Ali Topu Tutma… Çarpılırsın Sonra…

Ali Topu Tutma… Çarpılırsın Sonra…

İletigönderen Bige Aksoy » Sal Mar 27, 2012 14:33


Şu dindar gençlik pörtletmesi çıktığından beri -ki benim için bu durum gerçekten bir pörtletmeden başka bir şey değildir- çocuklarımız üzerinden hayal edilen geleceği epey merak etmekteydim.

Sonuçta -az ya da çok- hepimiz çocukluğumuzda ailelerimizden dinimizle ilgili birçok bilgiyi alıyorduk. Okula başladıktan sonrada Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi dersi sayesinde dualarımızı, namaz kılmayı ve ahlâklı (!) olmayı öğreniyorduk.

Dindar gençlik yetiştirmek isteyen bir hükümet bunlardan başka ne verecekti ki? Çocuklarımız nasıl daha dindar olacaklardı derken, tüm sorularımın cevapları büyük kızımın sınıfında patladı.

Ders konuları ışık ve renklerdi. Öğretmenleri canını dişine takmış, çocuklara renkleri nasıl olup da mavi, yeşil, sarı olarak gördüklerini anlatıyordu.

‘Güneş ışığı aslında beyazdır çocuklar…’ diyerek söze başlamıştı. Ardından denizi neden mavi gördüklerini, tüm bilimsel açıklamalarıyla sıraladı.

Ders bitip de öğretmen dışarı çıktığında sınıfın arka sıralarından bir ses yükseldi:

‘Tövbe tövbee!.. Çarpılacağız vallahi!’

‘Yok güneş vururmuş da mavi görürmüşüz. Ne saçmalıyor bunlar yahu?’


Tabi benim kızım durur mu?

‘Yahu neden çarpılıyormuşuz şimdi?’

‘Çarpılacağız tabi. Sonuçta Allah onları mavi yaratmış o yüzden biz de mavi görüyoruz. Yok güneşmiş, yok ışıkmış… Olur mu hiç öyle şey?’

‘Arkadaşım mantıklı olsana biraz. Sonuçta güneşi de yaratan Allah değil mi? Güneşe böyle bir özellik verdiği, bizim de bunu bilim sayesinde öğrendiğimizi hiç mi düşünmüyorsun?’

‘Ne bilim kızım, çarpılacaksınız işte!’

‘İyi o zaman, neden bilim adamlarının hepsi çarpık değil?’

‘Çarpılırlar çarpılırlar yakında…’


Kızım -biraz da iri yarı ve gözü pek olması sayesinde- bu gün eve çarpılmadan geldi.

Sinirinden yerinde duramıyor, ‘Bu insanlar nasıl böyle olabiliyor?’ sorusunun cevabını elinden hiçbir şey gelmeyen annesinde arıyordu. Ancak bir gün gelecek ve bu gün ona din dersi vermeye çalışan arkadaşı büyüyecek. Belki de birilerinin tam da hayal ettiği ‘dindar yetişmiş’ gençlerden biri olacak. O gün geldiğinde böylesi tartışmaları, karşısındakinin ağzını burnunu dümdüz edip, çarptırmak suretiyle sonlandıracak.

İşte galiba benim bir türlü anlayamadığım ‘dindar gençlik’ böyle olacak. İslâmiyet’in ilk emrinin ‘OKU’ olduğundan bîhaber, ampulün ışığında çevresini ve dinini aydınlatacak.

Sen koru Yarabbi!..

Bige AKSOY, 27 Mart 2012
Kullanıcı küçük betizi
Bige Aksoy
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 37
Kayıt: Sal Tem 26, 2011 14:08

Şu dizine dön: Bige AKSOY

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x