Bir yönü ile görgüsüzlükleri Görgüsüzlük etme ayıp diyorlardı özetle, anlayana. Semra Özal'ı nasıl anlatacağımı ben de bilmiyorum. Tavernada eğlence düzenlemiş

“Yüzlerce, binlerce iş bitirici, yağcı, balcı, tokatçı, vurguncu'ların dönemi, 'başımıza bir Özal hanedanı' türemişti. Semra, Ahmet, Zeynep, Efe... Ve çevrelerini kuşatan yağcılar, yalakalar. Önlerinde diz çöken, ellerini öpen koskoca iş adamları, hanedanı hediye yağmuruna tutan papatyalar... Hasbahçe geceleri, dış gezilerdeki rezillikleri Özal, bugünkü durumun temellerini attı... Türkiye'yi bu noktaya getiren 'arabesk liberalizm', nam-ı diğer 'liboşizm'dir.”

Turgut Özal bu küresel gücün bir neferi gibi hareket etmiş, Türkiye'deki bütün üretim noktalarını tahrip etmiştir. Özellikle karlı, faydalı ve stratejik devlet kurumlarını ve KİT'leri özellikle tahrip etmiştir. TAKSAN, ET BALIK KURUMU; SÜMER Holding şirketlerini, ve daha nice kurumları zarara sokarak ya kapatmış veya iflas ettirmiştir. Bunların önemli bir kısmını çok ucuza satarak bu kurumların halka hizmetini engellemiştir.

Türk üretim merkezlerini tahrip ederken yatırıma gidecek paraları porsada tutup, finans sektörünü canlandırmış ve milleti borsa kumarı batağına atarak Türk parasını yabancıların kontrolüne vermiştir. Onun döneminde, spekülatörler, Bankerler at oynatmış, bir çok banka batmış ve milletin elinde para bıraktırmamıştır.

Bunun dışında üretim yapan sektöre gidecek ve millete aş iş olacak paralarla ve özellikle dış borçlarla sektörüne hız vermiş, konut fonu kurarak milletten topladığı ve dışardan aldığı paralarla işsiz insanlara ev vermiştir. Yani ölü yatırım yapmıştır. Çünkü küresel sermaye bunu istemiştir. Yabancı markaya özentiyi artırmış Türk çocuklarının çantalarına, elbiselerine Amerikan firmalarının ismini yazdırarak, onların mallarına doğru yöneltmiştir. Gereksiz ve lüzumsuz şekilde kolayca ve yüksek faizle dış borç almış ve hala Türk milleti kazancını yabancıların cebine göndermektedir.

Özal bütün sınıfları para ile satın almıştır. Yeni cemaatler türetmiş, bazı tarikat şeyhlerine para vermiş, uluslararası bazı masonik yabancı dernekleri faydalı dernek haline getirerek Türkiye'nin bütün il ve ilçelerine yaygınlaştırmıştır. Bilhassa Rotary ve Lions klüpler onun zamanında altın çağını yaşamıştır. "Benim memurum işini bilir" diyerek rüşvet, yolsuzluk, hayali ihracat ve her türlü gayri meşru ve ahlak dışı fiilleri yaygınlaştırmıştır.
Hırsız dindarlar, vurguncu milliyetçiler, talancı ve yolsuz solcular onun zamanında türemiştir. Daha önce Allah'a, solcu veya sağcı olsun davasına inanan insanlar paraya tapar olmuş ve Türk milleti tarihinde görmediği bir ahlak buhranı yaşamıştır.

Küresel düşüncenin gereği olan devletlerin küçülmesi olayını Türkiye'de uygulamaya koymuş, bölücülüğü ve siyasi Kürtçülüğü desteklemiştir. O iktidara geldikten on ay sonra PKK türemiş, onun döneminde hep kuvvet kazanmıştır. Özal Güney doğu halkına uzun menzili silah dağıtmış, PKK'ya önce dağları, sonra mezra köyleri teslim etmiş, güvenlik güçlerinin mücadelesini hep sabote etmiştir. Toplu yakalanan teröristleri kuşatmadan kurtarmış, Dağlara giden askerleri silahsız PKK takibine çıkarmıştır. Onun döneminde Polis ve asker daima savunmada kalmıştır. Ayrıca Talabani ve Barzani'ye kırmızı pasaport vermiş, Beka vadisinde Apo'nun başkanlığında Kürt liderleri toplayarak onlara taktikler vermiş ve Türk devleti ile pazarlık ettirmeye kalkmıştır. Özal öldüğünde PKK güney doğudan kalkan bütün otobüslere siyah bez bağlatmıştır. Apo da verdiği ifadede Özal'dan yardım gördüğünü itiraf etmiştir.

Turgut Özal Dünyayı küçük, küçük devletçiklere bölecek, tek elden yönetecek tek dünya devleti olarak planlanmış bir küresel iradenin Türkiye temsilcisi idi. O bir enternasyonalistti. Bütün icraat ve uygulamalarını buna göre yaptı. Milli devletlere, milli duygulara, milli kültürlere izin vermek istemeyen bu plan da Türk dünyasına izin yoktu.

Özal dönemi tıpkı bugün Irak'ta olduğu gibi devletin başına, cemaatlerin başına ve tarikatların başına Kürtçüleri getirdiler. Türkiye'yi, bölmek, Amerika'ya karşı direnişi kırmak için...

Özal dönemi Türk tarihinin karanlık dönemlerindendir. Türk milletinin inancını ahlakını ve mayasını bozmuştur. İslam, iman ve itikadını tahrip etmiştir. Batının kölesi haline getirmiştir.
AKP dönemi Özal döneminin devamıdır.

Umut sömürüsü! Normal yılbaşı yetmiyor mu?

1986 Sabah Özal içeride bizi kandırıyor
Türkiye'de "1986 yılında enflasyon yüzde 25 olur" diyen Özal, İngiltere'de yapılan kapalı toplantıda İngiliz İşadamlarına "Türkiye'de enflasyon bu yıl yüzde 35 olur" dedi

06 Şubat 1986 Fiyakası Özal'a kazığı vatandaşa!
Özal, ihracatımızı fazla gösermek uğruna varili 17 dolara düşen petrolü 28 dolardan alıyor

16 Aralık 1985 Robin Hood Özal!
Robin Hood gibi "Zenginden alıp, fakire vereceğim" diyen Özal, şimdiye kadarki uygulamalarıyla bunun tam tersini yaptı

14 Aralık 1985 Tan "Özal'ı dinledim karımdan oldum!"
Yorgancı Yusuf Çay, "Sayın Başbakanımızın tavsiye ettiği ekonomik reçeteyi harfiyen uyguladım fakat bu politika, karım Fatma'nın evden kaçmasına sebep oldu" dedi

30 Kasım 1985 Adamına göre EnflasyonPahalı mal ve hizmetlerin fiyatlarındaki artış, temel gıda maddelerinin gerisinde

Özal'ın milyonları Meclis'e getirildi
Oğlunuz Efe'ye sınıf geçme hediyesi olarak 12 milyon liralık otomobil aldınız mı?

Zamsız güldürü Nejat Uygur, 'Aman Özal Duymasın' diyor

Amerikan Modeli Başbakan İzmir'de sürpriz toplantı

23 Temmuz 1989 Günaydın Kumar ve fuhuşta rekor İşte, Özal usulü kalkınmanın sonucu

19 Şubat 1985 Tan Özal zayıflarsa ortadirek yaşadı!
(1985) Geçen yıl tutamadığı sözünü, bu yıl yerine getireceğini ve kilo vereceğini söyleyen Başbakan "Türkiye'de enflasyon benim kilomla orantılı olarak artar, ya da azalır" dedi

23 Ağustos 1984 Tercüman Özal:''Kumarın artması zenginlik işaretidir''
(1984) ''Kumarın Türkiye'de artması zenginlik işaretidir. Parası olmayan kumar oynamaz''

19 Temmuz 1989 Günaydın Özal'ın keyfini kaçıran kadın!
(1989) Özal'ın Keçiören gezisi Amerikanvari başladı, fakat "Alaturka" bitti. Yola fırlayıp, "Derdime derman bul" diye Özal'a bağıran Zekiye Bıçakçı'yı koruma polisleri yakalarken, ANAP Ankara İl Başkanı olan Rıfat Diker de kadının yoldan bir an önce uzak

3 koyup avcumuzu yaladık BM, Türkiye'nin Körfez Savaşı'ndan doğan zararını sarmak için istediği 3.3 milyar dolarlık tazminatı reddetti.

08 Ocak 1988 Özal'ın posterini yaktılar
http://2.bp.blogspot.com/-Sp6i06vRclc/V ... 5B1lar.png
Zamlar halkı ağlatırken Onların keyifleri yerinde

Özal'ın canı sıkılıyor
Partisinin Emirdağ Belediye Başkanlığı seçimini kaybetmesi gezilerinde eski ilgiyi görememesi ve bazı işadamşarının yavaş yavaş kendisine sırt çevirmesi, Turgut Özal'ın canını son derece sıkıyor

Yapışık kardeşler İnönü ve Gürkan'a göre..."Özal fakiri daha fakir zengini daha zengin yaptı!"

Özal Ramazan sonuna kadar her türlü içkiye paydos dedi

20 Eylül 1987 Günaydın 4 yıldır TV Özal'ın yalanlarını okumaktan bıktım
(1987) TRT'den istifa edip SHP milletvekilliği adayı olan ünlü spiker Mesut Mertcan "Haberleri okurken aldatılan halkımın acısını yüreğimde hissettim" dedi

Ermenistan'ın, Azerbaycan'ı işgali sırasında Azerbaycan Türk'ü için “onlar şii biz sünniyiz” deyip Ermenistan'a malzeme satmaya devam ederek nasıl bir Türk düşmanı nakşibendi ırkçısı olduğunu ortaya koyanda Özal dı.
- PKK ile üçbeş çapulcu diye mücadele etmeyen de?
Talabani- Barzani'ye pasaport vererek Sözde Kürdistan'ın temellerini atanda.
Türk ordusunu küçük düşürmek için don paça ordu denetleyende.
“Devleti milleti ”mezhepsel ayrılığa gark edende. Ve siyasi yasakların kalkmaması içi propaganda yapanda “damokrat özal(!)” dı.
Şimdi anladınız mı? Türk düşmanları neden Özalcı? Çünkü onların arayıpta bulamadığı tüm fırsatları, Özal sermiştir ayaklarının altına. Ve bunlar bu günkü saltanatlarını Özal'a borçlular.

Ocak 1990: Turgut Özal'ın Ermenistan-Azerbaycan çatışmaları sırasında Azeriler Şii, bu açıdan İran'a daha yakınlar.




Özal’ın, Türkiye’nin adını, Türkiye yerine Anadolu olmasından yana olduğu bildirildi. Özal’ın, ABD’li üst düzey yöneticilerin, stratejistlerin ve merkezi haber alma örgütü CIA’nın, Kürt sorunu hakkındaki görüşleri dile getirildi. - Türk milletinin en iyi özelliğinin biri de, nerde bir Türk düşmanı dönme devşirme varsa başına getirmesini, iyi bilmesidir.
Şu anda Türklerin tek yapabileceği, Kürtlere olabildiğince özgürlük sağlamak ve bu sayede de Kürtler arasında Türkiye’den ayrılmanın lehlerine mi yoksa aleyhlerine mi olacağının tartışmasını başlatmaktır.”

Dünyanın önde gelen stratejistlerinden Edward Luttwak da Kürtlerin yüzde yüz Kürt olmasına izin verilmesi durumunda, yüzde yüz garanti altına alınacağını öne sürüyor. Luttwak, “Bırakın Kürtçe eğitim yapılsın mı tartışmasını, kendinizi otonom bölge, kanton gibi düşüncelere dahi alıştırmalısınız” dedi.
“Amerika’nın adı, belli bir ırkı temsil etmiyor. Bir ülkenin adı. Amerika’da, Yahudiler, Müslümanlar, Latin kökenliler yaşıyor. Türkiye’nin adı Türkiye yerine Anadolu olsaydı, bence daha doğru olurdu. Böylece Türk-Kürt herkes (Ben Anadoluluyum) derdi.”

Türk’ten o kadar nefret ediyorlar ki ‘Türkiyelilik denmesini bile kabul etmiyorlar, Türkiye adının değişmesini istiyorlar Turgut Özal ‘Anadolu Cumhuriyeti’ni teklif etmeyi düşünmüştü
“Türk” dememek için o kadar çok laf dolandırıldı ki... Kendilerini Türk sayanlar hiç düşünülmeyerek açık açık Türkiye’nin adı dahi tartışmaya açıldı. Kimi “Anadolu Cumhuriyeti” olsun dedi, kimi “Avrasya Devleti”... Başka isimler de teklif edilmiştir.

Turgut Özal Ağustos 1984’te, PKK, Eruh ve Şemdinli’yi bastığında başbakandı. “Üç beş çapulcu” demiş ve tatile çıkmıştı.
Saldırıyı hiç önemsememişti. İki ilçe basılıyor, iki ilçe esir alınıyor, devlet daireleri tahrip ediliyor, insanlar ölüyor ama Turgut Özal, hâdiseyi önemsemeden tatile çıkıyor.Turgut Özal, iş ciddiye bindiğinde, terörü değil, bu defa Abdullah Öcalan’ı önemsedi. Onunla ara bulmaya kalkıştı. (Aracı kişi, Amerika’nın Irak’a cumhurbaşkanı yaptığı Celâl Talabanî’dir. Talabanî, Turgut Özal ve A. Öcalan’la ilişkilerini Londra’da Arapça yayınlanan El-Wasat’ta ayrıntılı anlatmıştır.
Federasyonun tartışılabileceğini söyleyerek, “federe devlet neden olmasın?” demeye getirdi.

Ali Kırca‘nın “Siyaset Meydanı” programında, Turgut Özal’ın kardeşi eski İçişleri Bakanlarından Korkut Özal, açıklamıştır; kendisine abisi Türkiye’nin adının “Anadolu Cumhuriyeti” olarak değiştirilmesini istediğini söylemiş.
Nazif Okumuş da aynı programda... “Acaba yanlış mı duyuyorum! Bu ne cür’et!” dercesine: “Sayın Bakan, söyledikleriniz kayda giriyor” diye Korkut Özal’ı ikaz ediyor. Korkut Özal ise oralı olmuyor.Turgut Özal açıkça “Türk dediğin nedir ki...” demiştir.
Özal'ın başkanlık önerisinin yanı sıra federasyon modelinden söz etmesinin arkasında ülkenin bölüneceği yolunda farklı planların olduğu kanaatini uyandırması siyasi hayatını olumsuz yönde etkilemiştir.

Faili yokmuş gibi sahnelenen T.C. silme operasyonunun arkasında Öcalan’dan övgüler alan Turgut Özal’ın hayalleri yatıyor.
https://www.yenicaggazetesi.com.tr/turk ... 83333h.htm