunu…

İki günlük toplantıda ABD’liler şunları sordu:

“Son 5 yıllık AKP iktidarında Kürt sorununda hangi somut adımların atıldı?..”

“22 Temmuz seçimlerinden sonra Kürt sorunun çözümü için neler yapıldı?..Türkiye’deki Kürtlerle, K. Irak’taki Kürtler arasında sosyal ve siyasal ilişkinin boyutu ne?...Barzani’ye, Talabani’ye; K. Irak’taki oluşuma sempati var mı?..Türkiye’deki Kürtler sorunun çözümü için ne istiyor?...”

Toplantıda ABD, PKK’ya nasıl baktığını da ortaya koymuş…PKK’ya El Kaide gibi yaklaşmıyor ve silahlı örgüt mensuplarının hepsinin öldürülerek bu sorunun çözülmesi gibi bir yaklaşım içinde değilmiş.

Ancak toplantının en can alıcı bölümü şu: “ABD PKK’yi destekliyor. Ordunun operasyon yapmasına izin vermiyor. İzin verse mesele biter” şeklinde Türkiye’de toplumda ve devlette çok yaygın bir algılama vardı. ABD, Ordu ve Hükümet’le işbirliği yaptı ama operasyonlardan bir sonuç elde edilemedi, operasyonlar başarılı olmadı.

Eeee…E’si şu; ABD, “Biz sizinle işbirliği yaptık ama sorun çözülmedi. Demek ki sorun benim sizinle işbirliği yapıp yapmamamda değil. Sorun içeride. Bu meseleyi siyasal adımlar atarak çözün” diyecekmiş. Dahası, “silahlı çatışmanın sonlanması, sorunun yakın zamanda demokrasi içinde çözülmesi amacıyla Kasım sonrası için Türkiye’yle ilgili A, B, C, D planları” hazırlıyormuş.

Erdoğan-Gül ikilisinin “Kürt sorunu” ve “Irak’ın kuzeyindeki” uydu oluşum ile ilgili görüşleri başından belli. (Son saldırı olmasa Gül’ün Bağdat’a, oradan Erbil’e gitmesinin hazırlıklarının yapıldığını hatırlatalım yeter) TSK ve Türk Milleti’nin de… Bir türlü bu iki “engel” aşılıp, birilerinin plan-programları hayata geçirilemedi, geçirilemiyor. Peki;

-Dağlıca, Aktütün benzeri saldırılar olur,

-Her saldırıda TSK’nın “ihmalleri” tartışılır,

-“Kara harekatına izin verilmesine” rağmen PKK’nın, Kandil’in hiç de söylendiği gibi BBG olmadığı zihinlere çakılırsa,

Neticede, TSK’nın “hükmü”, milletin “morali ve direnci” kalır mı?...Kalmaz.

Fırsat bu fırsat, emperyalist muhipleri öncülüğünde, “Demek ki gerçekten askeri operasyonlar çözüm değilmiş” propagandası “tabana” yayılır, Türkiye bir yandan “iç çatışma”, öte yandan bölücü-kanlı teröre “siyasi çözüm” yoluna sokulmaz mı?...Sokulur…Türkiye tamamen emperyalistlerin kucağına oturtulmaz mı?..Oturtulur…Hele de kapıda “küresel kriz” varken!...

ABD Dışişleri Bakanlığı’nın “karanlık odalarındaki” planlar-bugüne kadar olduğu gibi- nasıl da tıkır tıkır yürür değil mi?..

Ama ABD’ye-Barzani’ye kızmadan önce, sadece şu sorunun cevabını verelim ve evvel emirde kime kızacağımızı bilelim:

-Kandil’in elektriği hangi ülkeden sağlanıyor?

Dayan Türkiye dayan!...


Meyyal Uygur
Kullanıcı küçük betizi
tuba
Üye
Üye
 
İletiler: 1113
Kayıt: Cmt Ara 29, 2007 21:09
Konum: Güneşin doğduğu yerden...

İletigönderen maydonos » Sal Eki 07, 2008 1:31

akp iktidarda kalip soyguna devam icin herseye evet diyor.kimbilir daha ne acilar yasatir bu iktidar bize bunlar baslangic dahi olabilir daha kotusunden Tanri bizi korusun..
Resim


Ne MuTLu TüRkÜm DiYeNe
Kullanıcı küçük betizi
maydonos
Üye
Üye
 
İletiler: 1651
Kayıt: Çrş Haz 04, 2008 1:53

İletigönderen luzismud » Sal Eki 07, 2008 10:34

maydonos yazdı:akp iktidarda kalip soyguna devam icin herseye evet diyor.kimbilir daha ne acilar yasatir bu iktidar bize bunlar baslangic dahi olabilir daha kotusunden Tanri bizi korusun..


Bence burda bir yanlis tespit var. ismi gecen cüruh girkac milyon yada milyar dolarlik soygun icin oraya gelmedi, getirilmedi... Amac tüm ülkeyi perisan etmek, ve hatta yok etmek...

Cok kabaca

Kibris konusu "ne olursa olsun" cözülme gayretinde ki bu "VER KURTUL" taktigi...
AB üyeligi (ki ben bunun olmasi ihtimalini %0 görüyorum) icin herseye evet...
BOP ve Kuzey irak zaten belli...
Ekümenik Patriklik, ve ruhban okullari
Satilabilecek ne varsa satilabilmesi
vb.
....

bilmem anlatabiliyor muyum?
Her sehit bir sürü eve ates düsürüyor... Her can paha bicilemez bir deger... Abarti yapmiyorum, o gün haberleri seyrederken yemekte lokmalar bogazimizda dügümlendi ve oglum kendini tutamayip agladi..
Ama önemli olan bu degil bundan önce de sehitler verdik bundan sonrada verecegiz. milyarlarca dolari kacirdik, yine kaciracagiz...

AMA ÜLKE GIDIYOR ÜLKE... Esas problem, büyük resim bu...
Kullanıcı küçük betizi
luzismud
Çeviri Takımı
Çeviri Takımı
 
İletiler: 170
Kayıt: Cum Mar 21, 2008 1:25

AKP gitmeli

İletigönderen mustafat » Sal Eki 07, 2008 12:09

AMA ÜLKE GIDIYOR ÜLKE... Esas problem, büyük resim bu...


Bu ülke o kadar da kolay parçalanmaz, etnik ve dini bölme oyunlarini görüp morallerimizi saglam tutarak buna imkan vermemek biraz da bize bagli. Türkiye tarihinde daha ne vartalar atlatti.

Ama kendi islamci fasizm idealleri ve yandas soygunlari yüzünden ABD ve AB'nin istedigi her seye eyvallah diyen, demokrasi ve siyasi etik takmayan mafyavari AKP hükümetinin türbanci Cumhurbaskaniyla birlikte bir an önce defedilmesi gerekiyor, tabi mümkünse demokratik yöntemler içinde. Eger bu mümkün olmaz ve berbat bir Amerikanci/Fethullahçi islamofasist darbe mi, yoksa askeri darbe mi ikileminde kalirsak ben askeri darbeyi tercih ederim. 30 yil gerilemek 1500 yil geri gitmekten iyidir.

Sonra da Türkiye'ye tarihin, ekonomik kalkinmanin ve dini dogmalarin sorgulandigi ikinci bir aydinlanma devrimi gerekiyor. Aksi halde bu fakir ve cahil halk yine AKP benzeri bir hükümeti tepemize çikarir.
Kullanıcı küçük betizi
mustafat
Üye
Üye
 
İletiler: 153
Kayıt: Cmt Ağu 09, 2008 14:06

İletigönderen AlpereN » Sal Eki 07, 2008 14:42

Amerikanci/Fethullahçi islamofasist darbe mi, yoksa askeri darbe mi ikileminde kalirsak ben askeri darbeyi tercih ederim. 30 yil gerilemek 1500 yil geri gitmekten iyidir


valla bende aynı fikirdeyim.Fethullahçı darbedense Askeri darbeyi tercih ederim.Veya şöylede belirteyim Vücudun tamamını kurtarabilmek için gerekirse kolu kesip atmak gerekir.Yani 30 yıl geriyemi gidilecek bu bedeli ödememiz gerekir(ki),ortaçağ karanlıklarında kaybolmayalım.

Bide darbe olduğunda ülke 30 yıl geriye gidiyor deniliyor hep,burda biraz kafam karışıyor.Şimdi Türkiyedeki bu 3 darbe olmasaydı,Türkiye 90 yıl ileridemi olacaktı? ben sanmıyorum ama hep merak etmişimdir.
Kullanıcı küçük betizi
AlpereN
Üye
Üye
 
İletiler: 628
Kayıt: Pzr Nis 22, 2007 22:57

İletigönderen maydonos » Sal Eki 07, 2008 18:12

alperen arkadas akp iktidari ile zaten bu darbe yapildi , basimizdalar heryerimizdeler...akp nasil basimiza geldi bu sivil darbe denmiyormu uyanin uyanin artik.gercekten bu millet sokta diyorum kimse inanmiyor.ustumuze olu topragi serptiler..oluler uyanmaz...bende burada neler soyluyorum...
Resim


Ne MuTLu TüRkÜm DiYeNe
Kullanıcı küçük betizi
maydonos
Üye
Üye
 
İletiler: 1651
Kayıt: Çrş Haz 04, 2008 1:53

İletigönderen AlpereN » Sal Eki 07, 2008 18:26

maydonos yazdı:alperen arkadas akp iktidari ile zaten bu darbe yapildi , basimizdalar heryerimizdeler...akp nasil basimiza geldi bu sivil darbe denmiyormu uyanin uyanin artik.gercekten bu millet sokta diyorum kimse inanmiyor.ustumuze olu topragi serptiler..oluler uyanmaz...bende burada neler soyluyorum...


haklısın şuan zaten bir sivil-darbe yapılıyor.Ama TSKyı tam olarak ele geçiremediği sürece şeriat düzeni kuramaz.Benimde bahsettiğim Fethullahın adamlarının askeriye sızması,örgütlenmesi ve darbe,zaten zamanla TSKnın yapısını değiştirmeyede çalışacaklar,işte o zaman darbe girişimi ciddi boyutlara ulaşacak...
Kullanıcı küçük betizi
AlpereN
Üye
Üye
 
İletiler: 628
Kayıt: Pzr Nis 22, 2007 22:57

İletigönderen rafet » Sal Eki 07, 2008 19:55

Gercekten ULKE elden gidiyor, ve oturup seyrediyoruz.
Elimizde hic bir imkan kalmamis.Medya onlarin elinde.Kamu kuruluslari satilmis, issizlik her gecen gun
artiyor.ABD-Barzani planlarini adim adim uyguluyorlar.
Bir Silahli Kuvvetler var.Zamanla, bu isler boyle surerse onun da ne olacagi belli degil.

Darbelerin 30 yil geriye goturdugu bos laf.
Darbeyi kimin yaptigi, ne amacla yaptigi onemli.
Ezbere darbe yanlisi olmak ya da darbe karsiti olmak gerizekalilara has bir sey.

1960 Darbesi Turkiye'yi 30 yil falan geriye goturmedi, aksine 30 yil ileriye goturdu.
o yuzdendir ki 1960 Ihtilalinin halka verdigi hak ve guvenceleri geri alabilmek icin 1971 de darbe
yaptilar, yeterli olmadi, 1980 de darbe yaptilar.Bu darbeler (71 ve 80) amerikan darbeleriydiler ve
amaclanan Turkiye'nin bugunku durumuna gelmesini saglayacak ortamin, yasalarin saglanmasiydi.

Basarili olmuslar ki maalesef bugunlere geldik.
Kullanıcı küçük betizi
rafet
Üye
Üye
 
İletiler: 185
Kayıt: Sal Kas 06, 2007 2:07

İletigönderen luzismud » Çrş Eki 08, 2008 9:51

Darbeler konusunda rafetle tamamen ayni fikirdeyim...
Bilirsiniz zaten 12 eylül darbesinin diger adi da "Our Boys" darbesidir...
Kullanıcı küçük betizi
luzismud
Çeviri Takımı
Çeviri Takımı
 
İletiler: 170
Kayıt: Cum Mar 21, 2008 1:25


Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 6 konuk

cron

x