
- Ülke elden gidiyor diye, farklı etnik kökende olanları ülkeden kovduk. Bu faşizan bir yaklaşımın sonucudur.
Bu beyanın sahibi, geçmişte Nobel ödülünü almak için Türkiyeye saldırmayı misyon edinen Orhan Pamuk değil.
Çetin Altanın oğulları Ahmetle Mehmet Altan da değil!
AB fonlarından beslenen kiralık kalemşorlar da değil!
Peki kim mi?
Türkiye Cumhuriyetinin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan!
Peki bu sözlerin tarihi bir gerçekliği var mı?
Hayır yok!
Eğer mübadeleyi, ülkeden kovmak şeklinde sunarsanız sadece dil bilginiz değil, perde gerisindeki amacınız sorgulanır!
Kastınız 6-7 Eylül olayları ise o münferit bir hadisedir.
Bu ülkede etnik kimliğinden ötürü hiç kimseye göç etmesi için zulüm yapılmamıştır.
Varlık Vergisi hadisesi ise dönemin konjonktürel yansımasıdır ve o uygulamadan pek çok Türk de zarar görmüştür.
Peki ya Atatürkün milli burjuva yaratma projesi mi?
Doğrudur Mustafa Kemal Paşa bunu yapmıştır ama gerekçesi bu milletin ve devletin ebed müddetiydi.
Ancak Atatürk bunu yaparken Azınlıklardan gasp edip Türke vermemiş, sadece ticarette eşitliği getirmiştir.
Nasıl bir eşitlik mi?
İşte size mini bir diyalog:
Cumhuriyetin ilk yıllarında Atatürk Mersine gider ve sahil turunda mükellef konakları görünce sorar:
- Bunlar kimin?
Ahaliden Ahmet Ağa cevap verir:
- Paşam bu Agopun, bu Salomun bu da Selefyanın!
Mustafa Kemal hiddetlenir:
- Peki bunlar bu sarayları yaparken siz neredeydiniz. Türklerin tek bir sarayı bile niçin yok?
Ahmet Ağa anında karşılık verir:
- Saygıdeğer Paşam; Rumlar, Yahudiler ve Ermeniler bu saraylara sahip olurken biz Çanakkalede, Süveyşde, Kocatepede, Yemende Sinada, Trablusda, Mohaç da, Viyanada ve daha nice beldelerde devlet-i aliyye için ölüyorduk.!
Mustafa Kemal Paşa bu karşılığı aldığı anı, Nutkumun tutulduğu ve başımı eğdiğim an diye açıklar.
İşte Atatürkün milli burjuva yaratma projesi Türklerin ülke adına ölmenin dışında yapabilecekleri şeylerinin olduğunu gösteren teşebbüstür ve yukarıda dediğimiz gibi bu proje için hiç azınlık grubuna zarar verilmemiştir.
Hal bu iken Tayyip bey durduk yerde böyle bir sözü niçin etti acaba?
Öyle ya kendi Savunma Bakanını bile tekzip eden Başbakan, böyle bir sözü sadece mayınlı araziyi İsraillilere satma gayesi ve örtü olsun anlayışı ile malzeme yapmaz!
Bu keskin açıklama kimileri tarafından Milli Devlet Modeline isyan şeklinde bile yorumlanabilir. Dolayısı ile Tayyip beyin durduk yerde yani sadece mayınlı araziyi istediğine verme arzusu ile böyle bir sözü etmesi, Başbakanlık konumuyla doğru orantılı değildir.
Farkında mısınız bilmiyorum, Türkiye bir süredir adım adım Federasyona hazırlanıyor haberiniz ola!...
