CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiyenin yakından tanıdığı bir işadamı diye nitelediği Başbakan Erdoğanın çok yakın bir arkadaşının CHP milletvekillerini arayarak, oylamaya girmeleri karşılığında maddi manevi ne isterseniz yapmaya hazırım dediğini iddia etti. Baykal, Böyle para gücüyle çıkar vaadiyle seçilen cumhurbaşkanından Türkiyeye hayır gelir mi dedi.
MECLİS'TE GERGİN ANLAR / FOTO GALERİ
Baykal, CNN TÜRKte Ankara Kulisi programında soruları yanıtlarken, iddiasını şöyle açıkladı:
Bugün geldiğimiz noktada çok üzüntü verici şeyler oluyor. Dün gece Başbakanın en yakın arkadaşı, Türkiyenin yakından tanıdığı bir işadamı bizim milletvekilini arayarak maddi manevi ne istenirse yapmaya hazırım dediğini görüyoruz. Böyle bir para gücüyle çıkar vaadiyle cumhurbaşkanı seçimi yapılıyor? Her türlü maddi manevi ne istiyorsan karşılayacağım diyor. Kim diyor. Başbakanın en yakını. Böyle bir şekilde seçilecek Cumhurbaşkanının ülkeye yararı, hayrı olur mu.
Baykal, milletvekillerinin baskı altında büyük bir haysiyet sınavı verdiklerini, milletvekillerinin ezici çoğunluğunun yüzakıyla bu sınavı verdiklerini gördüğünü, bu noktada DYP ve ANAVATAN Partisi genel başkanlarını da kutlamak istediğini söyledi. Bu iki partinin de haysiyet sınavı verdiğini belirten Baykal, Umut ediyorum, bu parlamento bu baskılara direnecek ve 367 bulunmayacaktır. Bulunmayınca biz de Anayasa Mahkemesine götüreceğiz dedi.
AĞAR VE MUMCUDAN TEREDDÜDÜM YOK
Deniz Baykal, Anayasa değişikliğine ilişkin paketin AKPnin Anavatan ve DYPyi baskı altına almaya yönelik bir girişimi olduğunu, bu iki partinin oylamadaki tavırlarıyla AKP karşısındaki konumlarını belirleyeceklerini ifade etti. Baykal, AKPnin oldu bittisine, dayatmasına, çıkarıp dayattığı bir adaya destek olacaklar mı olmayacaklar mı bütün mesele budur. AKPye teslim olup sonra AKPyle tartışmak doru olmaz, Ben sayın Ağarın da sayın Mumcunun da ciddi bir sınav vereceklerini umuyorum. Ne yaptıklarını biliyorlar. O noktada tereddüdüm yok. Kararlı, doğru bir siyaset çizgisinde yürüyerek gerekirse bedelini ödeyeceklerini biliyorum. Benim kendileriyle hiçbir temasım olmadı. Hepimiz bu memleketin partisiyiz. CHP Türkiyeyi Cumhuriyeti, anayasayı savunuyor. Anayasayı savunmak sadece CHPnin işi mi. Anayasayı savunmak DYPnin de Anavatanın da işi diye konuştu.
ÜÇ KURUMDA ÜÇ MİLLİ GÖRÜŞÇCÜ OLMAZ
Baykal, 367 şartının başlangıçta kendisinin de önemsemediğini ancak inceleyince önemini gördüğünü ve AKPyi aylar önce uyardığını söyledi. Baykal, gelinen noktada AKPnin bile 367yei kabul eder hale geldiğini söyledi. Baykal, AKP uzlaşma içinde bir cumhurbaşkanı adayı belirleseydi bugün 367 konusu olmazdı dedi.
Baykal, niye mahkemeye gidiyorsunuz eleştirilerini yanıtlarken şöyle konuştu:
Bizim sistemimizde dayatmacı Cumhurbaşkanı seçimi yoktur. Anayasa Mahkemesi ne için var hukuk ne için var. Hukukla siyasetle önlemeye çalışacağız. Mecliste haysiyetli, şerefli milletvekillerinin direncini artırmaya çalışıyoruz. Evet bu noktadan sonra Türkiyenin bağımsız kurumları onların kadrolaşma zihniyetine emanet edilirse çok ciddi sıkıntı ortaya çıkar. Devletin üç kurumuna milli görüşçü isimleri getirip yargıyı üniversiteleri, silahlı kuvvetleri bunlara emanet edemeyiz.
SİNE-İ MİLLETE DÖNSEYDİK ERDOĞAN CUMHURBAŞKANI OLURDU
Şimdi gelinen noktada CHPye daha önce yapılan sine-i millete dönmedi eleştirilerinin haksız olduğunun görüldüğünü kaydeden Baykal, Sine-i millete dönseydik bugün Tayip Erdoğan cumhurbaşkanı olacaktı. Biz devre dışı olacaktık ve Anayasa Mahkemesine de gidemeyecektik dedi. Başlangıçtan bu yana önce erken seçim sonra Cumhurbaşkanı seçimi önerisinde bulunduklarını, DYP ve Anavatan Partisinin de bugün içtenlikle aynı talepte olduklarını memnuniyetle gördüğünü anlatan Baykal, Türkiye planlamadan, öngörülmeden, düzenlenmeden belki de buraya sürüklenecek. Önce belki seçim yapacağız sonra Cumhurbaşkanı seçeceğiz dedi.
Baykal, Erdoğanın kendisinin aday olmaması gerektiğini gördüğünü, başka bir aday çıkarmak istediğini ancak bunu da partisine ve TBMM Başkanı Arınça kabul ettiremediğini söyledi. Baykal, bu durumun da AKPnin normalleşemediğinin göstergesi olduğunu söyledi.
GÜL VE YARBAY İSTİFA ETSİN YENİ SEÇİM TAKVİMİ YAPALIM
Baykal, 367 sorununu aşmak için AKPye yeni bir öneride de bulunarak, Benim anlayışıma göre bu noktada yapılması gereken öncelikle Gül ve Yarbayın istifa edip adaysız kalınmasıdır. 16 Mayısa kadar süre vardır. Yeni adaylıklar oluşur. Üçte iki mutabakatla 367yi sağlayacak şekilde adayın oluşması temaslarla sağlanır. 16 Mayısa bile yetişir şeklinde konuştu.
Kaynak:Hürriyet web sitesi,27.04.2007