İnşaat sektörü, para kazanmak için çok ideal bir sektör haline geldi. Yerinden kalkan müteahhit oldu. Bu müteahhitlerin çoğunluğunun inşaatla hiç bir şekilde alakası yok. Denetim sistemi derseniz oda çok sıkıntılı. Vicdanlar körelmiş, varsa yoksa para kazanma hırsı bürümüş insanların gözünü. Ülkemizde her alanda olduğu gibi mühendis eğitimi yetersiz. Müteahhitler için binanın sağlamlığı hiç önemli değil. Tabiki işini doğru düzgün yapanlar mutlaka vardır. Ama bir kısmı için binanın görünüşü onemli. Dışına güzel bir cila süs püs sat gitsin. Ev alan kişinin binanın sağlamlık durumunu anlama şansı yok. Alıcı ancak dış görünüşüne bakıyor. İçerde güzel malzeme kullanilmismi ona bakıyor. Göze hoş görünüyor mu ona bakıyor alıcı.
Vatandaş ev alıyorum diye, mezar aldığının farkına bile varmıyor.
İy bir denetim mekanizması oluşturulmalı.
Aynı zamanda bilinçli bir toplum oluşturulmalı.
Yoksa biz bu gidişle böyle afetlere daha çok canlar vermeye devam ederiz.
İnsan canının, özellikle de fakir canının bu pislik düzende hiç kıymeti yok maalesef...
Siyasi ve rantiye hesapları olmasa, herkes işini layıkıyla yapsa, bu toplum da popüler etiketlere değil de liyakat sahibi kişilere değer vermiş olsa idi; bunca insan o molozlar altında can vermez, sakat kalmazdı.
Bunun adı kader değil, cinayettir ve bu cinayetlerde toplum olarak hepimizin bir şekilde payı var! Ama bu hesap ve davranışları yaparak, ama bunlara sessiz kalarak!
Lanet olsun liyakatsiz yetki sahibi olanlara, lanet olsun çıkar hesabı yapanlara, lanet olsun bunlara sessiz kalanlara!
Çok üzgünüm çok! Imkanım olsa bir kaşık suda boğacaklarıma karşı elimden bir şey gelmediği için çok üzgünüm...