Dünyanın en eski bayramı: Nevruz

Genel & Güncel Konular

Dünyanın en eski bayramı: Nevruz

İletigönderen Türk-Kan » Sal Mar 20, 2007 11:44

Dünyanın en eski bayramı: Nevruz

Dünyanın en eski bayramı Nevruz, Türk dünyasında Göktürkler’in Ergenekon’dan çıkışı ve 12 hayvanlı Türk takviminde yeni yılın başlangıcı olarak 5 bin yıldan bugüne kutlanıyor.

Kimi topluluklar, bu günü Tanrı’nın dünyayı yarattığı gün, kimileri Nuh Peygamber’in yere ilk ayak bastığı gün, kimileri ise ilk insanın yaratıldığı gün olarak kutlarken, gece ile gündüzün eşit olduğu bu gün, bir bahar müjdecisi kabul ediliyor.

Farsça “yeni gün” anlamına gelen Nevruz, dünyadaki çeşitli Türk topluluklarında “Noruz”, “Navrız”, “Ergenekon”, “Bozkurt”, “Çağan”, “Mart Dokuzu”, “Sultan Nevruz”, “Mart Bozumu” gibi adlarla anılıyor. Yüzyıllardır bu bayramı titizlikle muhafaza eden Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan, Afganistan ve Tacikistan, resmi tatil ilan ettikleri Nevruz’u, bir “milli bayram” olarak her yıl kutluyor.


COŞKUYLA KUTLANIYOR

Bütün Türk dünyasının coşku içinde kutladığı, gönüllerin geleceğe yönelik neşe, sevinç ve ümitle dolduğu bu özel günde, kederli olmak en büyük ayıp ve suç sayılıyor.

Kutlama törenlerinde bölgelere göre çok farklı oyunlar oynanırken, bu güne özel bazı yemekler pişiriliyor ve eğlenceler düzenleniyor. Topluca yenilen Nevruz yemeğinden sonra insanlar birbirlerinin yeni yılını kutluyor ve mezar ziyaretleri yapılıyor.

Bu günde dargınlar barıştırılırken, parçalanmak üzere olan aileler mahallenin ileri gelenleri tarafından barıştırılıyor. Fakirlere, kimsesizlere ve yaşlılara maddi ve manevi yardım eli uzatılıyor. Gençler, yakılan Nevruz ateşinin üzerinden atlıyorlar.


“ERGENEKON’DAN ÇIKIŞ”

Türk dünyasındaki yaygın inanışa göre, Nevruz, Göktürkler’in Ergenekon’dan çıkışı ve istiklalini kazandığı gün olarak kabul ediliyor.

Ebulgazi Bahadır Han’ın ölümsüz eseri “Secere-i Türk”te, Ergenekon menkıbesinde 400 yıl dört tarafı yüksek dağlarla çevrili bir vadide kalan Türk’ün, buradan baharın başladığı gün çıkarak, ata yurduna döndüğü ve hürriyetini, istiklalini kazandığı, dosta, düşmana Türk’ün varolduğunu tekrar duyurduğu bildiriliyor.

Bu nedenle, 21 Mart, bütün Türk dünyasında istiklalin kazanıldığı kurtuluş günü olarak kutlanıyor. Özellikle Orta Asya Türkleri, Nevruz Bayramı’nda yapılan toplantılarda Ergenekon Destanı’nı okuyarak, yeni nesillere de bu günün önemini anlatıyor. Türk dünyasındaki diğer inanışa göre, 12 hayvanlı Türk takviminin başlangıcı olarak kabul edilen 21 Martta, doğanın yeniden canlanması, bolluk ve bereketin habercisi baharın gelişi kutlanıyor. Bu günlerde ortaya çıkan kardelen çiçeğine ise “Nevruz Çiçeği” deniliyor. Bu günde doğan çocuklara göbek adı olarak “Nevruz” konuluyor.


YÖRELERDE NEVRUZ

Türkiye ve Türk kültürünün yayıldığı coğrafyalarda Nevruz Bayramı, ilginç adetlerle kutlanıyor. Bu adetlerden bazıları şöyle:

Mersin-Silifke bölgesindeki Toros Türkmenleri’nde “Mart İpliği” adıyla bilinen Nevruz’da ağaçlara bez bağlanıyor ve Nevruz günü yaylalara çıkılıyor. Yayla evlerinde bulunanlar gelen misafirleri evlerinde ağırlıyor, gelen grup silah atarak gelişini bildirirken, yayladakilerin başkanı da buna bir el ateş ederek cevap veriyor. Daha sonra karşılıklı silahlar atılıyor ve birbirlerine “Nevruz’unuz kutlu, dölünüz hayırlı ve bereketli olsun” temennisinde bulunuluyor. O yıl 20 kuzu veya oğlağı olan sürü sahibi bir kurban kesiyor ve orada pişirilerek yeniliyor.

Tahtacı Türkmenleri’nde Nevruz, “Sultan Nevruz” adıyla anılıyor. Eski Mart ayının 9. günü kutlanarak yaylalara çıkılıyor. Bununla ilgili olarak, halk arasında “Mart dokuzundan sonra dağlar misafir alır” deniliyor.

Gaziantep ve çevresinde 22 Mart gününe “Sultan Navruz” adı veriliyor. Halk arasındaki inanca göre, Sultan Navruz güzel bir kızdır ve 21 Martı 22 Marta bağlayan gece batıdan doğuya doğru göç eder, bir başka inanca göre ise kuş kılığında uçan bir derviştir. Nevruz gecesi Sultan Navruz’un geçtiği saatte uyanık olanların bütün dileklerinin gerçekleşeceğine inanılıyor.

Malatya’nın bazı köylerinde halk Nevruz’u “Kış Bitti Bayramı” olarak kutluyor.

Ağrı ve çevresinde o gece gençler bir dilek tutarak kapıları dinleyip içerideki konuşmaları yorumlayarak niyetlerinin tutup tutmayacağını anlamaya çalışıyor. Bir başka uygulama, bekar bir delikanlı o akşam “tuzlu gılik” denilen tuzlu hamurdan yapılmış bir çöreğin yarısını yiyor ve su içmeden yatıyor ve rüyasında kendisine su veren kızla evleneceğine inanılıyor. Ertesi gün çöreğin diğer yarısını evin damına veya bacasına bırakıyor. Gelen bir karga çöreği kapıp hangi evin damında yerse o evin kızıyla evleneceğine, karga hiç bir evin damına konmayıp uzaklaşırsa uzaklardan biriyle evleneceğine inanılıyor.

Giresun’da “Mart Bozumu” adıyla kutlanan Nevruz’da çevredeki akarsulardan su getirilip hayvanların üzerine serpiliyor.

Edirne’de eski hasırlar yakılıp “mart içeri, pire dışarı” diyerek üzerinden atlanıyor.


SOFRAYA “S” İLE BAŞLAYAN YİYECEKLER

Özbekistan’da Nevruz sabahı yeni elbiselerini giyen halk, hazırladıkları halim, sümelek, samsa, çorba, pilav gibi yiyecekleri alıp kırlara çıkıyor. Sofralara “s” ile başlayan yedi yiyecek konuluyor.

Türkmenistan’da hazırlıklarına bir hafta önceden başlanan Nevruz’da yeni yılı yeni elbiselerle karşılama adeti bulunuyor. Nevruz gününde ne kadar çok yiyecek hazırlanırsa yeni yılın da o kadar bereketli geçeceğine inanılıyor.

Kazakistan’da her evin sofrasında ak olan yiyecekler, yeşillikler ve kırmızı et yemekleri bulunduruluyor. Nevruz’a özgü yemek “Nevruz koje” hazırlanıyor.

Kırgızistan’da bahara giriş bayramı olarak kutlanan Nevruz’da açık renk elbiseler giyiliyor.

Azerbaycan’da niyet tutanlar akşamları “kulak pustu”ya çıkıyor. Niyet tutup kapıyı dinliyor, eğer bu evden kötü söz gelirse niyetlerinin kabul olmayacağına, iyi söz gelirse kabul olacağına inanılıyor.

Kaynak
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

İletigönderen Hasta » Sal Mar 20, 2007 11:54

Türk-Kan, teşekkürler...İlginç adetler...
Kullanıcı küçük betizi
Hasta
Satılmıştır
 
İletiler: 1
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 14:52

İletigönderen iso » Sal Mar 20, 2007 13:35

Türk-Kan bilgi icin saol, vay be, neler bilmiyormusuz
ResimResim
Kullanıcı küçük betizi
iso
Üye
Üye
 
İletiler: 434
Kayıt: Pzr Mar 04, 2007 23:38

İletigönderen HunTürK » Sal Mar 20, 2007 19:35

ya bu nevruz neden kürt bayramı olarak biliniyor anlamış değilim özellikle kürtlere diyorum abi nevruz Türk bayramıdır adam diyor yok kürt bayramıdır abi Nevruz sadece Türkiyede kutlanmıyor Nevruz tüm orta Asyada oğuz soylu insanlar tarafından kutlanıyor diyorum oda diyor yok nevruz kürt bayramı diyor ya kürtler eğer nevruzu bin yıldır kutluyorlarsa bu demektirki kürtlerle bizim geçmişimiz aynı demektir
"Türküz,Türkçüyüz,Atatürkçüyüz"
Kullanıcı küçük betizi
HunTürK
Üye
Üye
 
İletiler: 134
Kayıt: Pzr Şub 25, 2007 19:49

İletigönderen shadow39 » Sal Mar 20, 2007 19:40

nevruz afrikada bile kutlaniyor
Dağda üç Beş domuz Sürüsü
Tutturmuş Bir kürdistan Türküsü
Eline Almış Bayrak Diye Bir Masa örtüsü
Satsan Beş Para Etmez Ne Dirisi Ne De ölüsü
Soyu Soysuz Olan Sensin Toprak Senin Neyine
İte itlik Yapıp Kafa Tutma Beyine
Anlasa Dediğimi Sokaktaki Köpek Ağlar Haline
Duy Ulan Soysuz
Ne Mutlu TÜRK'üm Diyene!!!
....
Bu da can d..... efendiye olsun. belgeselci.
"Siz Mustafa demeye devam edin, biz de Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk"

Resim
Kullanıcı küçük betizi
shadow39
Üye
Üye
 
İletiler: 2230
Kayıt: Cmt Mar 03, 2007 20:27


Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 2 konuk

x