'Dana eti diye domuz eti yiyoruz' iddiası...

Genel & Güncel Konular

'Dana eti diye domuz eti yiyoruz' iddiası...

İletigönderen kaye » Sal Kas 04, 2008 1:13


'Dana eti diye domuz eti yiyoruz' iddiası...

Her zaman güvenilir markaların tercih edilmesi gerektiğini söyleyen uzmanlar '1 YTL'ye satılan sucuktan şüphelenin. Bu sucukta dana değil domuz eti vardır' diyor. Peki bu etler nerelerde satılıyor?.

Piyasada 1 YTL'ye sucuk, salam ve sosis satılıyor. Dana etinin kilosunun en az 15 YTL olduğu düşünülürse, bu sucuğun içine ne katıldığı merak uyandırıyor. Uzmanlar, 1 YTL'lik sucuğun içinde dana etinin bulunmasının mümkün olmadığını vurguluyor.

Ayrıca Türkiye'deki domuz çiftliklerinde 3 milyon kilogram civarında et üretiliyor ve bu et değişik yollarla piyasaya sunuluyor. Bu rakam neredeyse kırmızı et üretiminin yarısı. Medical Park Bahçelievler Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Emel Unutmaz, piyasada 3 milyon kilogram domuz eti bulunduğunu, bu domuz etinin sucuk, salam, sosis ve pastırma gibi işlenmiş gıdaların içerisine rahatlıkla katılmasının mümkün olduğunu söylüyor.

NEREDE SATILIYOR?

Öte yandan uzmanlar, üretilen domuzların otellere, yemek fabrikalarına ve marketlere kıyma şeklinde satıldığını belirtiyor. Domuz yetiştiriciliğinin tercih nedenleri ise şöyle sıralanıyor:
75 kilo yağ çıkıyor

*Normal şartlarda evcil bir domuzun yüzde 30'u yağ olarak ayrılabilirken, bu rakam bazen yüzde 50'yi bulabiliyor. Yani, 150 kiloluk bir domuzdan 75 kilo yağ elde edilebiliyor. Bu da, dana ya da koyuna göre tercih edilmesinde önemli bir etken.

* Domuz, üretken bir hayvan olduğu için de tercih ediliyor. Cinslerine ve yaşına göre yılda 1-2, bazen 3 kez ve her doğumda 15-20'ye yakın yavru dünyaya getirebiliyor.

Ölume Neden Oluyor

İnsanlara domuz etinden 'trişin' adlı bir parazit bulaşıyor. Doğrudan kalp kasına yerleşen bu parazit, son derece tehlikeli ve ölüme sebebiyet veriyor.

Domuz etinin zararlarını Memorial Hastanesi Beslenme Uzmanı Şefika Aydın, şöyle anlattı:

* Domuz eti ile insana trişin hastalığı bulaşır. Trişin parazitinin sebep olduğu bu hastalıkta parazit doğrudan kalp kasına yerleşebilir. Bu hastalığın tek kaynağı domuzlardır. Trişin, domuzlarda ağır bir hastalık yapmaz. İnsanlarda çok tehlikeli ve öldürücü olabilir.

* Domuz eti çok yağlıdır. Atar damarların sertleşmesine, tansiyon yükselmesine ve kalp enfarktüsüne sebep olur.

* Domuz yağı içerisinde 'sutoksin' denilen zehirli maddeler mevcuttur. Bu, çocuklarda lenf düğümlerinin iltihaplanmasına yol açar.

* Kükürt yönünden zengindir. Kükürt, eklem iltihabı, kireçlenme ve bel fıtığı gibi hastalıklara neden olur.

* Domuz eti ve alkolün birlikte sık tüketilmesi siroza yol açabilir.

* Domuzda, büyüme hormonu da çok fazladır. Doku şişlikleri ve iltihaplanmalara yol açar. En kötüsü de, kanserin gelişmesine zemin hazırlar. Obezite sebebidir.

* Egzama, dermatit, nörodermatit gibi iltihabik deri hastalıklarına zemin hazırlar.

Leş bile yiyor

* Bir domuz yılda 2 kez doğum yapsa, her batından 10 yavru yaşasa, 20 sene yaşayan bir domuzun 400 yavrusu oluyor. Ve dahası, yeni doğmuş bir domuz 4-5 ayda 100 kiloya kadar çıkabiliyor.

* Beslenmesi kolay, cam dışında (leş dahil) her şeyi yiyebiliyor. Her domuz da ortalama 80-100 kiloya ulaştığında kesiliyor.

* Domuz etinin kilosu, 1 ila 3.5 YTL arasında değişiyor.

Rakamlarla işlenmiş gıda sektörü

* İşlenmiş et ürünleri pazarının genel satış hacminin yüzde 44.3'ünü sucuk oluşturuyor.

* Geri kalanın yüzde 25.1'ini sosis ve yüzde 28'ini ise salam ürünleri alıyor.

* Pazarın büyüklüğü 800 milyon YTL.

* Yüzde 100 dana etli sucukların fiyatları 30 YTL'ye kadar çıkarken, dana etinin yanı sıra hindi ve tavuk eti karışımlı sucuklar 15 YTL'ye alıcı buluyor.

* Fiyatlar, piliç etli sucuklarda ise 8 YTL'ye kadar düşüyor.

* Sucuk sektöründe üretimin yüzde 70'ini 20 ulusal firma gerçekleştiriyor.

* Pazardaki ilk 3 markanın, pazarın yüzde 35'ini kontrol ettiği tahmin ediliyor.

* Üretilen sucuklar arasında baharatlı ve acılı olanların payı yüzde 85'le liderliği elinde bulundururken; az yağlı ve az baharatlı olanların payı yüzde 15'lerde kalıyor.

Kaynak


...
Kullanıcı küçük betizi
kaye
Üye
Üye
 
İletiler: 1036
Kayıt: Pzr Oca 06, 2008 0:57

İletigönderen Çetin Taş » Çrş Kas 05, 2008 0:39

Hayatımda domuz eti yemedim ve bundan sonra da asla yemeyeceğim.
Ama yukarıda yazılan domuz etinin zararları olarak anlatılanları okuyunca aklıma ister istemez şu soru geliyor?
Yahu bu domuz eti madem bu kadar zararlı,madem bu kadar sağlıksız,neden Avrupalı-Amerikalı-Çinli'nin en çok tükettiği et türü domuz etidir?
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen kaye » Çrş Kas 05, 2008 1:01

Valla Çinlileri hiç katmayalım istersen Çetin, çünkü onlar zaten kıpırdayan herşeyi yiyorlar..
Diğer konuya gelince de, kendi içimizde bile tartışırız:
Kimi kokoreç yemez pis diye, kimi midye yemez ağır metaller var diye, bense bayılırım..
Kimi domuz yemez günah diye, kimi yağlı diye, kimi leş yiyor diye..
Fransızlarda salyangoz yiyorlar, benim için imkansız..
Karadenizliler denizden babaları çıksa yiyorlar :)
Bazısı tavuk yemez, o da herşeyi yer çünkü..
Oysa bilmeden o kadar çok şey yiyoruz ki: martı, at, eşek, domuz, sinek, böcek vs..
Ama hiçbirimize birşey olmuyor :)
Bir de sanırım damak zevkinin gelişmişlikle falan alakası yok, çok modern birisi çok pis birşey yiyebileceği gibi, çok temiz birşeyi de kültüründen ötürü yiyemeyebilir. Ya da çok geri kafalı biri hep hijyenik şeyler de yiyebilir.
Nasıl sigara-alkol kullanmayan birisi kullanandan daha önce kanser olabiliyorsa, hep necis şey yiyen biri de (domuz gibi) yemeyene göre daha sağlıklı olabiliyor..
Alkolde öyledir, kimi günah diye almaz, kimi sağlıksız diye, kimi de tadını sevmez..
Sigara da öyle aslında, zararını bile bile içmeye devam etmez miyiz!!!
Aslında en güzel örnek bu oldu sanırım: Sigara :) :)


..
Kullanıcı küçük betizi
kaye
Üye
Üye
 
İletiler: 1036
Kayıt: Pzr Oca 06, 2008 0:57

İletigönderen Çetin Taş » Çrş Kas 05, 2008 1:12

Kemalciğim.Söylediklerin ayrı bir tartışma konusu ve damak zevki konusunda ne diyorsan kabulüm.
Ama benim demek istediğim bu kadar çok zararı olan bir eti göz göre göre elin adamı nasıl yer?Yenmemesi gerekir diye düşünüyorum.

Ne kokoreç,ne midye,ne de bizim yemek kültürümüze ait hiçbir şey için kimse yukarıda domuz eti için sayılan zararları saymaz-sayamaz.

Sigara da bağımlılık yapan bir şeydir.Domuz etinin bağımlılık yaptığına inanmıyorum.
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen kaye » Çrş Kas 05, 2008 1:21

Valla bilmiyorum ki Çetin, başka birşey söylemek aklıma gelmiyor :)
Avrupalılara sorarsan da Çinlilerin yediklerini beğenmezler..
Belki tadı güzel olduğu için vazgeçilmezdir ya da yetiştirmesi kolay olduğu için çok bulunuyordur..
Ama şunda hemfikiriz, hakikaten zararlı domuz eti, parazitini, pisliğini geçiyorum, gözle görülen biçimde aşırı yağlı..
Ben de hayatta yiyemem. Hatta Polonyalı bir arkadaşım vardı ve konservesini getirdi önüme, aklınca yemeğini paylaştı benimle, ben de merak ettim, önce yerim sandım ama yapamadım, yiyemedim, hadi günah olmasını bir kenara bıraktım, tadına bakarım en azından dedim, ama onu da yapamadım..
Bilmeden yemişizdir tabii, maalesef...
Aslında bu başlığı açmamın sebebi de oydu, sağlığımızla oynamaları, bizleri kandırmaları..
Çok üçkağıtçı var, çookk..


..
Kullanıcı küçük betizi
kaye
Üye
Üye
 
İletiler: 1036
Kayıt: Pzr Oca 06, 2008 0:57

İletigönderen brd » Çrş Kas 05, 2008 1:45

Hijyenik sartlara uygun yetistirilen domuzlar, haberde sayilan seyleri zaten (cam, diski yemek) yapamaz. Cunkü hayvani kafes gibi bir seyin icine koyup hareket etmemesini sagliyorlar. Önüne yemegini koyuyorlar, yiyiyor, oturuyor. Gerektigi kiloya ulasinca kesiveriyorlar. "trisin" denen parazit, hijyenik sartlarda yetistirilmeyen ve kesilmeyen domuzlarda belki bulunabilir, ama salataligin kac santim olacagina bile karisan Avrupalilar, parazitli etlerin satilmasina izin vermez, Avrupalilar da icinde parazit olan birseyi bile bile yemez, merak etmeyin. Yagli ve sagliksiz bir et, piserken pek hos kokmuyor -belki de biz alisik olmadigimiz icin kokusu kötü geliyor- ama nüfusu 1,5 milyari asan Cin, sigir, koyun eti tüketmeye baslasa bizim gibi, ne onlar ne biz yiyecek et bulabiliriz :)


Salam, sucuga domuz eti degil elde kalan salam,sucuk benzeri etler yeniden cekilerek ve icine kimyasal madde katilarak hazirlanan bir karisim ekleniyor. Fiyati bu nedenle ucuz oluyor. Bir de tabi hayvan kacakciligi sayesinde gelen ucuz et bulunabiliniyor. Türkiye, etin gereksiz ve anlasilmaz bir sekilde cok pahali oldugu bir ülke. Almanya'da 15 YTL'ye Türk sucugu alabilirken, daha düsük kalite sucuk Türkiye'de 25-30 YTL. Alim gücünü de hesaba katarsaniz, Türkiye'de et, Almanya'ya göre nerdeyse 7-8 kat daha pahali hale geliyor.
Kullanıcı küçük betizi
brd
Üye
Üye
 
İletiler: 179
Kayıt: Pzr Eki 28, 2007 23:53

İletigönderen kaye » Çrş Kas 05, 2008 2:18

Valla brd, benim belgesellerde ve filmlerde gördüğüm kadarıyla bu domuzlar çiftliklerde falan hep serbest geziyor.. Hatta genelde hanımlar, filmin bir yerinde bir de bu domuzların bulunduğu çamur çukuruna düşüveriyorlar.. Yani hiç görmedim öyle kıpırdamayacakları şekilde bir kafes, hem kıpırdamayacakları kadar dar bir kafesse, bu kadar hızlı büyüyen hayvanların kafesini hergün değiştiriyorlar sanırım.. (Hem sonra bu ne kadar insancıl, avrupalı hayvanseverler hiç seslerini çıkarmıyorlar mı bu hayvanlara böyle zulüm yapılırken). Sonra zaten hiç kıpırdamayan bir hayvanda kas-et namına birşey olmayacağı için tamamen yağdan ibaret, sağlıksız bir yığın haline dönüşeceklerdir. Bunu düşünmüyor mu avrupalı!
Domuzun tuvalet sorunu olmadığını da biliyorum, her ne kadar sen pisliklerini yedirtmiyorlar desen de, hayvan bu nihayetinde.. Fırsatını bulacaktır elbet :)

Salam, sucuga domuz eti degil elde kalan salam,sucuk benzeri etler yeniden cekilerek ve icine kimyasal madde katilarak hazirlanan bir karisim ekleniyor.

Elde kalan etleri kattıklarını duymuştum ama domuz eti katılmadığı garantisini nasıl veriyorsun? Bu şekilde anlaşılıyor yazdığından.

Çinlilere gelince (bu konuyu daha önce de tartışmıştık seninle), arz-talep meselesi olduğunu düşünüyorum, domuz kadar kolay olmasa da istenirse büyükbaş ve küçükbaş hayvan da pekala yetiştirilebilir. Üstelik Çin'in nüfusu kadar, hatta daha da fazla domuz eti yemeyip inek-koyun yiyen bir nüfus var, hem müslim hem de gayri müslim olarak. Eğer bu insanların ihtiyacı domuz olmadan karşılanabiliyorsa Çin'in de karşılanabilir ama adamlar zaten herşeyi, ama herşeyi yiyorlar, köpek, kedi, maymun, böcek, akrep vs. Onlar için domuz pis veya yağlı olmuş farketmez diye düşünüyorum bu yüzden.

Sonuçta tercih meselesi, isteyen yer, istemeyen yemez.. Sen de yiyebilirsin veya yemeyebilirsin, ama yiyen insan eğer yukarıda saydığın nedenlere dayanarak yiyorsa benim için geçerliliği olmayan sebeplerdir..
Ana temaya dönecek olursak; ne kadar temiz olursa olsun, eğer bana domuz eti değil diye yine de domuz eti yediriliyorsa, bu ne kadar etiktir, aslında konumuz bu olmalı daha ziyade..


...
Kullanıcı küçük betizi
kaye
Üye
Üye
 
İletiler: 1036
Kayıt: Pzr Oca 06, 2008 0:57

İletigönderen brd » Çrş Kas 05, 2008 2:54

Elde kalan etleri kattıklarını duymuştum ama domuz eti katılmadığı garantisini nasıl veriyorsun? Bu şekilde anlaşılıyor yazdığından.


Bildigim kadariyla bu sekilde elde edilen karisim, domuz etinden bile ucuza geliyor. en azindan domuz eti üretiminin sinirli oladugu Türkiye'de. Garantisi yok tabii ki.

Sonra zaten hiç kıpırdamayan bir hayvanda kas-et namına birşey olmayacağı için tamamen yağdan ibaret, sağlıksız bir yığın haline dönüşeceklerdir. Bunu düşünmüyor mu avrupalı!
Domuzun tuvalet sorunu olmadığını da biliyorum, her ne kadar sen pisliklerini yedirtmiyorlar desen de, hayvan bu nihayetinde.. Fırsatını bulacaktır elbet


Hayvani arkasina dönemeyecegi sekilde bagliyorlar ve serbest kaldiginda ise sürekli temiz yerdeler,ama firsatini bulur mu bulabilir. Hareket edebilse bile cok sinirli bir alanda ve genelde kücük bir kafes icinde, zaten bu sekilde kisa süre icinde kilo aliyor ve kesilebilir hale geliyor. Domuz eti, diger etleri göre zaten daha sagliksiz (yag nedeniyle). Ama vardir onun da bir orani. Parazit vs gibi konularda hassaslar ama yag oranini kimse konusmuyor.

Bence Türkiyede domuz eti katilmasa bile, baska bircok sorun var üretimde.
Kullanıcı küçük betizi
brd
Üye
Üye
 
İletiler: 179
Kayıt: Pzr Eki 28, 2007 23:53

İletigönderen kaye » Çrş Kas 05, 2008 3:02

Bence Türkiyede domuz eti katilmasa bile, baska bircok sorun var üretimde.


Evet, çok hijyenik bir ülkemiz vardır, denetimler de müthiştir, halk ta acaip duyarlıdır bu konuda :!: :!: :!:
Dışarda yemek yiyebilmek için Arena tarzı programları hiç izlemeyeceksin :)


...
Kullanıcı küçük betizi
kaye
Üye
Üye
 
İletiler: 1036
Kayıt: Pzr Oca 06, 2008 0:57

İletigönderen taironas » Çrş Kas 05, 2008 12:29

Merhabalar ,

Dinen haramdır bildiğiniz gibi
Kendi Dışkısını yer
Dünyada eşini kıskanmayan tek varlıktır (namussuzdur yani :) )

Ayrıca %99.9 u Müslüman bir ülkede Domuz eti satışı ve besiciliğine izin veren TEK HÜKÜMET OLDU ....KİM mi tabiki AKP araştırın görün ne biçim muhafezekar ve islam yandaşlıysa bu artık ..

Ayrıca EV kiliselerine yani misyonerliğe izin veren HÜKÜMET hangisidir ? KİM mi tabiki AKP

301 i kaldırıp Türklüğe atış serbest ey kuduzlar diyen kimdir ? Kim mi AKP

yani arkadaşlar bu vatan her yönden işgal altında eğer bugünün penceresinden bakarsak gelin biraz komplo teorisi üretelim :

Ev kiliseleri artı + Domuz yetiştiriciliği artı + Din değiştiren gençler oluyor = Toplum dipten dönüştürülüyor ne malum 1-3 milyon KG su satılan sucukları bu Misyonerler ve Vatikan yandaşlarının piyasaya sürmediği damak tadımızı alıştırmadığı ? ben artık bunların ne boyutlarda alçak olacağını bildiğim için belki aşırı bir tepki ama şüphelenmeden edemedim ...

Kozyatağı Carefoursa da Domuz jambon satılıyor biliyorsunuz bir bölümünde domuz ürünler satışta bir gün gözüm takıldı gençler ağırlıklı olarak evli çiftler (Gayri müslüm olmadığı belli tipler) çaktırmadan bu dilimlenmiş Domuz ürünlerini çaktırmadan sepetlerine/arabalarına atıyorlardı hani şekerleme çalan çocuk misali gizli gizli sırf meraktan ama neticede isteyerek ve bilerek tadıyorlar düşünün bakalım 10 sene öncesini bırakın merakı %90ı ağzına sokmazdı bu pisliği ama şimdi LİBERAL yani LİBOŞ tipler ve TV ler sayesinde gençler herşeyi mübah sayıyor yazıklar olsun bu ülke o kadar sahipsiz ki herşeyi bekleyin ..neden mi sahipsiz olana saldıran ve yok etmek isteyen çok olur bu gün bu vatan SAHİPSİZDİR yönetim açısından bizler nekadar uyanık olsakta bazen insan korkuyor : Ya bunlar dönüşü başarırsa ? ya bu toplum ne oluyor yahu diyene kadar VATANIMIZ tehdit altına girip Bağımsızlığımız zaafa uğrar Bayrak inerse diye

Hangi aklı başında ülke Misyonerliğe izin verir yahu denesenize ABD ve AB de EV CAMİSİ açmayı bakalım ne olacak ?

Herkese iyi günler ,
TÜRKİ CUMHURİYETLERİ DEMEYELİM : TÜRK CUMHURİYETLERİ DİYELİM

ORTA ASYA DEMEYELİM : TÜRKİSTAN DİYELİM
Kullanıcı küçük betizi
taironas
Üye
Üye
 
İletiler: 142
Kayıt: Pzt Nis 28, 2008 3:21
Konum: TÜRKİSTAN

İletigönderen Çetin Taş » Prş Kas 06, 2008 1:41

Salam, sucuga domuz eti degil elde kalan salam,sucuk benzeri etler yeniden cekilerek ve icine kimyasal madde katilarak hazirlanan bir karisim ekleniyor. Fiyati bu nedenle ucuz oluyor. Bir de tabi hayvan kacakciligi sayesinde gelen ucuz et bulunabiliniyor. Türkiye, etin gereksiz ve anlasilmaz bir sekilde cok pahali oldugu bir ülke. Almanya'da 15 YTL'ye Türk sucugu alabilirken, daha düsük kalite sucuk Türkiye'de 25-30 YTL. Alim gücünü de hesaba katarsaniz, Türkiye'de et, Almanya'ya göre nerdeyse 7-8 kat daha pahali hale geliyor.

-Salam-sucuğa domuz eti katılabileceğine inanırım.Mantrıksız hiç bir taraf yok.
-Kimyasal maddede katılıyor salam-sucuğa,doğru.
-Türkiye'de et olması gerekenden pahalı,doğru,çünkü hayvancılık bitirildi.Ama Almanya'ya defalarca gelip giden birisi olarak ve gittiğim her ülkede marketlerde ki 20 temel ihtiyaç maddesinin fiyatlarını yazan birisi olarak Almanya'da dana etinin kilosunun Türkiye'dekinden 40% ila 80% pahalı olduğunu biliyorum.
-Almanya'nın alım gücü Türkiye'den daha fazla değildir.Kişi başı gelir yüksektir ama hayat Türkiye'dekinden 4-5 kat daha fazladır.
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen MansurSah » Prş Kas 06, 2008 16:51

Çetin Taş yazdı:Hayatımda domuz eti yemedim ve bundan sonra da asla yemeyeceğim.
Ama yukarıda yazılan domuz etinin zararları olarak anlatılanları okuyunca aklıma ister istemez şu soru geliyor?
Yahu bu domuz eti madem bu kadar zararlı,madem bu kadar sağlıksız,neden Avrupalı-Amerikalı-Çinli'nin en çok tükettiği et türü domuz etidir?


En temiz domuzun ve alkolün zararlı olduğu aşikar.

Ancak, benim yaşadığım Japonya'da da domuz eti hem çok yaygın, hem de ürünleri hemen herşeyde kullanılıyor. Herhangi bir yerde (kampüste dahi) menüde, içinde domuz bulunmayan bir yemeği cımbızla seçebiliyorsunuz. Alkol de çok yoğun tüketiliyor. Herkes hemen hergün içiyor. Gerçi 3 birada kafayı buluyorlar ama :p hemen hergün de en az 2-3 bira içiliyor, haftada birkaç gece de bolca içiliyor.

Okinawa adasında, domuz eti yeme olayı abartılmış. Ve geleneksel Japon içkisi "sake", her yerde daha düşük alkol oranındayken, orda %40. Ve bolca tüketiliyor. Ama Japonların uzun ömrü, en fazla da Okinawa adasında.

Tabii ki beslenme ve yaşam şekilleri, un-şeker-yağı bizden farklı tüketmeleri, stressiz Disneyland tarzı ve yemyeşil bir ülkede yaşamaları gibi çok güçlü etkenler de var, ama (en yaşlıları dahil) bu kadar domuz ve alkol de tüketiyorlar, hala daha 100'lere kadar yaşıyorlar. Bu da bana ilginç geliyor.

Domuzların ve diğer hayvanların, genelde en güzel şartlarda bile aslında nasıl bir ortamda yaşayıp kesildiğine dair bir bölüm içeren Earthlings belgeselini şiddetle öneriyorum. Diğer iki ana bölümü, giyim ve eğlence sektörü, biraz da bilimsel araştırmalar için hayvanların maruz kaldığı zulüm. (Zulüm, kürkü daha kaliteli çıksın diye başaşağı canlı canlı yüzülmekteyken, gözyaşları kirpiklerinden aşağı süzülen bu canlıların çektiği için, çok hafif bir sözcük.) McDonalds gibi yerlerin etlerinin nerelerden nasıl kesimlerden geldiği; koca danayı olduğu gibi kıyma makinasına atan mezbahalar, daha neler neler.. Domuzlar et tesisinde dışkılarını yiyebiliyor muymuş.. Birbirlerinin kuyruklarını ve yara bere içindeki organlarını da yiyorlar. Baştan sona gizli kameralarla yapılan çekimler mevcut.

Bu ilişikte, Earthlings belgeselinin İngilizce seslendirme ve İngilizce altyazılı hali mevcut. Mezbaha gezisinden sonra vejeteryan olan ve et yemeye karşı yazılar yazan Tolstoy gibi, bu belgesel sizi de vejeteryan yapabilir.



Earthlings
Fatih "Mansur Şah" Özaydın

Hem Cemaat hem Cumhuriyet olunmaz,
Ters mıknatıslanma yapar!!!
Kullanıcı küçük betizi
MansurSah
Bilim Adamı
Bilim Adamı
 
İletiler: 611
Kayıt: Cum Ara 07, 2007 18:04
Konum: Osaka, JP

İletigönderen Ram » Prş Kas 06, 2008 18:02

MansurSah, bir Japon atasözü der ki:

"Torigatoto origamiti etebana zambak!"

Yani diyor ki:

"Et olsun da, it eti olsun"

Bizim millet otçul olmaz, doğasına aykırı. :)
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

İletigönderen MansurSah » Prş Kas 06, 2008 18:25

Ben de kaç kere izledim bu belgeseli, ama vejeteryan olamadım abi, zor biraz :)
Fatih "Mansur Şah" Özaydın

Hem Cemaat hem Cumhuriyet olunmaz,
Ters mıknatıslanma yapar!!!
Kullanıcı küçük betizi
MansurSah
Bilim Adamı
Bilim Adamı
 
İletiler: 611
Kayıt: Cum Ara 07, 2007 18:04
Konum: Osaka, JP


Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x