15 yıldır Türkiye'de sivil toplumun gelişmesi ve katılımcı demokrasinin etkin olması için çalışan ARI Hareketi olarak, Türkiyenin çetelerden arındırılmasını istiyoruz ve Bağımsız Türk Yargısına güveniyoruz. Fakat devlet içindeki çetelerle mücadele edilmesini hedefleyen Ergenekon Davası'nda, 20. yaşını kutlayan, birçok badirelerle bugünlere gelen, nasıl kurulduğu ve fedakârca yönetildiği tarafımızdan çok iyi bilinen Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) gibi Türkiyede laik, demokratik eğitimin güçlendirilmesi, kız çocuklarımızın eğitim hayatına kazandırılması gibi çok değerli çalışmalar yapan sivil toplum kuruluşlarının (STK) hedef alınmasını, Türk sivil toplum dünyasının mensupları olarak tepki ile karşılıyoruz.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğinin kayıtlarına el konması, bir eğitim gönüllüsü olan Prof. Dr.Türkan Saylana reva görülen muamele ve kaçma şüphesi olmadığı halde bazı şüpheliler hakkındaki uygulamalar maksadını aşmakta ve sivil Toplum, akademi dünyasında rahatsızlığa yol açmaktadır.
Türkiyenin demokrasi dışı yöntemlerle yönetimini değiştirmek isteyenlerle mücadele edilmesinden yanayız. Fakat operasyon kapsamında, Ceza Usul Kanununun şüpheli ve sanık haklarını, arama ve gözaltına alma şartlarını ve usullerini düzenleyen hükümlerinin zaman zaman maksadını aşan şekilde uygulandığına, daha sanık statüsüne dahi geçmemiş birçok değerli şahsın toplum önünde küçük düşürüldüğüne yönelik oluşan izlenimlerin soruşturma sürecine zarar verdiğine inanıyoruz.
Özellikle de, soruşturma kapsamında nasıl bir amaca hizmet edeceğini anlayamadığımız bir şekilde, ÇYDDnin bütün kayıtlarına el konulmasının, kurumun devamını temin eden altyapısının hedef alınmasının, demokratik yaşamın vazgeçilmez bir unsuru olan STKlar açısından kaygı verici olduğunu düşünüyoruz.
Operasyonlar kapsamında atılan bu tarz adımların, Ergenekon soruşturmasının, asıl oturması gereken silahlı eylem ve darbeye teşebbüs iddialarının hukuki süreç içinde açıklığa kavuşturulması zemininden uzaklaşarak, Türkiyede laiklik konusundaki hassasiyetleri bilinen toplum önderlerinin cezalandırılması, diğerlerinin de gözlerinin korkutulması gibi siyasi bir zemine kaydığı yönündeki yaygın endişeleri güçlendireceğinin altını çizmek istiyoruz.
ARI Hareketi olarak Türkiye Cumhuriyetinin demokrasi, laiklik ve hukukun üstünlüğüne bağlılık ilkelerinin her birine eşit oranda ve güçlü bir şekilde bağlı olduğumuzu, ülkemizin bütün sorunlarına en sağlıklı çözümlerin ancak ve ancak sivil demokratik süreçler ve halkın oyuna dayalı seçimlerin içinde bulunabileceğine yönelik inancımızı bu vesile ile bir kez daha beyan ederiz.
Demokrasi, laiklik, hukukun üstünlüğü ilkelerinin birbirleri ile ayrılmaz bir bütün teşkil ettiklerini ve eş oranda korunmaları gerektiğini düşünüyoruz. Ülkemizde hukukun üstünlüğünü, hukuka uyulmasına teminle görevli yargı mensuplarımızın ve onların yönlendirmesi altında çalışması gereken kolluk kuvvetlerimizin, kendi davranışlarının hukuka uygunluğu hususunda önemli bir sorumlulukları olduğuna inanıyoruz.
Bu çerçevede, yargı mensuplarımızın, sivil, çoğulcu demokrasinin ve öyle bir düzenin vazgeçilmez unsurları olan STKların korunması, soruşturmaların üzerine siyasilik şüphesi düşürecek davranışlardan kaçınılması ve ülkemizin gündemini uzun süredir işgal eden Ergenekon soruşturmasının ceza muhakemesi usullerine uygun ve hassas bir şekilde süratle sonuçlandırılması hususlarında toplumca kendilerinden beklediğimiz hassasiyeti göstereceklerini umut ediyoruz.
ARI Hareketi Türk sivil toplum dünyasının tartışmasız en önemli isimlerinden olan Sayın Prof. Dr. Türkan Saylana geçmiş olsun dileklerini iletmektedir. Türkiyede değişim ve gelişimin en önemli katalizörü Sivil Toplum Kuruluşları olmalıdır. Bu yönde gönüllülük esasına dayalı çalışan insanlar teşvik edilmelidir.
Saygılarımızla bilgilerinize sunarız,
Ural Aküzüm
Yönetim Kurulu Başkanı
15 Nisan 2009
Kaynak:
- İm (Kod): Tümünü seç
http://www.ari.org.tr/index.php?option=com_content&task=view&id=329&Itemid=30
Not: "Mevzubahis Türkan Saylan'sa, gerisi teferruattır. Varsın MANİSALI gibiler tutuklansın, yeterki ÇYD derneğimize dokunmasınlar."