Doğu Perinçek: PKK'yı MİT kurdu

Genel & Güncel Konular

Doğu Perinçek: PKK'yı MİT kurdu

İletigönderen Türk-Kan » Prş Oca 29, 2009 23:07

Perinçek: PKK'yı MİT kurdu

Doğu Perinçek'in ''Ergenekon'' davası kapsamında çapraz sorgusu yapıldı.


''Ergenekon'' davası kapsamında çapraz sorgusu yapılan tutuklu sanık İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Susurluk'u araştıran kim varsa, bu davada sanık olduğunu ileri sürerek, ''Demek ki bu dava Susurluk'un ortaya çıkmasını isteyen bir dava değil. Susurluk'u araştıranlara karşı bir davadır'' görüşünü savundu.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmanın öğlenden sonraki bölümünde mahkeme heyeti başkanı Köksal Şengün, tutuklu sanıklardan Selim Akkurt'un rahatsızlığı nedeniyle duruşma salonundan ayrıldığını tutanağa kaydettirdi.

Çapraz sorgusuna devam edilen Perinçek, Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel'in, ''Ergun Poyraz'a ilişkin hazırlık soruşturmasında yer alan bazı belgelerin kendisinden çıktığını hatırlatması'' üzerine, bu belgelerin İstanbul'da basına servis edildiğini öne sürdü.

''Bu ifadelere ulaşamayan zaten gazeteci değildir'' görüşünü savunan Perinçek, bunun kendisine yöneltilen suçlamalarla da ilgisinin bulunmadığını, ayrıca 7 katlı binada çıkan her belgeden sorumlu tutulamayacağını belirtti.

Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın, Perinçek'e, ifadesinde istikrarlı bir çizgi izlediğini söylediğini, ancak çok önemli konularda, çok önemli farklılıklar ortaya koyduğunun açık kaynaklardan izlenebildiğini kaydetti.

Savcı Taşkın, Perinçek'e savunmasının başında kendisine her türlü sorunun sorulmasını istediğini belirttiğini hatırlatarak, bu nedenle daha önceden sormayı düşünmediği bazı soruları olduğunu bildirdi. Taşkın, ''Söylem farklılıklarının Ergenekon Terör Örgütü'nün yeniden yapılandırılmasına denk geldiğini düşünüyoruz'' dedi.

Perinçek'in çeşitli tarihlerdeki ''PKK ve Kürt sorununa'' ilişkin federasyonu da öngören beyanlarını okuyan savcı Taşkın, ''bu beyanların kendisine ait olup olmadığını, bu görüşlerinde bir değişiklik oluşup oluşmadığını ve beyanların dava konusu yapılıp yapılmadığını'' sordu.

Savcıya bu soruyu sorduğu için teşekkür eden Doğu Perinçek, şu ifadeleri kullandı:

''Ben hayatımda Türkiye Kürdistan'ı diye bir kelime kullanmadım. Herhalde bunları aktaran kaynak kendinden bazı şeyler de katmıştır. Ben her zaman, Türkiye'nin birliğinden yana oldum. Söylenenlerin büyük bir bölümü doğrudur. Biz halkın gönlünü kazanarak iradesi doğrultusunda bir çözümü savunduk. Yaklaşık 1 yıl kadar hatalı olarak federasyonu savunduk. Bu federasyonu birleştirip, daha ileri birliklere yönelik bir süreç ortaya çıkarmak istedik. Bunu da Atatürk'ten esinlenerek yaptık. Atatürk de İngilizler Kürtlere özerklik vermeyi vaat ettiklerinden, İngilizlerin vereceği özerkliği biz verelim, demişti. Bunun yanlış olduğunu daha sonra gördük ve 1995 yılında buna ilişkin bir öz eleştiri yayınladık.''

Perinçek, savcının okuduğu bütün konuşmaların toplanarak Diyarbakır'da hakkında dava açılarak yargılandığını ve beraat ettiğini söyledi.

Doğu Perinçek, beraat kararının gerekçesinde konuşmalarının bütünlüğüne bakıldığını, kastının birlik olduğunun ve siyasi öneri kapsamında bulunduğunun bildirildiğini anlattı.

-ABDULLAH ÖCALAN İLE GÖRÜŞME

Savcı Nihat Taşkın'ın, ''Deniz'' adı verilen gizli tanığın beyanlarını hatırlatarak, ''Abdullah Öcalan ile görüşmesini'' sorması üzerine Perinçek, beyanlarda geçtiği gibi askeri törenle karşılandığının doğru olduğunu belirtti.

Bunun sosyalist hareket içindeki ağırlığından olabileceğini, ancak başka şüpheleri bulunduğunu kaydeden Perinçek, askeri tören havasını bozmak için sırada duran kişilerin ellerini sıktığını ileri sürdü.

Perinçek, burada 10 gün değil, 2 gün kaldığını, Öcalan ile yemekleri birlikte yediğinin doğru olduğunu söyledi.

Abdullah Öcalan ile röportajının diğer röportajlardan farklı olduğunu savunan Perinçek, röportajın Milli Güvenlik Kurulu tarafından çoğaltılarak Güneydoğu Anadolu'da dağıtıldığını iddia etti.

Nihat Taşkın'ın, internete bakıldığında, Öcalan ile görüşmesine ilişkin fotoğrafların çıktığını hatırlatması üzerine Perinçek, ''Ben o fotoğraflarla en sonunda iktidar olacağım'' dedi.

Duruşma salonunda bulunanların bu sözü alkışlaması üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Şengün, alkışladığını gördüğü bir kişiyi dışarıya çıkartarak, ''Futbol sahası değil burası adabınızla oturacaksınız'' diye konuştu.

-PKK'NIN KURULUŞU İLE İLGİLİ İDDİALAR

Savcı Taşkın'ın, ''PKK'nın MİT tarafından kurulduğunu söylüyorsunuz, bunu neye dayandırıyorsunuz?'' sorusuna Doğu Perinçek, ''bunu PKK'nın 1980'lerde oynadığı role dayandırdığı'' karşılığını verdi.

Perinçek, ''PKK ilk bizi vurdu. Herhangi bir sol örgütün hedefi sol örgüt olamaz. Bu ancak gladyonun görevi olabilir. Sonra ne oldu o bölgede Atatürkçülük kalmadı. İlerici, solcu doğudan temizlendi. 1960'lı yıllarda oranın halkının çoğu solcuydu. Sol birleştiren bir unsurdur. Türkiye'de Kürt yurttaşların arasında solcular birlikten, sağcılar bölünmeden yanadır'' iddiasında bulundu.

Doğu Perinçek, Abdullah Öcalan'ın yargılandığı bir davada ceza almadığını, ancak aynı konumda olan başka kişilerin 7,5 yıl hapis aldığını, Öcalan'ın o dönemde anlaşma yaptığını ve örgütü kurduğunu ileri sürdü.

Savcı Nihat Taşkın'ın, Abdullah Öcalan'a yazdığı bir mektuba ilişkin soruları üzerine de Perinçek, partisinin hükümet olması halinde 5 dakika içinde Öcalan'ın kendisine önerilen politikaların hizmetine gireceğini savundu. Perinçek, mektubun yazıldığı dönemde Öcalan'ın PKK tarafından hain ilan edildiğini, ancak halk tarafından sahip çıkıldığını öne sürdü.

Savcı Taşkın'ın mektubun saygılı bir üslupla yazıldığını söylemesi üzerine Perinçek, ''Hangi saygı efendim. Bir kişiye küfrederek mektup yazılmaz ki'' dedi.

Perinçek, röportajı ve yazdığı mektup dışında Öcalan ile iletişiminin olmadığını ileri sürerek, ''Sizin bildiğiniz bir şey varsa delillerini mahkemeye sununuz'' diye konuştu.

Savcı Nihat Taşkın'ın, doğudaki mitinglerde kendisinden başka kimsenin Türk bayrağını bölgeye götüremediğini, buna ilişkin görüntüler izlettirdiğini hatırlatarak, ''Görüntülerde sizin partinizin bayrağı dışında bir bayrak görmedik. Bize tekrar gösterir misiniz?'' dedi.

Perinçek de o dönemde Türk bayrağının son mitinglerdeki kadar yoğun olmadığını, o görüntülerin kısa bir bölümünün izlettirildiğini belirterek, gerekirse bunları tespit edip yeniden getireceklerini söyledi.

Özel Harp Dairesine ilişkin bir soru üzerine de Perinçek, NATO'ya girilmesinin ardından TSK'nın içinde bir kontrgerilla örgütünün oluşturulduğunu, bunun 1971 ve 1980 darbelerini gerçekleştirdiğini iddia etti.

Perinçek, 1990 yılından sonra bazı değişiklikler yaşandığını ve TSK'nın ABD'ye karşı güvensizlik duyduğunu iddia ederek, Özel Harp Dairesinin adı lekelendiği için adının Özel Kuvvetler Komutanlığı olarak değiştirildiğini savundu.

Bunun ardından Özel Harp Dairesinin işlevinin emniyete kaydırıldığını öne süren Perinçek, gladyonun halen faaliyetlerini sürdürdüğünü, orada burada bulunan bombaların bunun göstergesi olduğunu, ileride bunların yalan olduğunun ortaya çakacağını iddia etti.

Perinçek, ''Susurluk'u araştıran kim varsa, bu davada sanık oldu. Demek ki bu dava Susurluk'un ortaya çıkmasını isteyen bir dava değil. Susurluk'u araştıranlara karşı bir davadır'' dedi.



Kaynak
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

İletigönderen Panzehir » Prş Oca 29, 2009 23:36

Ne dediğinin farkında olmayan, saçmalayan biri olarak gördüm yine. :) Kişiler yüzünden kurumlar zedelenemez. İlk önce bunu öğrensin de sonra cümle kurmaya çalışsın. Samimiyetten uzak, saçmalıklarla boğuşan biri.

Allah seni başımdan eksik etsin. Bazı gereksizler de şu operasyon ile kahraman yapılıyor ya enteresan. Hem bu opersayona hem de bu kahramancıklara karşıyım.

Gün gelir devran döner
Adımıza türküler söylenir bu şehirde!..
...
Kullanıcı küçük betizi
Panzehir
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi
 
İletiler: 3483
Kayıt: Pzr Şub 18, 2007 20:02

İletigönderen Türk-Kan » Prş Oca 29, 2009 23:46

.Mehmet., sacma buldugun cümleler hangileri? Hepimiz biliyoruz ki, Ugur MUMCU'da öldürüldügünde MIT-PKK-Öcalan iliskilerini arastiriyordu.
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

İletigönderen Çetin Taş » Prş Oca 29, 2009 23:53

Mehmet kardeşim.
Uğur Mumcu'nun bir sözünü sana hatırlatayım:
''Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz.''

Yazdıklarından,Doğu Perinçek konusunda yeteri kadar bilgi sahibi olmadığını anlıyorum.

Doğu Perinçek'in GEREKSİZ olduğuna yönelik ifaden de bu düşüncemin dayanak noktasıdır.

PKK'nın kuruluşunu incelediğin zaman yukarıda ifadesinde anlattıklarının doğru olduğunu görürsün.APOCULAR ilk olarak doğu ve Güneydoğu'da ki AYDINLIKÇI'ları öldürmüştür.O zaman PKK değil APOCULAR deniyordu.AYDINLIKÇI'lar da Doğu Perinçek ve arkadaşlarının temsil ettiği Atatürk Devrimleri'ne saygılı bir Sosyalizmi savunan kişilerdi.

Her dönemde sosyalist sol içinde VATAN-MİLLET-BAYRAK-MİLLİ MARŞ-ATATÜRK kavramlarına sahip çıkan en önemli iki gruptan biri olmuşlardır.İki büyük hataları olmuştur.Birisi Kıbrıs'a müdahalemize ilk başta karşı çıkmaları(ki daha sonra ki yıllarda öz eleştiri yapıp bu hatadan dönmüşlerdir),diğeri de Kürtler için federasyonu 1 yıl kadar savunmalarıdır(ve bu yanlıştan da yine hemen dönmüşlerdir).Bunun haricinde 40 yılı aşkjın zamandır görüşlerinde en ufak bir sapma olmamıştır.Aksine aradan geçen zamanda ATATÜRK olgusunu daha da çok sahiplenmişlerdir.

Anlı şanlı pek çok gazetenin ve gazetecinin kendilerine gelen 1. ve 2. MİT RAPORLARI'nı yayınlamaktan tırstıkları dönemde o ve arkadaşları bu raporları korkusuzca yayınlamışlardır.Bu raporlardan sonra da SUSURLUK kazası ile ortaya çıkan gerçekleri çok önceden yazmaları dahil olmak üzere pek çok konuda Türk insanını aydınlatma görevini fazlasıyla yerine getirmişlerdir.

Daha fazla uzatmayacağım.Çünkü b urada bahsettiğim her bir olayı ayrıca uzun uzun yazmam gerekmektedir.

Özetin özetinin özeti olduğu belli olan buradaki ifade metninde bahsedilen her konu ile ilgili Doğu Perinçek'in yayınlanmış kitaplarında da,AYDINLIK dergisinde de bir çok ayrıntılı açıklama vardır.Yukarıda ki ifade özeti benim okuduklarımın tamamı ile uyuşuyor.
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen Panzehir » Cum Oca 30, 2009 0:58

Öncelikle belirtmeliyimki ben artık bu yaşananlardan çok sıkıldım,daraldım ve bunaldım. Tamamdır, ortak noktamızdır, AKP'nin ve mandacılığın, BOP'un, yalama medyanın, antenlektüellerin karşısındayız, eleştiririz, öyle veya böyle tam bağımsızlıktan bahsederiz.

Çetin abi, sen özetlemişsin ya olayı hani ben de uzatmak niyetinde değilim.

Çetin abi ve Türkan abla; benim fikrime göre hiç bir kurum, başındaki kişi veya kişiler yüzünden zan altında bırakılamaz, bırakılmamalı. Örneğin, şuanda hükmedemeyen ve bakamayanların oluğturduğu kurulda yer alanlardan hazetmiyorum ama onlar yüzünden o koltuğu / makamı zan altında bırakmıyorum. Denildiği gibi MİT'in içerisinde yer alan çıkarçı işbirlikçiler elbet vardır ve bundan sonra da muhtemelen olacaktır ama ben bu yüzden MİT'i, o kurumu zan altında bırakmam.

Eğer Uğur Mumcu'da direk olarak kurumu baz alıyorsa ona da karşı olurum. Kurumlar kalıcıdır, gelenler gidicidir.

Saçmalıktan kastım da bu ana fikre karşı kurulmuş olan cümlelerden ibarettir.

Zamanında sağcı olan da solcu olan da bu ülkenin birliğinden yana olmak istemişlerdir kendi açılarından ama çoğu zaman kullanılmışlardır. Zaman sağ ve sol zamanı değildir. Zaman, birlik, dirlik ve tam bağımsız Türkiye hedefinde ortak bir görüşte yer almaktır. Ancak, ben bu davada, samimi bulduklarımın yanında olurum.

Saygılar, selamlar.

Gün gelir devran döner
Adımıza türküler söylenir bu şehirde!..
...
Kullanıcı küçük betizi
Panzehir
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi
 
İletiler: 3483
Kayıt: Pzr Şub 18, 2007 20:02

İletigönderen Türk-Kan » Cum Oca 30, 2009 2:04

.Mehmet., CIA elemanlarinin Bakanliga gelen giden tüm sifreli belgeleri Icisleri Bakanliginda bir odada inceledigi bir Türkiye'den bahsediyoruz. MIT ajani Kaynak'in 9 Mart'i desifre edip, 12 Mart ABD darbesine zemin hazirladigi, 1980 darbesinde CIA'nin ABD Baskani'na "our boys did it" diye rapor verdigi bir Türkiye'den. Elbette bu kurumlar icinde vatan ugruna calisanlari tenzih ediyoruz.

Zaman sağ ve sol zamanı değildir. Zaman, birlik, dirlik ve tam bağımsız Türkiye hedefinde ortak bir görüşte yer almaktır.

Hemfikiriz. Zaten o bahsettigin sey bence kalmamistir. Erol Manisali'nin sözleri ile cevap vereyim: "İşbirlikçi Değilse, Herkes Biraz Ulusalcıdır" (Ulusalci tabirine takilanlar icin, bakiniz: :arrow: http://www.guncelmeydan.com/forum/isbirlikci-degilse-herkes-biraz-ulusalcidir-vt18455.html)
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56


Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x