Deniz Feneri'nde baş şüpheli Erdoğan

CHP MYK üyesi Ali Kılıç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Deniz Feneri dosyasında, sanık ve şüpheliler listesinin en üst sırasında yer aldığını iddia etti.

AA


Ankara- CHP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Ali Kılıç, Deniz Feneri e.V soruşturmasına ilişkin çeşitli iddialarda bulundu.
Kılıç, CHP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, Almanya'daki Deniz Feneri e.V davasıyla ilgili soruşturmayı yürüten Frankfurt Emniyet Müdürlüğü tarafından hazırlanan ''bir hazırlık dosyası'' bulunduğunu söyleyerek, burada yer aldığını ifade ettiği bazı iddiaları aktardı.

''Soruşturmayı yürüten Frankfurt Emniyet Müdürlüğü tarafından hazırlanan Deniz Feneri dosyasında sanık ve şüpheliler sıralanırken Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın adı da bu kişiler arasında yer aldı'' iddiasında bulunan Kılıç, burada ''Erdoğan'ın kişisel geçmişine ilişkin bilgiler olduğunu'' kaydetti.

Kılıç, ''yanıtlanmasını istediği soruları'' şöyle sıraladı:
''Sayın Başbakanın bu dosyadan haberi var mıdır? Haberi varsa, bu konuda Alman yetkililerden bilgi almış mıdır? Haberi yoksa, bu açıklamamızdan sonra herhangi bir girişimde bulunmayı düşünür mü? Türkiye Cumhuriyeti Başbakanının Almanya'da yüzyılın soygunu olarak kabul edilen yolsuzluk dosyasında adının geçmesi her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşını derinden üzmektedir. Hükümet bu konuda herhangi bir girişimde bulunacak mıdır?''

Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıç, ''Türk yargısının Deniz Feneri e.V bağlantılı soruşturmayla ilgili elindeki belgeleri isteyip istemediği'' sorusuna, ''kendisine henüz bir talep iletilmediğini, belgelerin istenmesi halinde verebileceğini'' söyledi.
Ali Kılıç, bir gazetecinin, ''dosyada Başbakan Erdoğan'a yönelik suçlamanın ne olduğunu'' sorması üzerine, ''Dosya hazırlık dosyası. Kimseyi itham etmiyoruz. Yüzyılın yolsuzluk davasında neden Ali Kılıç'ın adı yok da Başbakan'ın adı var? Bizim vurgulamak istediğimiz Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nın adının bu dosyada yer alması. Neden yer alıyor? Bunu öğrenmek istiyoruz'' yanıtını verdi.

AKP'den iddialara yanıt

AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, CHP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Ali Kılıç'ın, Deniz Feneri e.V soruşturmasına ilişkin iddialarına yanıt verdi. Kılıç'ın iddialarına, ''Bu açık bir iftiradır. Kimi CHP sözcüleri iftirayı adet edindi'' diyen Bozdağ, ''iftirayı tekrar etmenin onu gerçek konumuna yükseltmeyeceğini'' savundu.

Almanya'da yapılan ve sonuçlanmış olan Deniz Feneri e.V dava sürecinde; soruşturmayı yürüten savcı, yargılamayı yapan hakimin ''dava ve soruşturmanın; AK Parti ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile ilgisi ve irtibatı olmadığını'' açıkça ifade ettiklerini kaydeden Bozdağ, ''Sonuçlanan mahkeme kararında da bu iddiaların tartışmasız bir iftira olduğu açıkça ortaya çıktığı halde, sürekli temcit pilavı gibi aynı iftirayı dolandırıp dolandırıp gerçek gibi sunmak; siyasi ahlakla bağdaşır bir şey değildir. Mahkemenin, hakimin ve savcının yok dediği bir şeyi, onlara dayandırarak var diye iddia etmek, hangi ahlaki değerle bağdaşır?'' diye konuştu.7 Ağustos 2009[/size]

Kaynak: http://www.ulusalcephe.net/forum/index.php?topic=2094

Tabi ki bas supheli olan Erdogan'dir. Bu Deniz Feneri 'nin cetesi hepsi Tayyip'in adamlaridir, ve Kanal 7'nin sahibi Zekeriya Karaman'la bir de akrabaliklari vardir. Kizilay'a verilmeyen yetki ya Deniz Feneri'ne ya da Fetullahcilarin "Kimse Yok Mu" dernegine veriliyor. Eger ben ART Avrasya'nin, Kanal Biz'in, Ulusal Kanal'in ya da Kanal B'nin yoneticisi olsam, 4 saat boyunca davayi yuruten Alman savcisini televizyona cikarirdim, ve saatler boyunca Deniz Feneri yolsuzlugunu konusurdum!

yigitler yazdı:Tabi ki bas supheli olan Erdogan'dir. Bu Deniz Feneri 'nin cetesi hepsi Tayyip'in adamlaridir, ve Kanal 7'nin sahibi Zekeriya Karaman'la bir de akrabaliklari vardir. Kizilay'a verilmeyen yetki ya Deniz Feneri'ne ya da Fetullahcilarin "Kimse Yok Mu" dernegine veriliyor. Eger ben ART Avrasya'nin, Kanal Biz'in, Ulusal Kanal'in ya da Kanal B'nin yoneticisi olsam, 4 saat boyunca davayi yuruten Alman savcisini televizyona cikarirdim, ve saatler boyunca Deniz Feneri yolsuzlugunu konusurdum!

Çok haklısın yigitler arkadaşım.Daha önce Kanaltürk televizyonu Tuncay Özkan'ın iken Tuncay Mollaveisoğlu bu konu üzerinde çok duruyordu.Ulusal Kanal'da bu konuda yayınlar yaptı,yeri geldikçe yine yapıyor.Ama bence yeterli değil.Dediğin gibi ulusalcı kanalların tek başlarına imkanı yoksa birlikte hareket edip ortak yayın yapmaları bile gerekir.El ele verip gidin Almanya'ya savcıyla ropörtaj yapın.Aynı gün televizyon ekranlarında verin bu ropörtajı,deniz feneri yolsuzluğunu ve diğer yolsuzlukları tekrarlayın durun.CHP'nin yaptığı gibi laiklikden dalmak yeterli olmuyor hatta güç kazandırıyor adamlara.Sanki laiklik dinsizlikmiş gibi algılanıyor.Ama bunların sahtekarlıklarını (yolsuzluklarını,B.O.P. eşbaşkanlıklarını,ülkeyi haraç mezat satışlarını) ulusal yayın yapan kanallar hep bir ağızdan
dillendirirse güzel olur.

Forum Kuralları yazdı:14. Yeni başlık (konu) açmadan önce, daha evvel aynı konunun yokluğundan emin olunuz.

Lütfen buradan devam edelim: http://www.guncelmeydan.com/pano/deniz-feneri-nde-sok-iddia-t21738.html