Bir kamyon patatesle bir cep telefonu alınabiliyor

Genel & Güncel Konular

Bir kamyon patatesle bir cep telefonu alınabiliyor

İletigönderen İlteriş Kağan » Pzr Oca 29, 2023 1:43

Türkiye’de son yıllarda uygulanan ekonomi politikaları ile çiftçiler bir bir üretimi bırakıyor. Artan enflasyon ve döviz kurları üreticinin girdi maliyetleri rekor kırmaya devam ediyor. Çiftçinin sorunlarını dinleyen CHP'li Ömer Fethi Gürer “Çiftçi kıt kanaat geçiniyor” dedi. Artan maliyetlerden dolayı tarlayı terk eden üreticiler “Bir kamyon patates ile 1 cep telefonun fiyatı aynı. Vatandaş tarladan çıkan ürünü 3-4 kat fiyatlarla alıyor. Çiftçi değil, aracı kazanıyor. Bu sistem değişmeli” dedi.
Resim
Ekonomi yönetimin aldığı kararlar TL’de rekor değer kaybı yaşanırken hem üretici hem de tüketici kaybetmeye devam ediyor. Türkiye’de son yıllarda uygulanan ekonomi politikaları ile çiftçiler bir bir üretimi bırakıyor. Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi’ye göre , Çiftçi Kayıt Sistemine (ÇKS) kayıtlı çiftçi sayısını 2021’de 2 milyon 173 bin 9 olan ÇKS’ye kayıtlı çiftçi sayısını 18 Temmuz 2022 itibarıyla 2 milyon 34 bin 571 olarak açıklamıştı. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, belde ve köylerdeki ziyaretlerinde Çiftçilerin sorunlarını dinledi.

Üreticilerle bir araya gelen CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “ Tarım ve Orman Bakanı, ‘çiftçilerimiz çok mutlu’ diyor. Aranızda çiftçilik yapıp da mutlu olan var mı?” diye sordu. Gürer’e dert yanan çiftçilerin üreticiler, “Ne elektriğe, ne mazota, ne gübreye, ne de ilaca gücümüz yetiyor. Ölmedik sürünüyoruz, çiftçiliği bırakacak noktaya geldik” ifadelerini kullandı. Tarlalarında fasulye, buğday ve patates ekimi yaparak geçimlerini sağlamaya çalıştıklarını söyleyen üreticiler, sürekli artan girdi maliyetleri ile oluşan sorunlarla boğuştuklarını, kuraklığın etkisiyle bu yıl daha çok sorun yaşayacaklarını belirti. Sattıkları bir kamyon patatesle ancak bir cep telefonu alınabildiğine dikkat çeken bir üretici ise “Bir cep telefonu 35 -40 bin lira olmuş. 60 bin liraya satılan cep telefonu varmış. 20 tonluk bir kamyon patates ancak bir cep telefonu ediyor” diye konuştu.En iyi patatesi 4 buçuk liraya sattıklarını, ancak son zamanlarda patatesin fiyatının 3 liraya kadar düştüğünü söyleyen üreticiler, “Bizden 3-4 liraya alınan patatesler nasıl oluyor da raflarda 15 liraya satılıyor? Bu kadar fark nasıl oluyor, bu kar nereye gidiyor. Bizim hakkımızı kim yiyor?” diye sordu. Patates üretiminde maliyet artışına dikkat çeken üreticiler, “Çocuğumuzun çoluğumuzun çalıştığını da maliyet hesabına katmıyoruz” dediler.

TARLA VE RAF ARASINDAKİ UÇURUM BÜYÜYOR
Niğde’de Yeşilgölcük Kasabasında üreticilerin yaşadığı sorunları dinleyen CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, tarlada 4 buçuk liradan satılan patatesin aracı komisyonu, nakliye ve diğer giderlerle marketlerde en fazla 7 lira olması gerektiğini belirterek, “4 buçuk liradan satılan patatesin marketlerde 15 -16 lira olması karşısında çiftçinin serzenişi haklı. Burada aracı kazanıyor. bu patateste de soğanda da buğdayda da böyle. Üreticinin soğanı tarlada kalıyor markette fiyatı 10 lira” dedi. Üreticilerin 1 yıl önce hangi bölgede hangi ürünün yetiştirileceğini bilmesi, ürünün kaça satacağının önceden planlanması gerektiğini kaydeden Gürer, “Ülkemizde tarımla ilgili bir planlama yok. 1999’da 6 buçuk milyon olan patates üretimi 5 milyon 200 bin tona kadar geriledi. Patates üretiminin fazla olduğu dönemde üretici para kazanamıyor, az olduğunda fiyatlar artıyor. Çiftçi yüzde 342 oranında artan gübre ile nasıl para kazanacak? Girdi maliyetleri arttığı için fiyatlar da artıyor” şeklinde konuştu.

‘BDDK’YA GÖRE ÇİFTÇİNİN BORCU 300 MİLYARI AŞMIŞ’
Tarımın stratejik bir alan olduğunu anlatan CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Tarım ve Orman Bakanı diyor ki, ‘Bir tane dertli çiftçi yok, herkes mutlu’, ama alanda öyle değil. Ürün maliyetine satan zarar etmediği için mutlu. Tarımda her yıl değişkenlik çiftçiyi yoruyor. Para kazandığını düşündüğünde yeniden ekim yapacağı sırada elde avuçta ne varsa gidince esasında kazanmadığını fark ediyor. Çiftçi kredi ile ayakta duruyor. BDDK verilerine göre çiftçinin yalnız bankalara olan borcu 300 milyarı geçmiş durumda. Girdiler ise durmuyor, artıyor. Geçen yıl şubat ayında 5 bin 400 lira olan can gübre, 7 bin 800 liraya, 9 bin 450 lira olan üre gübre 11 bin 800 liraya, 9 bin 450 lira olan dap gübre 14-15 bin liraya çıktı. Bu durumda çiftçi zorunlu ekim yapıyor. Başka yapacak işi yok. Kırsalda küçük aile tipi işletmeler sorunlu. Çiftçi kıt kanaat geçiniyor” ifadelerini kullandı.

TARLADA ENFLASYON YÜZDE 121’İ GEÇTİ
TÜİK’in yayınladığı Tarım-GFE verilerine göre kasımda aylık bazda yüzde 2.38 artarken, yıllık bazda yüzde 121.41 yükseldi. Endekste, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 101,69 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 112.49 artış gerçekleşti. Ana gruplarda bir önceki aya göre tarımda kullanılan mal ve hizmet endeksinde yüzde 2,12, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmet endeksinde yüzde 4,37 artış gerçekleşti. Bir önceki yılın aynı ayına göre göre tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmet endeksinde yüzde 101,22, tarımda kullanılan mal ve hizmet endeksinde yüzde 124,51 artış gerçekleşti. Yıllık Tarım-GFE’ye göre 7 alt grup daha düşük, 4 alt grup daha yüksek değişim gösterdi. Yıllık artışın düşük olduğu alt gruplar sırasıyla, yüzde 37,93 ile veteriner harcamaları ve yüzde 65,59 ile makine bakım masrafları oldu. Buna karşılık, yıllık artışın yüksek olduğu alt gruplar ise sırasıyla, yüzde 172,05 ile enerji ve yağlar ve yüzde 151,15 ile bina bakım masrafları oldu.

HAYVAN ÜRETİCİLERİ ZARAR ETMEMEK İÇİN KESİMİN YOLUNU TUTUYOR
Tarlada başlayan yangın ahırda da devam ediyor. Süt üreticileri, artan yem ve enerji maliyetleri nedeniyle ya hayvancılığı bırakıyor ya da hayvanlarını kesime göndermek zorunda kalıyor. Edirne’nin Keşan ilçesindeki süt üreticileri, gelirleri giderlerini karşılamadığı için hayvanlarını ya kesime gönderiyor ya da satıp, üretimi bırakma yolunu tercih ediyor. Üreticinin en büyük maliyetlerinin başında ise yem ve elektrik geliyor. Bu nedenle Keşan ve köylerinde 2 bin 500 olan süt üreticisi sayısı günümüzde 500’e kadar düştü. Keşan Süt Üreticileri Birliği Başkanı 63 yaşındaki Nevzat Meriç, artan maliyetler nedeniyle kendisinin de hayvan sayısını azalttığını belirterek 100 koyun ve yaklaşık 20 tane büyükbaş hayvanının kaldığını söyledi. Meriç, “Birlik olarak, geçmiş yıllarda süt hayvancılığının yoğun olduğu bazı köylerden günlük 4 ton süt alımı yapıyorduk. Ancak üreticilerin hayvancılığı bırakmasıyla birlikte bu rakam, 700 kilograma kadar düştü. Süt üretimi, ilerleyen süreçte daha da düşecektir. Çünkü üreticiler, daha fazla zarar etmemek adına elindeki hayvanları kesime göndermek zorunda kalıyor. Üreticiler para kazansa neden hayvancılığı bıraksın?” ifadelerini kullandı.

SÜT ÜRETİMİ AZALIYOR
Türkiye genelinde ticari süt işletmecilerince toplanan inek sütü miktarı, kasımda hem yıllık hem de aylık bazda azaldı. Buna göre, bir önceki ay 757 bin 79 ton olan ticari süt işletmelerince toplanan inek sütü miktarı, kasımda yüzde 5,1 azalarak 718 bin 166 ton oldu. Ticari süt işletmelerince toplanan inek sütü miktarı, kasımda geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 6,1 azaldı. Söz konusu miktar, yılın 11 ayında geçen yılın ocak-kasım dönemine göre yüzde 3,2 azalarak 8 milyon 955 bin 418 tona geriledi. Kasımda geçen yılın aynı ayına göre, tereyağı üretimi yüzde 18,5, ayran üretimi yüzde 8,8, içme sütü üretimi yüzde 7,4, inek peyniri üretimi yüzde 5,1, yoğurt üretimi yüzde 3,1 azaldı. Son dönemde süt arzındaki daralma ve artan fiyatlara yönelik gelişmeler Tarım ve Orman Bakanlığını alarma geçirdi. Üretici ve sanayicilerle yapılan görüşmeler sonucu Ulusal Süt Konseyi’nin (USK) 31 Ocak Salı günü olağanüstü toplanmasına karar verildi. Hayvancılıkta maliyetler artmaya devam ederken, USK’nın ana gündeminin yem fiyatlarındaki artış, çiğ süt tavsiye fiyatı ve destekleme primi olacak.
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2100
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 3 konuk

x