Safruh
DİN VE TÜRK
İçses
Din yüzsüzleştiriyor, sonra birleştiriyor. Yakınlaştırmadan birleştirdiği yadları Erdemliğin üstüne kışkırtıyor-çok zaman.
Din-Hakikat yöresinde birleşemiyor, menfaat yöresinde partileşiyor, desteleşiyor...
Din içerisinde bir Hakikatçı yetişen kibi, görünen kibi-Din onu öz sıralarından dışlıyor.
Bin yıllardır Din özünü düz yola getirmekdense, Hakikatçini “düz yola getiriyor”.
Din-nispi isimdir, “soyut” addır. Onun ameli de esasen Hakikatsizlik demek olur.
Din-yüzleri yok edip, menfaatları var ediyor. O, birleştirende de menfaatları, menfaatçiları birleştiriyor; sonuçda da ruhaniyattan tamamen uzaklaşıyor, ona karşı kalkıyor.
...Bunun suçu Dinde olmuyor aslında, Dinçide-İnsanda oluyor. Ancak Dinçi Dinin arkasında öyle gizleniyor ki, Hakikata yetmek için Dini yok etmekden başka yol kalmıyor. Yoktur da.
...Ben dini böyle görmüşüm, böyle görmekteyim.
Sürüleşmesen, sürüleştirmesen-Din yaranmaz: bireyleşmesen, bireyleştirmesen-İnam yaranmaz.
İnam-İnamçıları (İnsanları) yönetmiyor-öz vicdanlarına havale ediyor (İnam Atanın “Bireysel özünüyönetim” talepi).
Beşeri de yeni Peygamberler, yeni İnamlar yetiştirmezlerse, onu alak - yabanı ot basacak. Nice ki, basıp.
Arap inanclı “türk ulusu”; İnancı Arapdilli “türk ulusu”; Arapkıbleli “türk ulusu”; Arapkutsallı “türk ulusu”... Batı dünyabakışlı, Batı maneviyatlı, Batı putlu “türk ulusu”...Neren sağdır? Neren var?
“Türkler”-türklüğe karşı, türkçüye yağı, düşman...
“Hacı Türk” yoktur-Hacı Arap var; “Hacı Fars” yoktur-Hacı Arap var: “Hacı Urdu” yoktur-Hacı Arap var; “Hacı Kürt” yoktur- Hacı Arap var...
Hecc, Hacılık-Arap tarafından Türkün (o birilerin de) beline basılmış palandır, ağzına atılmış sakızdır, tamağına verilmiş nargiledir...; özüneyadlaşma, yurtsuzlaşma, yüzsüzleşme, gülünçleşme... ve hileli olmak iksiritir; başı daimi dincekoyma, daha doğrusu, yoketme buyruğudur.
Dinle barışmak ulusal ölümle barışmaktır türk için. (Öyle o biriler için de).
Yılan toprak yalıyor, Safruh özgürlük yalıyor, Türk budunu ruhanilik yalıyor...
Yılanınkı-tarzdır, Safruhunku-farzdır; Ulusunku-pek mazmundur.
Ruhaniliksiz-budunluğunu yitirecek türk.
Eller kalkıyor Türke karşı, Türkler, nereye bakıyorsunuz?!
Dinde Türk yoktur! Buna göre de biz ondan İnamda bahs ettik...
...Kağıt yapraklarını diktim bir-birine.
Atamız var olsun!
24 Gurup ayı 28 yıl. Atakent. İnam Evi.
(24 Ağustos 2006. Bakı.)
http://asifata.com