
ÇUVALIN İÇİNDE YAPILAN SEÇİM
Türkiye, 12 Haziran seçimini karşıdevrimin içinde, başı çuvalın içinde yapmıştır. Başlar çuvalın içinde olmasa, bölünmeye, iç savaşa ve dış savaşa bu kadar oy verilir miydi? 1982 Anayasasına ve Kenan Evren'in Cumhurbaşkanlığına yüzde 92 oy verilmedi mi? Bir türlü kabul edilmeyen şudur: 2007 yılı Temmuz ayında, Çankaya'nın da ABD tarafından tam ve kesin fethiyle birlikte karşıdevrim tamamlanmıştır. Kemalist Devrim, ne yazıktır ki yıkılmıştır. Rejim, bir Gladyo-Mafya-Tarikat diktasına dönüşmüştür. Atatürk Devrimi, Silivri ve Hasdal kalelerinde zincire vurulmuş, Genelkurmay esir alınmış, Türk Ordusundan sonra, halkın da başına çuval geçirilmiştir. İşte seçmen, o çuvalın içinde oy vermektedir.
KARŞIDEVRİM Mİ, DEMOKRASİ Mİ?
Artık bir berraklığa kavuşmamız gerekiyor: 1946 yılından bu yana yaşadığımız olay nedir? Kimi aydınlarımız, Atlantik'e bağlandığımız bu sürece "karşıdevrim" diyor. Ama aynı aydınlarımız bu sürece, aynı zamanda demokrasi adını da veriyor. Hangisi doğru? Karşıdevrim mi? Yoksa demokrasi mi?
66 YILIN MUHASEBESİ
1945'ten bu yana 66 yılın muhasebesini doğru yapalım; sandıktan çıkan sonuçlar madde madde o muhasebedir:
1. Atlantik sistemi Kemalist Devrim'i boğmuştur.
2. Kemalist Devrimle kurduğumuz Cumhuriyet, Atlantik sistemi içinde yıkılmış, millet bölünmüş ve vatan parçalanmıştır, çağdaşlık ezilmiştir.
3. Şimdi sıra yıkılan cumhuriyetin, bölünen milletin, parçalanan vatanın adını koymaya gelmiştir. Yeni Anayasa dedikleri budur.
KOLAY ÇÖZÜM: KARŞIDEVRİM İÇİNDE ÇIRPINMAK
Önümüzde kolay çözümler yok. Kalabalıklara değil, Türkiye halkının öncülerine sesleniyorum; artık kolayın peşinden gitmeyi bırakalım! Atlantik sistemi içinde ve sahte demokrasi budalalığıyla ne vatan kurtarılır; ne Cumhuriyet, ne de barış! Sizi, kolay olmayan ama bizi halkımızla birleştirecek, Kürdümüzü karşıdevrimin ellerinden kurtaracak, millet ile Atatürk'ün Ordusunu birleştirecek işe davet ediyorum.
İŞE NERDEN BAŞLAYACAĞIZ
1. ABD güdümlü Gladyo-Mafya-Tarikat Anayasasına karşı halk içinde ve aynı zamanda meclis çatısı altında bir direnme cephesi oluşturacağız. Türkiye'yi böldürmeyeceğiz!
2. Suriye ve Libya'ya karşı savaş tamtamları çalan Haçlı saldırganlarına karşı, Ortadoğu barış cephesini kuracağız.
3. Yıkılmış olan Atatürk Devrimi'ni "muhafaza ve müdafaa" hayallerini ve budalalığını bırakacağız; Kemalist Devrim temelinde milli devleti ve toplumu yeniden kurma programını gerçekleştireceğiz. Özetle devrimci olacağız!
Haydi Görev başına!
Doğu Perinçek / 14 Haziran 2011