Erdoğan kurtuluşu Askere yaslanmakta buldu

Erdoğan kurtuluşu Askere yaslanmakta buldu

İletigönderen Erkan Güçiz » Prş Ara 31, 2015 22:31

John Hopkins Üniversitesiyle ilişkili Orta Asya-Kafkaslar Enstitüsü ve İpek Yolu Araştırmaları Programı, Türk siyasetine yön veren olayları “fal bakarak” önceden haber veren bir kuruluş; dikkatle dinlenmeleri lâzım.

Deniz Baykal’ın 10 Mayıs 2010’da CHP Genel Başkanlığından istifa edeceği ve yerine Kılıçdaroğlu'nun geleceği haberini 2008 Ekim ayında verdi bunlar. Olaydan tam 18 ay önce çıkan o yazıda imzası olan Karaveli’nin 11 Eylül 2015’de The New York Times’da çıkan son yazısı aşağıda.

Yazının can alıcı noktası son paragrafta:
Bugünden sonra Türk Cumhurbaşkanı silahlı kuvvetlere borçlu kalacak. Asker, onun bu bağımlığını gittikçe daha fazla alet ederek gücünü kullanacak ve kendi siyasetini zorla kabul ettirecek. Erdoğan’la asker arasındaki bu üstü örtülü anlaşmaya bakılırsa Türk demokrasinin geleceği umutsuz.

Erdoğan’ın, Genelkurmay Başkanlığına atanmasından az önce “Çuvalcı ABD Generali” tarafından Washington’da boynuna “NİŞAN” takılan Hulusi Akar’a ne kadar yaslanabileceğini de zaman gösterecek.

“Türkiye’de Asker Hükümran

Pek çok yorumcu Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın PKK ile yeniden savaş başlatmasını 7 Haziran genel seçimlerinin sonuçlarını geçersizleştirme amacına bağladılar. İktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi AKP, Kürt yanlısı Halkların Demokratik Partisi HDP’nin sandıklardaki başarısı yüzünden mecliste çoğunluğu kaybetti.

28 Temmuz’da Erdoğan Kürt liderlerle görüşmeleri kesti; ulusal televizyonda, “Barış Sürecine devam etmek imkânsız” diye ilan etti. Hükümetle terör organları arasındaki görüşmelerin sona erdiğinin üstüne, ayrılıkçı Kürt hareketine karşı uzun nefesli bir savaşa girildiğini söyledi.

Türkiye’nin Kürtlere karşı savaşının Erdoğan’dan kaynaklandığı görüşü yanlış. Kürt militanlara karşı saldırılara yeniden başlaması Türk cumhurbaşkanı için büyük bir yenilgi; aslında Erdoğan, siyasi kontrolü Türk ordusuna devretmiş oldu.

Erdoğan’ın sorunu, o can attığı mutlak gücü, siyasi rakibi Kürt HDP’yi yok etmeden elde edememesi idi. Mutlak güce ulaşmanın tek yolu ordunun yardımıyla Kürt bölgesinde olağanüstü hal gibi bir durum uygulamak idi. Kısa dönemde bu düzen işlese bile bu cumhurbaşkanı için sonu felaketle bitecek bir zafer bu.

Her şeye rağmen devam eden savaş Erdoğan’ın bu iki büyük başarısını silecek. Erdoğan, Türkiye’de demokrasiyi savunanlar tarafından orduyu hizaya getirdiği için göklere çıkarılmıştı. Aynı zamanda, ülkeye barış getiren Türk lideri olma yolundaydı.

Yalnız bu iki mirasını kurban etmekle kalmadı; eski düşmanları, generallere muhtaç duruma getirdi kendini. Kürtlere karşı savaş, aşırı milliyetçiliğiyle birlikte ordunun yeniden güçlenmesini pekiştirecek ve Erdoğan’la asker arsındaki ilişkiyi tersine çevirecek.

Cumhurbaşkanı otoritesini sağlama bağlamak için orduyu yardıma çağırmakla gücü orduya geri vermiş oldu. Bu hafta Cumhurbaşkanı, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun 81 il valisine gönderdiği, ülke çapında terörle mücadelenin valiliklerden alınıp askere devredilmesi kararnamesini imzaladı.

Türk ordusunun güçlenmesi yalnız etki sahasında değil. Kitaba göre, Kürt militanlarla savaşta emirler hükümetten gelir. Ama aslında, siyaseten ve ideoloji olarak komuta zinciri tersine işliyor; Kürtlerle barış sürecini ortadan kaldırarak hükümet ordunun isteklerini yerine getirmiş oluyor.

Ordunun üst kademeleri, 2009’dan beri AKP’nin Kürt militanlarla aralıklı barış görüşmelerinden devamlı rahatsız idi. Bir sözde askeri darbe iddiasıyla 2012’de yığınla subayı hapse göndererek Erdoğan orduyu hizaya getirmişti. Ordunun başındakiler bu moral bozukluğunu yaşarken Cumhurbaşkanı onların isteklerini hiçe sayabiliyordu.

Erdoğan’ın eski müttefikleriyle -1999’dan beri Pennsylvania’da sürgüne yaşayan Fethullah Gülen taraftarları- aralarında 2013’de çıkan güç paylaşma kavgası işleri değiştirdi. Yeni müttefiki olarak orduya ihtiyacı olan Erdoğan ve çevresi orduya yapılanların suçunu Gülencilere yüklediler. Geçen yıl Erdoğan, Gülen taraftarlarını silahlı kuvvetlere komplo kurmakla suçladı.

2014’de, darbe teşebbüsü ile mahkûm olan en yüksek rütbeli subay, emekli Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un müebbet hapis cezası silindi. Erdoğan Başbuğ’u arayarak tebrik etti ve diğer subayların da serbest kalacağı beklentisinde olduğunu söyledi. Geçen Mart’ta yeniden yargılanan 200’den fazla subay beraat etti.

2014 Ağustos’unda, zamanın Genelkurmay Başkanı Necdet Özel ilk defa olarak ordunun bu barış sürecinden hoşnut olmadığını açıkladı. Silahlı kuvvetlerin kırmızı çizgisi –ulusun bütünlüğü– tehdit altında olduğunda “gerektiği şekilde” davranacaktır, dedi. General Özel’in, Türk askerinin sivil yönetime itaatinin bir örneği olması beklenirken Genelkurmay Başkanı’nın seçilmiş iktidara böylesine eski usul bir çıkış yapmasını görmek daha da dikkat çekici oldu.

Bu şekilde konuşması Erdoğan’ın davranışının ona verdiği güçten kaynaklanıyordu. Zira asker, üstü örtülü bir şekilde, “gerektiği şekilde” davranma tehdidini savurma lüzumunu görmedi çünkü iktidar zaten gönüllü olarak generallerin siyasetini benimsemişti.

Erdoğan’ın azalan etkinliği askerin gücünü yeniledi. Zaafı onu bu yönde zorladı; Haziran seçimlerinden sonraki Kürt hareketi onun diktatörlükle yönetim yolunda gidişinin önünü kesti.

Bugünden sonra Türk Cumhurbaşkanı silahlı kuvvetlere borçlu kalacak. Asker, onun bu bağımlığını gittikçe daha fazla alet ederek gücünü kullanacak ve kendi siyasetini zorla kabul ettirecek. Erdoğan’la asker arasındaki bu üstü örtülü anlaşmaya bakılırsa Türk demokrasinin geleceği umutsuz.”


________________________________________
Kaynak: http://www.nytimes.com/2015/09/12/opinion/turkeys-military-rulers.html

________________________________________
Ek bilgi:

29 Ocak 2015
Org. Akar’ın, Org. Necdet Özel’den sonra Genelkurmay Başkanı olması bekleniyor. Kuzey Irak’ta 2003’te Türk askerinin başına çuval geçirme emrini veren ABD’li komutanlardan Raymond Odierno, Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Akar’a liyakat nişanı taktı.

Kuzey Irak’ın Süleymaniye kentindeki Türk karargahına 4 Temmuz 2003’te baskın yaparak 3’ü subay 8’i astsubay 11 Türk askerinin başına, ABD’li Korgeneral William C. Mayville, Orgeneral David Petraeus’la birlikte çuval geçirerek esir alınması emrini veren ABD Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Raymond Odierno’nun, Genelkurmay Başkanı Org. Necdet Özel’in yerine geçmesi beklenen Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Hulusi Akar’a liyakat nişanı vermesi şaşkınlıkla karşılandı.
Uluslar, egemenliklerini geçici bile olsa, bırakacağı meclislere dahi gereğinden fazla inanmamalı ve güvenmemelidir. Çünkü meclisler bile despotluk yapabilir ve bu despotluk bireysel despotluktan daha tehlikeli olabilir. Meclislerin öyle kararları olabilir ki, bu kararlar ulusun yaşamına giderilmesi olanaklı olmayan zararlar verebilir.
Gazi Mustafa Kemâl Atatürk

Erkan Güçiz

Facebook - TC ERKAN GÜÇİZ
Kullanıcı küçük betizi
Erkan Güçiz
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 421
Kayıt: Çrş Eyl 29, 2010 5:18

Re: Erdoğan kurtuluşu Askere yaslanmakta buldu

İletigönderen okatur » Cmt Oca 02, 2016 21:18

türkiyenin geleceği abd trafından tasarlanmış, milliyetçiler ayağa kalkmadığı ve örgütlenilmediği sürecede bu mevzu böyle tamama erer....
Kullanıcı küçük betizi
okatur
Üye
Üye
 
İletiler: 6
Kayıt: Sal Tem 15, 2008 21:40


Şu dizine dön: Erkan GÜÇİZ

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x