Dindarlık Adına Dini Saptırmak

Dindarlık Adına Dini Saptırmak

İletigönderen gercekturk » Sal Şub 21, 2012 7:39

Dindarlık Adına Dini Saptırmak.

Ne yazıkki günümüz ortamında olsun geçmiş yıllar da olsun, birileri dindarlık adına ortalığı karıştırma hevesine girmişlerdir.

Bugüne baktığım zaman çocukluk yıllarımdan kalan bazı hatıralar gözümün önüne gelir.16 yaşlarında idim.İki ayrı komşumuz o dönemin milli selamet partisi ve fettullah gülen yanlısı olarak bilinir ve hareket ederlerdi.

Beş vakit namazlarını aksatmaz sürekli kuranıkerim okurlardı.Ve bu komşulara sürekli aşırı derecede kalabalık insanlar gelir, evlerinden mahalleliyi korkutacak derecede acaip böğürme sesleri gelirdi.

Bögürme diyorum çünkü; Kuranıkerim okunması değildi o sesler.Acaip bağırışmalar ve tuhaf böğürmelerdi.

Ve ne hikmetse bu komşular durumu iyi olanların yaptıkları yardımları biz ön ayak oluruz dağıtmakta diyerek onlardan alır sanki kendileri yapıyormuş gibi birilerine verirlerdi.Oysa kendileri ellerini ceplerine atmazlardı.

Üstelik insanları hor görme,aşşağılama ve tepeden bakma bunlardaydı.

Sözde dindardı bu komşularımız.Hani beş vakit namaz ne oldu? 24 saat ALLAH kelamını okusan ne olur.Rabbini kandırabilirmisin ey kul.

Gelelim beş vakit namaz kılamayan veya kılmayan diğer komşularımıza.Garibanda olsa elinde azda olsa hep birbirlerine yardımcı olurlar,kendilerinden daha zor durumda olana sürekli yardım ederlerdi.

Ve üstelik bunu dahi bir diğer komşusuna söylemezlerdi.Çünkü zaten muhakkak birileri görürü ve takdir edilirlerdi.

İşte bu sürekli namaz kılamayan komşularımız, kimsenin arkasından kötü konuşmaz gıybet etmezdi.O iki sözde dindar denilen komşuların aksine.

Bu iki komşumuz sürekli fettullah gülen'i dillerinden düşürmez iken,diğer komşularımız ise ALLAH ve sevgili peygamberimizi dillerinden düşürmezlerdi.

İşte aradaki bu çok önemli farkı sonraki yıllarda çok daha iyi anlıabiliyordum.

O iki komşumuz sadece gösteriş ve çıkar uğruna dindarmış gibi gözükmeye çalışırken,diğer komşularımız ise gönülden ALLAH'a bağlıydılar.Ve yüreklerinde o muhteşem merhamet kıvılcımlarını taşıyorlardı.

Tek kusurları beş vakit namazlarını eda edememiş olmalarıydı.

Bunu henüz bluğ çağı yaşlarımda görmüşken ne yazıkki uzun yıllar sonra yine benzer din simsarları ile karşı karşıyayız.Sözde dindarmış görünümü altında hayatının her alanında çıkarcı olan ve illaki bir çıkar sağlamak amacı ile birilerinin peşinden gitme iç güdüsü taşıyanlar hala günümüzde binlerce var.

Henüz çok sıcak bir konu.Başbakan bile bunu söyledi zaten.Dindar gençlik yetiştireceğiz.Ne demek bu sizce?

Diyorki;biz kime hizmet ediyorsak öyle gençlik yetiştireceğiz ki Türkiye Cumhuriyet kavramından çıkacak.Gerçek müslümanlık diye birşey olmayacak.Ilımlı islam olacak.

Ilımlı islamı da anladık ne olduğunu.Hristiyanlık ile müslümanlığın karması bir yeni din.

Hatırlayınız Fetullah Gülen ne diyordu yıllar önce.Vatikan islamın baş düşmanıdır.

Oysa ne olduda birden bire yıllar sonra bu lafları sarfeden Gülen,vatikana aniden dost oluverdi.

Papa hazretleri lafını zikrederek adeta günah çıkarırcasına kendni vatikan'a affettirmeye çalıştı.

Bu iki yüzlülük neden yapıldı.?

Tü bilmem ne denilen vatikan,cici vatikan oldu.

Irak'ta birbuçukmilyon kadının ırzına geçilirken,amerikan askerleri için yurtlarına sağ salim dönmeleri için dua ediyorum diyen bir başbakan (R.T.Erdoğan)neden hristiyanlığa şirin gözükmeye çalıştı.?

Kıbrıs barış harekatı sırasında Kaddafi'nin Türk jetlerine parca ve yakıt yardımı yaptığını bir kalemde silen,nankörlük nasıl olur dercesine Libya'nın ve Kaddafi'nin yok oluşuna destek çıkan Başbakan Erdoğan,Neden müslümanlığa düşman oldu?

Sözde müslüman gibi sözler sarfederek kimleri etkisi altına almaya çalışıyor?

Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar misali,kim doğruyu konuşuyorsa içeri tıkılıyor.

Çünkü bu talimatlar Başbakandan değil,Başbakana bir yerlerden geliyor.O da uyguluyor.

Ne idiğü belirsiz sözde gizli tanıklar ve sahte düzenlenen belgeler ve askeri tatbikat için yapılan eğitim seminerleri konuşmaları hep suçmuş gibi gösterilerek onca subay ve basın mensubu içeri atıldı.

İşte size kanıtın en büyüğü.Hatırlayalım.Taraf gazatesi en başından beri ne hikmetse askeri gizli bilgileri yayınladı ve sürekli gizli olan belgelere ulaştı.

Seminer tatbikatı dahi olsa basına verilmedikçe basın ona ulaşamaz.

Öyleyse Başbakan ve savcılar neden tek bir suç duyurusunda dahi bulunmadı, Taraf gazetesi hakkında.

Saymakla bitiremeyiz bu yayınlarını Taraf Gazetesinin.

Sürekli olarak yayınladığı bu gizli bilgilere nasıl ulaştı Taraf gazetesi.

Ordunun en mahrem kutusu olan askeri gizli bilgilerin olduğu kozmik oda araması ise, Taraf gazetesinin ısrarla yayınlarından sonra kozmik odaya girildi.Ne hikmetse!

Peki bende soruyorum.Taraf gazetesi bir paravan ajan şirketimidir?

Aynı gazete ABD'de olsaydı tüm yöneticileri içeri atılır vatan haini ilan edilirdi.

Peki neden kimseden gık çıkmadı?

Cevap bekliyen çok sorular var.Kim bunlar?Kimin adamlarıdır.

Hüseyin GÜMÜŞ / MEDYALİG
Kullanıcı küçük betizi
gercekturk
Üye
Üye
 
İletiler: 13
Kayıt: Çrş Eki 28, 2009 17:17

Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x