
10 Kasım’da Anıt Kabir’de bu yıl çok önemli bir ziyaretçi vardı; Atatürk’ün akrabası Hasan Özalp. Amcaoğlunun torunu, adeta ikizi, kalpaklı bir yiğit, mavi gözleri çakmak çakmak, ses rengi bile aynı. İkiz kardeş gibiler.

Gençler etrafını çevirdi, televizyoncular ona mikrofon tuttu. Ama gördüğünüz gibi hiçbir kanalda bu bir haber olmadı. Yeni eşi ve eşinin torunuyla birlikte gelmişlerdi. Eşiyle tanıştığı yer de önemli, Silivri Mahkemesi önünde tanışmışlar.
Genç ressam Nur Çiçek onunla ilgilendi, akşamüstü Ankara Barosunda yapılan “Hukuk ve Şeriat” paneline onu davet etti, birlikte panele geldiler. Salonda yan yana oturduk, sohbet ettik. Nur bize cep telefonuyla bir resim çekti. Karanlık çıkmış olsa da birlikte fotoğrafımız var.
Hasan Özalp Emice, Bursa Orhangazi’de oturuyor. Selânik’ten geldiklerinde buraya yerleşmişler. Ona “emice” dedim, çünkü Atatürk, bizim Kuvayi Milliye kahramanımız İpsiz Recep dedemize “Recep Emice” derdi.
Daha fazla söze gerek yok. Anıtkabir’de Nur Çiçek’in çektiği resimlere dikkatle bakmanızı isterim. (10 Kasım 2010, Anıt Kabir)

[img]http://img266.imageshack.us/img266/5213/hasanozalp34435773.jpg[/img]
Atatürk’ün hemşeri olmayı kabul ettiği Rize’ye kendisini davet edecek bir organizasyonun bir an önce yapılmasını, bir Rizeli olarak gönülden arzu ediyorum.
Rizeliler, dedesi bir olan akrabalarına “torunum” der. Bu nedenle “Atatürk’ün torunu” kabul ettiğim Hasan Özalp da Rizelilere hemşeri düşer. Hasan Özalp’le hemşeri olmak bize onurdur.
Atatürk’ün Rizelilerle hemşerilik belgesini basına dağıtan arşivci şair kardeşimiz Fatih Sultan Kar’a bu vesileyle kutlama ve teşekkürlerimi sunarım.
Ayrıca, Hasan Özalp’i ve Anıt Kabir fotoğraflarını bize ulaştıran Nur Çiçek’e teşekkürlerimle...
Eğitimci Yazar Mahiye MORGÜL, 13 Kasım 2010
mahiye@gmail.com