EMANETE HIYANET

EMANETE HIYANET

İletigönderen Habip Hamza Erdem » Pzr Haz 09, 2013 10:54

EMANETE HIYANET
Dr Recep “Emaneti veren millettir onu alacak olan da sadece millettir. Millet dışında kimse bu emanete el uzatamaz” demiș.
Ne kadar gūzel!
Kendisinin bir ‘emanetçi’ olduğunu anlamıș demek ki.
Ancak “Sandık dışında hiç kimse bu emanete kast edemez. On buçuk yıl geçti. Bu emaneti kutsal bildik, koruduk ve korumaya devam edeceğiz.” diye devam etmiș.
Pekiyi on buçuk yıl önce kendisine verilen ‘emanet’ ile bugūn elinde tuttuğu ‘emanet’ aynı mıdır?
Kendisinden önce hangi bașbakan, ‘benim bakanım, benim valim, benim bilmem neyim’ demiștir?
Kendisinden önce 50 kūsur bașbakan geçmiștir.
Bu cumhuriyeti kuranlar bile ‘sayın bakan, sayın vali’ deme inceliğini göstermișlerdir.
Bir Turgut Ȫzal ‘benim memurum’ demiști; bir de ‘Kūçūk Turgut’a kadar alçalmıștı.
Dr Recep ise ‘benim bakanım, valim falan derken, sözū edilen bakan, vali ya da her kim ise, ‘onun bilmem neyi’ olduklarını içlerine sindirebilmektedirler.
Onlar ‘Cumhuriyet Hūkûmeti’nin bakanı, valisi olmadıklarını kabullenmektedirler.
Bir Zekeriya Ȫz vardı örneğin.
Onun ‘Cumhuriyet Savcısı’ olduğunu ileri sūrmenin olanağı var mıydı?
Silivri’de Hasdal’da, ya da ‘Ȫzel Gūvenlik Mahkemeleri’nden herhangi birinde görev yapan savcı ya da yargıçların ‘Cumhuriyet’in savcı ve yargıçları oldukları söylenebilir mi?
Onlar da Dr Recep’indirler.
Dr Recep’in ‘malı’.
‘Mal’ değilse bile, her ne ise o.
Bilmem ne?
Demek ki ortada ‘emanet’ diye bir șey kalmamıștır.
Dr Recep ‘emanet’i zimmetine geçirmiștir.
‘Emanete hıyanet’ etmiștir de denilebilir.
Polisi, jandarması ve askeriyle tūm ‘kutsal emanet’lerin yerinde yeller esmektedir.
Daha da önemlisi, bir bașbakana o ūlke halkının tūmūnūn canı ve malı ‘emanet’ edilmektedir.
‘Kutsal’ olan o tahta ya da plastik ‘sandık’lar değil, o halkın ‘namus’udur.
Ancak Dr Recep bu halkı ‘biz ve onlar’ diye tam da ortadan ikiye bölmūștūr.
‘Emanete hıyanet’in būyūğū de buradadır.
Bu Cumhuriyet’i kuranlar ‘Cumhuriyet Fazilettir’ demișlerdi.
Yani ‘Erdem’.
Taa Platon’un Cumhuriyetinden buyana ‘Erdem’, Cumhuriyet idealinin merkezinde yer almaktadır.
Tūm insanlık tarihi boyunca da, ‘yönetme sanatı’nı tanımlamak anlamında kullanılagemekte idi ‘erdem’.
Fransız Devrimi ile birlikte, Robespierre ile birlikte de denilebilir, erdem ūlke insanlarını biribirinden ayıran, ayrımcı ve yönetilecek insanları sūrū gibi gören kral ve tiranların yönetim anlayıșı ile yöneticiler ile yönetilenlerin acı ve mutluluğunu paylașan bir yönetim anlayıșı olarak tanımlandı.
Dr Recep hūkûmetlerinde son onbuçuk yılda bu ‘erdem’ kavramından bir eser gördūnūz mū ?
Tersine, dr Recep hūkûmetleri, sözcūğūn tam anlamıyla Cumhuriyet idealinin yıkılması ve ‘halk yönetimi’nin gaspı olarak sūregelmiștir.
‘Gezi olayları’ da halkın Dr Recep hūkûmetini ‘uyarı’ eyleminden ‘emaneti geri alma’ hareketine dönūșmūș bulunmaktadır.
Gasp edilen haklarını geri alma hareketi de denilebilir.
Ya sandığı getirip ortaya kuracak ya da sandık kafasına geçirilecektir.
Sandık erdemli yöneticiler içindir çūnkū.
Tiranların da kafasına geçilirilir.
Tarih böyle yazıyor.
Habip Hamza Erdem
Kullanıcı küçük betizi
Habip Hamza Erdem
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 1680
Kayıt: Cum Haz 26, 2009 20:01

Şu dizine dön: Habip Hamza ERDEM

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x