Dr.Noyan UMRUK Yazdı: "BAK! BENİ İYİ DİNLE CUCUK..."

Dr.Noyan UMRUK Yazdı: "BAK! BENİ İYİ DİNLE CUCUK..."

İletigönderen Noyan Umruk » Pzr Eyl 02, 2012 12:58

“Bak! Beni İyi Dinle Cucuk…” :olmaz: LÜTFEN! Git: YouTubeVideoyu oynat
http://www.youtube.com/watch?v=QcO7ZHSXn54


Dr. Noyan UMRUK

Hazret’in midesi rahatsız…Kin kusa kusa helak oldu; ama kusması kesilemiyor bir türlü…
Eline bir not mu sıkıştırdı çok bilmiş danışmanları, birden halecana kapılıp doğaçlama mı yaptı; yoksa, alıcı akbabalar mı “sufle” etti? Bilinmez .

“…Neyi Ördünüz?”

“Bak şimdi otur beni iyi dinle, ‘cucuk’(Gazi’nin telaffuzu). Senin “neyi ördünüz” dediğin Cumhuriyetin ilk 15 yılının, ulusal kalkınma’nın altın çağı olduğunu sana hiç söylemediler mi ? Üstelik, biz, bu altın çağı Osmanlı’nın borçlarını öderken, borca, harca girmeden yaşattık ülkeye,cucuk. Büyüme hızımız, 1923-1938 arasında ortalama yüzde 10, sanayileşme ise yüzde 19 dünya rekoru ile Japonya'nın önünde idi.

Haraç mezat sata sata bitiremediğin Etibanklar,Sümerbanklar, yurdun her köşesindeki çimento, şeker, un fabrikalarını milletle birlikte kanımızla, canımızla, tırnaklarımızla yaptık, cucuk…

Yurdu demir ağlarla örmek bizim idealimizdi, cucuk… Bu işi bilen tek kişi vardı ülkede. Demiryol kumandanı Behiç(Erkin) Bey. Bu yakın arkadaşımı Demiryolları Kurucu Genel Müdürü yaptık. Lojistik bir mucize yaratarak, Kurtuluş Destanımızın sayısız mimarlarından biri de, “O” oldu… Eskişehir’de raylar arasındaki kabrinin yanından geçerken trenler yavaşlayarak sirenleri ile onu selamlarlardı, cucuk…

10.yıl marşı hazırlanıp bana sunulduğunda bir mısra’ını değiştirdim. "Yurdun her bir tepesinde dumanlar tütüyor" yerine"Demir ağlarla ördük ana yurdu dört baştan"ı yazıp, "Sizin emeğinizin karşılığı olarak bu mısra’ı değiştirdim" demem, eminim ona en büyük armağan olmuştu. Bizim emeğe saygımız böyleydi, cucuk…

Cumhuriyeti ilan ettiğimizde, misak-ı milli sınırı içinde 4 bin 559 kilometre demiryolu vardı, cucuk. Bunlar da Almanlarındı; ama İngiliz-Fransızlar işletiyordu. İşletme dili Fransızcaydı. Meslek, Türklere kapalıydı. Biz bunu Haydarpaşa ve İzmir limanlarıyla birlikte satın aldık, millileştirdik, cucuk…

Sakarya Savaşı başlamadan önce ağır toplar Kars'tan Afyon'a 3 ayda getirilebiliyor; Elazığ'dan kırık bir uçak, Ankara'ya ancak 2 ayda ulaştırılabiliyordu. Çünkü doğuya da, güneye de demiryolu yoktu. Doğu ve güneydoğu yok sayılmıştı.

Demiryolcu yetiştirmek için okul kurduk. Demiryolu, Ankara ve Ulukışla'da sona eriyordu. 1927'de Kayseri, 1930'da Sivas, 1931'de Malatya, 1933'de Niğde, 1934'te Elazığ, 1935'te Diyarbakır, 1939'da Erzurum'a ulaştık. Demiryolunun her ulaştığı şehir bayram ediyordu. Demiryollarımız Tatvan'a, Kurtalan'a, Nusaybin'e ulaştı. 1940 yılına varıldığında, mevcuda ilave 3208 km. yeni demiryolu yaptık. Anadolu gerçekten demir ağlarla örüldü. Ülke bütünlüğü sağlandı. Türkleri Anadolu'dan kovmak isteyenlere karşı cumhuriyetin temelinin harcını demirden attık, cucuk.

. 1920’de Eskişehir’i kurtarıp, “Cer Atölyeleri”ni, İngilizlerin elinden aldık. Kurtuluş’un, İngilizlerce sökülüp, imha edilen onbeşlik toplarının kamaları ve raylar orada yapıldı. 1925’e gelindiğinde, vagon ve özellikle lokomotif montajı yapacak 'montajhane', buharlı lokomotifler için kazan üretecek 'kazanhane', dişli ve tekerlek üretimi için 'çarkhane', köprü, makas, kantar, yol güvenliği için araç gereç üretecek atölyeler faaliyete başladı. 1961 yılına gelindiğinde, 27 Mayısçılar Türk işçi ve mühendislerinin şeref anıtı bu fabrikada 1915 beygir gücünde, 97 ton ağırlığında, 70 km/saat hız yapabilen ilk Türk buharlı lokomotifi, Karakurt'u yaptılar.”Cer” kuvvet demektir, cucuk. Buraları “Cumhuriyetin Kuvvet Üssü” yaptık. Cer atölyeleri, işçi sendikasının kurulduğu ilk işletmelerdendi, aynı zamanda…

Böylece demiryolları milletin oldu. Demiryolundan söz edilirken, gözleri yaşarırdı, demiryolcuların…

Zonguldak'ta çıkarılan kömürü, Karabük'te kurulan demir-çelik tesisleri ile kucaklaştırdık, cucuk…

Biz bütün bunları, sonradan adımı vererek beni çok mutlu ettikleri koca baraj gibi kendi paramız, mühendisimiz, işçimizle becerdik, yabancılarla değil, cucuk…Sizler, yıllarca Marshall yardımı ile oyalanıp, İMF programlarıyla haraç mezat özelleştirmeler yapıp, mirasımızı yiyip, bitirmiş olduğunuzdan, şimdi, hızlı tren işine giriştiğinizde, Türkiye'nin ilk hızlı trenini İspanyol’lara sipariş etmekten başka çare bulamıyorsunuz, ne yazık ki…


Bizlerle yarışmaya kalkma cucuk!

Yapacağın işleri adam gibi yap! İlgilileri, bilgilileri planlı, programlı bir ekip olarak çalıştır! Biz bu işleri planlı yaptık, cucuk. Danışmanların sana “1nci 5 yıllık Sanayi Planı”nı okusunlar. Ülkenin bilgi, emek, moral birikimleri, heyecanı nasıl harekete geçirilir, öğren! İlla da hemen hızlı tren yapacağım diye, acele ettirerek, sana yaranmaya zorlama onları! Pamukova’da olduğu gibi onlarca insanı öldürtme! Lakin, öğütlerimden nasibini alabilmen için, artık, vakit çok geç…Bari, iş işten geçmeden, işi, beni anlayanlara bırakabilsen…

Daha sana anlatacak çok şeyim var ama, yerim kalmadı, cucuk…Söyle o çok bilmiş danışmanlarına, neyi, nasıl, niçin yaptığımızı iyice bir çalışıp, sana anlatıversinler…Belki, utanırsın…”

AYDINLIK G., 02.09.2012
Kullanıcı küçük betizi
Noyan Umruk
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 1067
Kayıt: Pzr Mar 08, 2009 13:39

Şu dizine dön: Dr. Noyan UMRUK

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x