Dünya kaynıyor. Bir yandan Nato genişlemesi diğer yandan Ukrayna Rus savaşı. İç gündemde yolunda gidemeyen ekonomi ve batık Türkiye. En son dün dünyada Wagner birlikleri Moskova’ya doğru yürüyüşe geçtiler haberi çıktı. İnsanın aklına geliyor. Rusya’da iç savaş mı başladı.

Kimdir bu Wagner? Wagner paramiliter bir örgüttür. Rusyada başlangıçta birkaç bin kişiden oluşan Wagner günümüzde kimi açıklamalarda 25bin kişi kimi açıklamalarda 50 bin kişiye erişmiş paralı askerlerden oluşmuş başında prigoshin adında bir oligarkın olduğu çoğunluğu içerden(hapisten) çıkartılmış 4-5 bin dolar maaş alan kişilerden oluşmuş bir oluşum. Süreç içerinde haddinden fazla kuvvetlenmiş dünya coğrafyasının birçok kısmında faaliyette olan Black Water benzeri bir örgüt.
Rus Savunma bakanı ve içişleri bakanı ile olan sürtüşmeler neticesinde Ukrayna’dan çekilip bugün Moskova’ya yürüyebilecek çapa gelmiş bir oluşum. Hesaba katılmayan şey ise Putin’in geleneksel devlet geleneğinden gelmiş olan eski bir Kgb ajanı olması ve yapacağı şeyleri hiçbir şekilde deşifre etmemesidir. Prigoshin’in sonu ölümdür ve Wagner imha edilecektir. Çünkü Putin’in de dediği gibi işlenen suç devlete ihanettir. Prigoshin’in elindeki kısıtlı çapaçul güçlerden oluşmuş bir yığın, karşısındaki ise köklü düzenli bir ordu. Bir yılı aşkın süredir devam eden Ukrayna savaşının ortasında bu olayı nasıl okumak gerekir.
Prigoshin kendini dev aynasında gören bir narsist midir? Kendini fazlaca önemli mi görmüştür. Bir güç zehirlenmesi mi yaşamaktadır. Batı ile ne tür pazarlıklar yapmış ne ödünler almıştır.
Wagner’in Rostovdan Moskova’ya gidişinde olayı dışardan görenler Moskova’ya kadar her yeri alarak gidiyor zannediyorlar. Halbuki M4 karayolu (5 No’lu Otoyol) yerleşim yerlerine girmeden şehirlerin dışından Moskova’ya kadar gitmektedir. Uzunluğu bu karayolunun Bin kilometreden biraz fazladır.
Bu yüzden rahat rahat şimdilik ilerlemekteler.
Cumhuriyet kurulurken ve kurulduktan sonra Türkiye’de de iç ayaklanmalar karışıklar çıkartılmamış mıydı. Bir yandan emperyaller ile savaş yüzünden yanmış yıkılmış bitap bir ülke. Diğer yandan şeriat isteyen emperyallerin himayesindeki çeşitli gruplar. (Çerkez Ethem, Koçgiri, Pontus, Menemen, Ağrı , Mutki, Şeyh Sait ayaklanması v.b) Benzeri olaylar şu an Rusya’da tertip edilmektedir.
Ukrayna büyük savaşta ve sonrasında Nazi etkisinde kalmış şövenist bir ülkedir. Nato havucu ile Rusya’dan temelli ayrılmak ve sırtını batıya dayamak ve batının ileri karakolu olmak istemiş akâbinde savaşa girmiştir.
Ancak o güvendikleri batı onları açlığa sefilliğe ve kaosa itmiştir.
Bu Wagnerci oligark da bugün bu coğrafyayı zayıf düşürmek kolay lokma haline getirmek adına harekete geçmiştir.
Gelişen süreçte denetimden çıkmış silahlı paramiliter gücün akıbetini hep birlikte göreceğiz.
Şu an görünmeyen Putin’in bir plan dahilinde bunları kendi iç bölgesine toplu olarak çekip bir anda imha etme stratejisidir. Düzenli ordu karşısında (Rus Ordusu bir milyon kişidir) para ile savaşan güçlerin hiçbir şansı yoktur ve her an saf değiştirebilirler.

Gelelim Hafize Gaye Erkan’a ilk adı 8’ci Cumhurbaşkanı Özal’ın annesinden geliyor. Merkez Bankasının en genç ve ilk kadın başkanı. Kendisi iktisat veya işletme kökenli değil Boğaziçi Endüstri Mühendisliğinden mezun. Finans ile ilgili yapı taşlarını ABD’de master yaparak özgeçmişine ekledi. Tamam boş bir kişi değil ama ABD’deki First Republic Bank Ceo’su olduğu dönemde yatırımcılarını yanlış bilgilere yöneltip sonra da yanlış kararlar ile bankanın iflas etmesi üstüne hafize’nin 10 milyon dolar tazminat alarak bankadan ayrılması muhteşem bir kara leke mi muhteşem bir başarı mı. Özgeçmişinde birçok uzmanlığı olduğu görülüyor. Erkan’ın Merkez bankasının başına getirilmesi Katar ve İngiltere’nin isteği ile olmuş. Erkanın Cv’sinde gözden kaçan bir satır da şu; Katar kraliçesi Moza’nın trilyonluk fonunun yöneticisi olması. Yani bu şu anlama mı geliyor; Erkan ileriki günlerde Katar’ın ülkemize vereceği çeşitli borçları denetleyecek bir kayyum olarak mı gönderildi.
Sürekli yerli ve milli vurgusu yapan Akp yurtdışından ithal ekonomist neden getiriyor?
Yoksa Türkiye Manda yönetimine girdi de haberimiz mi yok.
En son MB guvarnörleri iç yapıdan kendini ispatlamış kişilerden oluşurdu.
Artık MB iç yapıdan başkan çıkartamıyor mu?
Başkanlar hep atama ile mi gelecek? O zaman MB bağımsız diyebilir miyiz.

Küresel sermaye ülkenin su başlarına kendi güvendiği adamlarını getiriyor sebebi kendi verdiklerinin geri ödemesini sağlama almak ve ülkeyi daha fazla sağabilmek. Olayı bir Türk kızının başarısı olarak değil geri palanında neler olduğunu görebilmek adına inceleyin.
Hiç bir şey göründüğü gibi değildir…

Zafer ATUN
25/06/2023