
Ergenekon soruşturması kapsamında tanık sıfatıyla ifadesi alınan Star Gazetesinin patronu Ethem Sancak, verdiği ifade ile İşçi Partilileri suçladı.
Kendisini savcı karşısına getiren sebebin şirketinde çalıştırdığı İşçi Partili Mehmet Sabuncu'nun eşi Belma Sabuncu'yu gösterdi.
Ethem Sancak kendisinin 1976 yılında üye olduğu İşçi Partisinden 1980 yılında kapatılınca ayrıldığını SHP'ye geçerek siyasi hayata devam ettiğini söyledi. Kendi işini kurarak iş hayatın atıldığı için Doğu Perinçek tarafından kapitalist olmakla suçlandığını bu yüzden de 1992 yılından bu yana Doğu Perinçek ile görüşmediğini söyledi. Ethem Sancak bugünkü servetinin temelini ailesinden sağladığı sermayenin olşuturduğunu belirtti.
Ergenekon soruşturmasını yürüten Zekeriya Öz ve Mehmet Ali Pekgüzel tarafından ifadesi 'Tanık' olarak alındı. Kendisinin iş hayatına atıldıktan sonra Can Paker'in başkanlığını yaptığı TESEV'e üye olduğunu dile getiren Sancak, bu vakfın faaliyetlerinin Aydınlıkçılar tarafından SOROS'çu olarak değerlendirildiğini ve kendisinin bu gruptan kopmuş bir kişi olduğunu açıkladı. Ergenekon soruşturma dosyası 391. klasör 171-172. sayfalarda yer alan ifadelerde Sancak kendisi ile ilgili şahsi bilgileri de veriyor.
Ayda 50 bin dolar kazandığını beyan eden Ethem Sancak, Hedef Ecza deposu adı altında bir ilaç dağıtım şirketi bulunduğunu, aynı zamanda Star Gazetesi ve Kanal 24'ün de sahibi olduğunu belirtti. Evli ve üç çocuklu olduğunu belirten Sancak, Tarabya Maya Villalarında oturduğunu da belirtti.
Ethem Sancakın 24 Nisan 2008de Savcı Zekeriya Öze verdiği ifadesinin tam metni:
Ben şu anda Hedef ceza deposu adı altında ilaç dağıtım şirketinin yönetim kurulu başkanıyım. Aynı zamanda Star gazetesi ve Kanal 24ün ortağıyım. 1976 yılında İşçi Partisine üye oldum. İşçi Partisinin yöneticisiydim. 1980 yılında askere gittim daha sonra parti kapatıldı. Bir süre SHP partisinde üyelikle delegelik yaptım. Daha sonra İşçi Partisi ile bir irtibatım olmamıştır. 1976-80 arası partiye yayın kurulu olduğu için Aydınlıkla bir müddet irtibatım oldu. Daha sonra ben iş dünyasına girdim.
SERMAYE AİLEDEN
Kendi ailemin desteğiyle Hedef Ecza Deposunu kurdum. Bu tarihten sonra ben tamamen kendi işimle ilgilendim. Uluslar arası ilaç dağıtım Şirketim vardır ve bu şirkette yirmi bine yakın insan istihdam edilmektedir. Mısır, Cezayir ve Rusyada vardır. Ayrıca Aliance Boots isimli uluslar arası bir şirket de benim şirketime ortaktır. Ben İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçeki 1976 yılından beri tanırım. Hatta eşim Nurperi Sancak avukattır ve bir dönem Doğu Perinçekin avukatlığını yapmıştır. Daha sonra eşim de parti üyesiydi. 1980li yıllarda o da ayrıldı.
DOĞU PERİNCEK KAPİTALİSTLİKLE SUÇLADI
Ben iş hayatına atıldıktan sonra Doğu Perinçekle aramızda herhangi bir ilişki kalmadı. Hatta beni kapitalist olmakla suçladığı için 1992den beri görüşmemekteyiz. Kendisiyle herhangi bir irtibatım yoktur.
SOROS, ABD VE İSRAİL AJANI GÖSTERİLİYOR
Aynı zamanda ben TESEV Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etütler Vakfının da üyesiyim. Bu vakfın baŞkanı Can Pakerdir
ve bu vakfın faaliyetlerini de Aydınlık grubu Sorosçu olarak vasıflandırmaktadır.
PERİNÇEK'İ SAVCIYA İHBAR ETTİ
George Soros dünyada zengin bir adamdır. Kendisi Macar asıllıdır. Babası Komünistler tarafından öldürülünce Amerikaya kaçmış ve zengin olmuştur. Bu sebeple Komünistlere karşı faaliyetleri vardır. Ancak Aydınlık grubu ve Ulusalcı grup bütün yayın organlarında Amerikancı ve İsrail ajanı olarak göstermektedirler. Doğu Perinçekle yollarımız ayrıldıktan sonra benim aleyhimde çeşitli yazılar yazmışlardır. Savcılığınıza ibraz edeceğim.
TUNCAY GÜNEYİ TANIMIYORUM
Tuncay Güneyi tanımıyorum. Hiç görüşmedim. Son günlerde gazetelerde görmekteyim. Doğu Perinçekin yanında hiç görmedim.
PERİNÇEK VELİ KÜÇÜKÜ JİTEMCİ DİYE YAZDI
Veli Küçükü hiçbir zaman tanımam. Ancak eski yıllarda Aydınlıkta Jitemci olarak Doğu Perinçekin Veli Küçük hakkında yazılar yazdığını bilirim.Ben 2000 yıllarında da yine ilaç firması sahibiydim. Başka Ethem Sancak yoktur. Bana gösterdiğiniz yazı içeriklerini okudum. Burada da söz konusu kurumun ilaç tıbbi donanım ve malzeme ihtiyaçlarının daha ekonomik ve kaliteli biçimde temini konusunda bu alanda faaliyet gösteren her ticari Türk firmasına görev ve sorumluluklar getirildiğinin belirtildiği, buradan da sanki benim bu yazıyı yazan kişileri Türk Ordusunun ilaç ve tıbbi ihtiyaçlarını şahsım tarafından temin edilmesi gibi bir teklif olduğu intibaını uyandırmaktadır. Ben şahsım olarak hiçbir dönemde bırakın TSKyı devletin
hiçbir kurumuna resmi olarak ihaleli iş yapmamışımdır. Bu konuda şirketimin bütün kaynaklarına bakılabilir. Ben geçmiş dönemlerden de iyi biliyorum. Her türlü kamu kurumuyla yaptığınız ihalede ya komisyon istenir, ya parayı zamanında alamazsınız ya da farklı taleplerde bulunurlar.
ŞİRKETİNDE ÇALIŞAN İŞÇİ PARTİLİLERİ SUÇLADI
Bu konuda geçmişten tecrübelerimiz vardır. Bu nedenle hiçbir devlet ihalesine girmedik. Zaten şirketimizin faaliyetleri de perakende sektörüne yöneliktir. Ben istesem de böyle bir ihaleye şirketimiz girmez. Ayrıca benim şirketim büyük bir şirkettir. 400 tane yönetici vardır. Geçmiş dönemde İşçi Partisi ile irtibatlı olan ve hala şirketimde çalışan kişiler vardır. Yakın zamana kadar Mehmet Sabuncunun eşi Belma Sabuncu mali işler müdürümdü. Belki o dönem itibarıyla şirketten askeri ihaleler için bir teklif istemiş olabilirler ya da devlete daha ucuz ilaç alımı için görüş sormuş olabilirler.
ULUSAL LOBİ FAALİYETİ İÇİN 50 MİLYAR BAĞIŞ YAPTI İDDİASI
İkinci belgedeki adıma yazılmış olan "Ulusal Lobi faaliyeti içinde yer alması uygun görülen iş adamlarından koordinasyon merkezinin oluşumuna 50 milyardan az olmamak kaydıyla bağışta bulunmaları kararlaştırılmıştır" şeklindeki yazıyı da hatırlamıyorum. Böyle bir yazı gelmiş olabilir. Bu yazıyı haraçvari bir yazı olarak kabul edip itibar etmemiş olabiliriz. Şirketin böyle bir yardımı hukuken yapmış olması mümkün değildir. Böyle bir yardım yapılmış olması halinde makbuz alınması gerekir. Şirketimizde çok çeşitli yerlerden yardım talebinde bulunulur. Bunlarla baş edemediğimiz için şirket olarak Sancak Eğitim ve Kültür Vakfını kurduk. Bu vakıf sırf bu tür sosyal yardım amaçlıdır ve iki yıl önce kurulmuştur. Benim ulusal Lobi hakkına hiçbir bilgim yoktur. Bu tür belgelerin Doğu Perinçekle geçmişle yol ayrılığı yaşamamızdan ötürü yazdırılmış olabileceğini düşünüyorum. Bu oluşum hakkında hiçbir bilgi sahibi değilim. Ayrıca bana kanalda ve yayın organında sürekli Ergenekonun üzerine gidilmesi yönünde yayınlar yapılmaktadır. Bu tür yardım etmiş biri olsam yayın yaptırmam.
Soruldu: Benim şirketlerim hiçbir ilaç üretimi yapmaz. Hazır üretiliş tüm ilaçlar bizim tarafımızdan satılır. Bizim ithalatımız da yoktur. Biz sadece fabrikalardan alınmış ilaçları eczanelere dağıtırız. Ergenekon türü yapılara da karşı bir insanım. Birinci sınıf demokrasinin inşası için bu tür yapılara karşıyım. Bana sorulan belgeler yazılıp bana gönderilmemiş de olabilir.
İfadesi okunup ifade veren ile hazır bulunanlar tarafından okunu doğruluğu birlikte imza altına alınmıştır. 24.4.2008
Gazeteport