Dil Bayramınız Kutlu Olsun / Mustafa BALBAY

Dil Bayramınız Kutlu Olsun / Mustafa BALBAY

İletigönderen Başkomutan » Prş May 13, 2010 3:55


Dil Bayramınız Kutlu Olsun

İkinci Dünya Savaşı sürecinin gerilimli günlerinde Almanlar Alsas bölgesine el koyar. Fransız ağırlıklı bölgede aldıkları ilk karar şu olur:

“Yarından itibaren okullarda Fransızca eğitimin kaldırılması!”

O gün ders veren Fransızca öğretmenlerinden biri öğrencilerine şöyle seslenir:

“Çocuklar bugün çok üzgünüm. Bu, son Fransızca dersim. Sizden istediğim dilinizi kesinlikle unutmamanız. Hangi esaret zinciri altında olursanız olun, dilinizi unutmadığınız sürece, anahtar sizin elinizde demektir.”

Dil, bir ulusun varlığını sürdürmesinde en önemli unsurlardan biri. Avrupa’nın doğusu ile batısı arasında sıkışıp kalan Polonyalıların, tarihte yüzlerce yıl devlet kuramamış olmasına karşın, ulus olarak ayakta kalmasında en önemli etkenin dilini unutmaması olduğu söylenir.

Türkçemizin Anadolu’daki ilk kilometre taşlarından biri 15 Mayıs 1277’de, bundan 733 yıl önce Karamanoğlu Mehmet Bey’in Türkçeyi yönetim katlarının başlıca dili ilan etmesidir.

Türkçenin, bin yıldır Anadolu’da kurulan beylikler, devletler katındaki yeri bir yana, halkın içinde yaşaması en büyük gücü oldu. Yunus Emre’den Karacaoğlan’a güçlü ozan tabakası Türkçeyi verimli bir ormana çevirdi. Nasıl, atmosferin üstünde dünyayı koruyan bir ozon tabakası varsa, Anadolu’da da Türkçeyi koruyup güçlendiren bir ozan tabakası var!

Osmanlı’nın yönetim için oluşturduğu imparatorluk dilinin yanında halkın dili Türkçenin varlığını korumasında önemli etken ozanlar oldu.

Halkın sorunlarını en etkili şekilde dile getirmeleriyle, ozanlar için Anadolu’nun ilk gerçek gazetecileri dersek abartmış olmayız.

***

Atatürk Devrimleriyle birlikte Türkçemiz hem tarihsel, hem toplumsal, hem devletsel kimliğine kavuştu.

Atatürk’ün 1 Kasım 1928’de başlattığı Harf Devrimi’nin ardından düzenlenen Dil Kurultayları tam bir Dil Devrimine dönüştü. Atatürk’ün okuduğu kitaplar arasında dile ilişkin olanlar önemli bir yer tutuyor. Yazının başında aktardığımız örnek bağlamında Atatürk, dilin önemini en iyi bilen dünya liderlerinden biriydi. Kimi anlatımlarda söylenen odur ki Atatürk’ün, 10 Kasım’a giden günlerde dile getirdiği konulardan biri şudur:


“Dil alanındaki çalışmaları ihmal etmeyin.”

Atatürk, dil çalışmalarına o kadar çok önem verdi ki, III. Dil Kurultayı’nın ardından 1937’de kendi el yazısı ile geometri sözcükleri üretti. İşte Atatürk’ün kendi çalışmalarıyla dilimize kazandırdığı o sözcüklerden bazıları:

Uzay, boyut, yay, çember, açı, düzey, üçgen, oran, artı, eksi, toplam, çarpı, eşkenar, konum...

Atatürk, Türkçenin gücünü geometrik olarak arttırdı desek yeridir.

Türkçe, sözcük üretmeye en uygun dillerden biri. Kaldı ki bir dil sadece koruyarak değil, aynı zamanda çoğaltılarak güçlü tutulur.

***

Türkçemiz tarihsel gelişimi içinde sancılı dönemlerinden birini yaşıyor.

Hem yabancı sözcüklerin kuşatması altında, hem kendi içinde erozyon var.


Şinasi, 1860’ta Tercüman-ı Ahval gazetesini kurduktan sonra halka yeterince ulaşamadığını görüp, olabildiğince çok Türkçe sözcük kullanma çabasına girdi. Yazılarında Türkçe sözcüğe en çok ulaşabildiği oran yüzde 33 oldu. Oran 60’lı yıllarda yüzde 70’e çıktı. Devamında yüzde 80 oldu.

Araştırma verileri ışığında dilbilimcilerin üzerinde birleştikleri bir gerçek şu:

Ortalama yüzde 92 Türkçe sözcükle, dilimizi en iyi kullanan yazar Oktay Akbal.

Türkçemiz, altını çizdiğimiz sorunları, kendi gücüyle, onu iyi kullananların gücüyle aşacak.

Dil, sadece iletişim, anlaşma aracı değildir. Aynı zamanda yönetim gücüdür.

Çin yönetimi çıkmaza girince Konfüçyüs’ten yardım istemişler. Konfüçyüs, “Her şey bir yana, önce dili düzeltin” demiş, devam etmiş:

“Dil bozulunca toplumla ilişkiler de bozulur. Yönetenlerle toplum arasındaki bu bozukluk tüm olumsuzlukları da beraberinde getirir.”

Türkçenin Anadolu toprağına yerleştiğinin ilan edildiği 15 Mayıs 1277’nin yıldönümü kutlu olsun!


Mustafa Balbay
13.05.10


Resim

“Milli his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin millî ve zengin olması millî hissin inkişâafında başlıca müessirdir. Türk dili dillerin en zenginlerindendir; yeter ki bu dil şuurla işlensin.
Ülkesini, yüksek istiklâlini kurtarmasını bilen Türk milleti dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.”
Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir.Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler!

Eğer bir milletin kurtarıcıya gereksinimi yoksa artık millet olmuştur
Sakın kurtarıcı bekleme‚ yoksa sana karşı olan vazifemi yapamadım sayarım

Türk milletinin büyük millet olduğunu bütün medeni alem, az zamanda, bir kere daha tanıyacaktır

Beni hatırlayınız
Kullanıcı küçük betizi
Başkomutan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 2297
Kayıt: Pzt Eki 12, 2009 23:24

Re: Dil Bayramınız Kutlu Olsun / Mustafa BALBAY

İletigönderen Deli Haydar » Prş May 13, 2010 16:00

Karamanoğlu Mehmet Bey'in 15 Mayıs 1277’deki duyurusu, Türkçemizin Anadolu’daki son düzlüğünün ilk kilometre taşlarından biri değil midir Mustafa Ağabey... Yoksa biliyorsun tamga tamga işlemiş bizim, bizden öncekiler.

İlk işimiz, dil alanındaki çalışmalar olacak, kimsenin kaygısı olmasın!
Çikolata renkli başkanımızın on sözcükle anlattığı derdini, biz tek sözcükte diyelim:
We are the ones that we have been waiting for: Beklediklerimiziz!
Feragat-ı nefs.
İstihkar-ı hayat.
Kullanıcı küçük betizi
Deli Haydar
Meydan Delisi
Meydan Delisi
 
İletiler: 714
Kayıt: Çrş Eki 14, 2009 11:21


Şu dizine dön: Türk Dili

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

cron

x