Boeing'in yeni avukatı Binali Yıldırım

Güncel Meydan | Güncel Haberler Köşesi

Boeing'in yeni avukatı Binali Yıldırım

İletigönderen Türk-Kan » Cum Ara 14, 2007 10:45

'Bunlar ambulans avukat'

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım Boeing Company aleyhine dava açan Amerika'lı avukatlara verdi veriştirdi.

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Isparta'daki uçak kazasıyla ilgili olarak dışarıdan uzman olduğunu söyleyen, avukat olduğunu söyleyen insanların çantasını kapıp geldiğini belirterek, ''Bunların bu kazayla ilgili hiçbir görevleri yoktur. Bunlar, bulanık suda balık avlamaya çalışan veya hariçten gazel okuyup insanların acılarını istismar ederek menfaat sağlamaya çalışan insanlardır'' dedi.

HARİÇTEN GAZEL OKUYORLAR

Bakan Yıldırım, Sheraton Oteli'nde bilgi güvenliğiyle ilgili düzenlenen toplantıya gelişinde gazetecilerin, uçak kazasıyla ilgili sorularını yanıtladı. Yıldırım, kazayla ilgili yarın bir açıklama yapılıp yapılmayacağına ilişkin soru üzerine, ''Ben arkadaşlarla görüşmedim. Arkadaşları rahat bırakalım da çalışsınlar'' yanıtını verdi. Pilotaj hatasının kesinleştiği yönünde basında çıkan haberlerin hatırlatılması üzerine Yıldırım, şunları kaydetti: ''Bizim tarafımızdan söylenen bir şey yok. Lütfen kazayı başka şekilde speküle etmeyelim. Kaza oldu, hepimiz üzüldük ama bu kazanının ortaya çıkarılmasının usulü belli. Usul nedir? Kaza tahkik heyetini bakan oluşturur, ondan sonra herkes susar, onlar konuşur ama bizde maalesef bu süreçte herkes konuşuyor. İşin yanlışı buradadır. Hariçten gazel okuyanlar, bulanık suda balık avlamak isteyenler..."

BUNLARA AMBULANS AVUKAT DENİR

"Şimdi de çantasını kapan ambulans avukatları, sözde uzmanlar hayatını kaybeden insanların acılarını istismar ederek birtakım kafa karıştırıcı hariçten gazel okuyorlar. Bunlara asla itibar edilmemesi lazım. Kaza raporu, kazanın oluş nedenini net bir şekilde ortaya koyacaktır. Ondan sonra da hukuki işler belirli usullerle sigorta şirketleriyle uçağın işletmecisiyle gerekli görüşmeler yapılıp mesele halledilecektir.''

Kaza raporunun ne zaman ortaya çıkacağı sorusu üzerine de buna zaman vermenin mümkün olmadığını söyleyen Yıldırım, şunları kaydetti: ''Arkadaşlarımız her şeyden emin oluncaya kadar çalışacaklar. Zaman zaman kamuoyuna açıklama yapıyorlar. Bir tanesini yaptılar, bir tanesini de muhtemelen, yetiştirirlerse yarın ya da takip eden günlerde yaparlar ama 'kaza raporu şu gün, şu saate bitecek, teslim edilecek' demek mümkün değil. Bütün ihtimalleri en ufak ayrıntılara varıncaya kadar arkadaşlarımız tatmin oluncaya kadar gerek delillerden, gerek başka unsurları dikkate alarak tamamen yapabildikleri ölçüde olayı aydınlatacaklar. Bugün gazetelerde ben de gördüm. Dışarıdan uzman olduğunu söyleyen, avukat olduğunu söyleyen insanlar çantasını kapıp gelmiş. bunların bu kazayla ilgili hiçbir görevleri yoktur. Bunlar, bulanık suda balık avlamaya çalışan veya hariçten gazel okuyup insanların acılarını istismar ederek menfaat sağlamaya çalışan insanlardır. Bunlara dünyada ambulans avukatları denir; kazaların arkasından koşarlar.''


Resim




Perde Arkası:
Düşen Atlas Jet uçağına ilk dava Amerika'dan açıldı

Isparta'da düşen Atlasjet uçağıyla ilgili olarak ilk dava ABD'de açıldı. Kazada yaşamını yitiren nükleer fizikçi Engin Arık'ın oğlu Yavuz Arık, konuyu yargıya taşıdı.

Isparta-İstanbul seferini yaparken düşen World Focus Havayollarından kiralanan uçağın enkazında incelemelerde bulunan Kanadalı Uzman Max Vermij, düşme nedeniyle ilgili bazı soru işaretleri bulunduğunu öne sürdü.

Daha önce bu tür kazaların araştırmalarını yapan Kanadalı Uzman Dr. Max Vermij, Rıbbeck Hukuk Şirketi yetkilileriyle birlikte geldiği Isparta'da kaza alanında yaptığı incelemelerin ardından basın toplantısı düzenledi.

Enkaz alanında yaklaşık üç saat inceleme yaptığını belirten Vermij, daha önce aynı tip 14 uçak kazasının araştırmasında da bulunduğunu söyledi. 32 yıldır uçak kazalarının sebepleri üzerinde çalıştığını belirten Vermij, şu iddialarda bulundu:

''Düşme nedeniyle ilgili bazı soru işaretleri var. Uçak güney yönünde hareket ediyordu. İzlediği yol normal iniş yolu değildi. Anladığım kadarıyla iniş takımları açılmıştı ve yere yakınlığına baktığımda bu yakınlıkta iniş takımlarının açılmamış olması gerektiğini söyleyebilirim. Burada çelişkili bir durum söz konusu. İniş takımlarının inmesi için uçağın piste doğru ilerliyor olması gerekir.

Öncelikle bu uçak havaalanı pistine doğru ilerlemiyordu. Yaklaşık 2 bin metre yükseklikte uçuyordu. Bu duruma bakıldığında iniş takımlarının açık olmaması gerektiğini anlıyoruz. Bu durumun arkasındaki mantık henüz çözümlenmiş değil. Ancak bakıldığında pilotaj hatası bana pek mantıklı gelmiyor. Kanımca uçak ile ilgili bir teknik durum söz konusu. Muhtemelen de cihazlarla ilgili bir problem vardı.''


-''UÇAKLARLA İLGİLİ 32 YILLIK DENEYİMİM VAR''-

Tecrübelerine dayanarak bu konuda açıklama yaptığını kaydeden Dr. Vermij, şöyle konuştu: ''Bu uçaklarla ilgili 32 yıllık deneyimim var. Aynı uçakla gerçekleşen 14 uçak kazasını araştırdım. Ciddi bir mekanik problem ya da cihaz sorunu varsa bu durumda pilotun bir hata yapma ihtimali yükselir.

Pek çok kazada da temel neden mekanik sorundur. Bu durumda mekanik soruna karşılık pilot bir hata yapar. Bu kazada da tecrübelerime ve incelemelerime dayandığımda, pilotun hatasının temel neden olabileceğine dair mantıklı bir durum göremedim. Herhangi bir uçak kazasında hava şartları, mekanik sorunlar ve insan faktörü olmak üzere üç faktör söz konusudur. Biliyoruz ki hava bir unsur değildi. Bize de iki faktör kalıyor. Ya mekanik sorun ya da pilot hatası.

Şu anda da elde ettiğimiz bilgilere bakılırsa burada odaklanmamız gereken tek nokta; pilotaj hatası değil, bunun arkasında ne gibi nedenler olabilir bunlar olmalı. Bugüne kadar uçak kazalarının pek çoğunda hep pilot suçlanmıştır, ancak daha ayrıntısı incelendiğinde bunun mekanik bir sorun olduğu ortaya çıkar. Bu kazada da insan hatasının ötesinde bir sorun olduğu noktasına odaklanmalıyız.''

-AMERİKALI AVUKATLAR-

Toplantıya katılan Amerika'daki Rıbbeck Hukuk Şirketi'nin ortaklarından Avukat Monıca Kelly, Amerika'da bu tür olaylarda vatandaşlara verilen tazminat haklarından Türk vatandaşlarının da faydalanması gerektiğini söyledi.

Kelly, ''Yakın zamanlarda yüzlerce insanın ölümüne yol açan birçok hava felaketleri meydana geldi. Açtığımız dava yoluyla bahse konu edilen kazanın nedenini araştırmaktayız. Amacımız, gelecekte benzer kazaların oluşmasını engellemek. Gösterdiğimiz çabalar sonucunda uçaklarda gerekli değişiklikler yapılacak ve bir çok hayat kurtarmış olacağız'' diye konuştu.

Davanın Boeing Company aleyhine açıldığını belirten Kelly,'' Söz konusu şirket ABD'de, kaza geçiren uçağın imalatçısıdır. Uçak, McDonell Douglas Corporation tarafından imal edilmiştir. Uçağın modeli MD-83'dür. McDonell Douglas Corporation, The Being Company tarafından 1997 yılında satın alınmıştır''dedi.

-''ABD'DE İLK DAVA AÇILDI''-

Kelly, ABD'de ilk davanın, tanınmış bir fizikçi olan annesi Engin Arık'ı kazada kaybeden Amerikan vatandaşı Yavuz Arık adına açıldığını söyledi. Rıbbeck Hukuk Şirketi'nin diğer ortağı Manuel Von da, ailelerden, dava sonuçlanıncaya kadar herhangi bir maddi beklenti içinde olmadıklarını söyledi. G

azetecilerin sorusu üzerine tazminat beklentilerine değinen Von, şöyle konuştu: ''Amacımız Amerikalı vatandaşlara ödenen tazminatın aynısının Türk vatandaşlarına da ödenmesidir. Tazminattan beklentimiz 200-300 milyon dolar civarında.

Bu alınacak tazminatlar da, uçağın üreticilerin sorumsuz davranış içine girmelerini önleyecektir. Bilecekler ki böyle bir olay olduğunda aynı tazminat ödemeye mahkum olacaklardır.'' Davalarda başarıya ulaşıldığı takdirde ailelerden yüzde 20 ile 33 arasında ücret talep edileceğini kaydeden Von, ''Şu ana kadar mağdur ailelerin yüzde 50'sine ulaşmış bulunmaktayız.

Kendileri vekaletlerini verdiler. Buradaki çalışmalarımızı tamamladığımız takdirde yargı işlemlerine başlayacağız'' diye konuştu. Von, bir yandan ailelerle görüşmelere devam edeceklerini, diğer taraftan da kanıt bulma çalışmalarını sürdüreceklerini sözlerine ekledi.

Resim
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

Şu dizine dön: Haberler

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x