Çoğulcu CHP Millî Egemenliği Sınırlıyor! / Av. Gülseren AYTAŞ

Çoğulcu CHP Millî Egemenliği Sınırlıyor! / Av. Gülseren AYTAŞ

İletigönderen Erhan Sandıkçı » Pzr Nis 21, 2013 15:43

Çoğulcu CHP Millî Egemenliği Sınırlıyor!
Resim

Anayasa’mızın ilk üç maddesinin değiştirilemeyeceği biliniyor. Ancak 2. maddeye göre Cumhuriyetimiz, Anayasa’nın Başlangıç kısmındaki temel ilkelere dayanmaktadır; Atatürk ilke ve inkılâpları doğrultusundaki bu ilkeler kesinlikle değiştirilemez.
Bu ilkeleri/ esasları dört başlıkta toplayabiliriz:

1) Anayasa, Türk vatanının, Türk milletinin ve Türk devletinin bölünmez bütünlüğünü belirler; çok milletli devlet yapısı kabul edilemez. (Millî devlet ilkesi)

2) Egemenlik kayıtsız şartsız Türk milletine aittir; sınırlı egemenlik kabul edilemez. (Millî egemenlik/ tam bağımsızlık ilkesi)

3) Türkiye Cumhuriyeti bölünmez bir bütündür; çok bölgeli/ çok merkezli devlet yapısı kabul edilemez. (Üniter devlet ilkesi)

4) Kutsal din duyguları politikaya karıştırılamaz, her Türk vatandaşı eşit vatandaşlık haklarına sahiptir; çok hukuklu devlet yapısı kabul edilemez. (Laiklik ilkesi)


Bir millet, bir devlet, bir egemenlik ve bir hukuk esaslarından da görüldüğü üzere Cumhuriyetimiz birlik anlayışıyla kurulmuştur, çokluk (çoğulculuk) anlayışıyla kurulmuş değildir. Fakat ne hazindir ki Atatürk’ün kurmuş olduğu CHP, birlik anlayışı yerine çokluk (çoğulculuk) anlayışını önermektedir!
Yeni CHP’'nin, ayrı millet, ayrı bölge ve ayrı kimlik/ hukuki statü taleplerine cevaz verecek bir kısım önerilerini görmüştük.
Daha da önemlisi yeni CHP, Türk milletinin kayıtsız şartsız sahip olduğu egemenliğin sınırlanmasına olur vermiştir!
Yeni CHP’nin önerdiği egemenlik maddesine şu cümle eklenmiştir: “"Ulusalüstü yetkileri bulunan kuruluşlara üyeliği gerektiren uluslararası anlaşma hükümleri saklıdır.”"
Böylece millî egemenlik esası kaldırılmış, sınırlı egemenlik esası kabul edilmiş olmaktadır! Bu öneri, AK Parti’'nin 2007 önerisiyle paraleldir. (Bkz: AK Parti’'nin Sınırlı Egemenlik Önerisi başlıklı yazı.)

Sınırlı egemenlik teklif eden CHP milletvekilleri, Türk milletinin kayıtsız şartsız egemenliğini koruyacaklarına dair and içtiklerini, bu egemenliği sınırlayacak hiçbir uluslararası antlaşmanın kabul edilemeyeceğini, bunun manda-vesayete gidiş olduğunu bilmiyorlar mı?
Diğer CHP milletvekilleri, bu madde kabul edildikten sonra Türk askerleriyle ilgili davaların Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne intikâl edebileceğini, Türk milletinin yargı egemenliğini kısıtlayan bu durumun 100 yıl sonra bile Türkiye aleyhindeki talepler için kullanılabileceğini bilmiyorlar mı?
"“Ya istiklâl ya ölüm!”" diyen Atatürk’ün kurduğu CHP, Türk milletini sınırlı egemenliğe sürüklüyor…
Türk siyasi tarihinin en hüzün verici “evrilmesi” budur.

Av. Gülseren AYTAŞ, 20 Nisan 2013
İki Mustafa Kemâl vardır: Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemâl... İkinci Mustafa Kemâl, onu “ben” kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemâl sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemâl odur!
Kullanıcı küçük betizi
Erhan Sandıkçı
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 142
Kayıt: Cmt Şub 19, 2011 21:34

Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x