ERDOĞAN-MERKEL, ÜÇ ÇOCUK-BEYİN GÖÇÜ

Almanya’da iki tartışma iki kelime üzerinden var hızıyla sürüyor.

‘Demografik’ ve ‘entegrasyon’

Nedir ‘demografik’ ve ‘entegrasyon’ tartışmaları? Türkiye ile ilgisi ne?

Önce, ‘demografik’ tartışmasından başlayalım. Nüfus dengesi ile ilgili düzenlemeler, programlar ve projeler bu tartışmanın odağında. Ve Türkiye’yi de direk ilgilendiriyor. Çünkü Almanya’da yaşayan 15 milyon yabancının 3 milyonu Türk.


ALAMANCILAR(!) TÜRKİYE’YE, ALMANYALILAR İŞ BAŞINA

Almanya ‘demografik’ Fransızca değimi ile ‘de’mographique’ tartışmasında ‘nüfus dengesi’ ve ‘ihtiyaç duyulan meslekler' ile ilgili projeler üğretiyor. Bu projeyi de en üst düzeyde Başbakanlık düzeyinde yürütüyor.

Projenin en büyük sorunu, kaynak. Eğitimli genç insan kaynağı

Çünkü Almanya’da nüfüsun yüzde 75’i yaşlı. Yüzde 25’i oluşturan çalışabilir genç nüfusun büyük bir bölümü de evlenmeye ve üremeye yanaşmıyor.
İhtiyaç burada. Eğitilmiş genç nüfus. Mali kaynak sorunu yok. Eğitim sorunu da.

Proje öncelikle Almanya’da yaşayan eğitimli ve işe yarayan nüfusun ‘eğitimin ve entegrasyonunu’ sağlayacak. Bu projeyi http://www.forumintegration.de internet adresinden izleyebilirsiniz. İnternet sitesi Almanca ve Fransızca. Ama Türkçe bölümleri ve versiyonları da var. Planın ilk aşaması Almanca öğretmek. Mevcut göçmenlerin ‘iletişim problemini’ ortadan kaldırmak.


HÜRRİYET’TE, ‘ÖĞRENMEMEK DOĞUŞTAN GELEN BİR ENGEL DEĞİLDİR’ İLANI

Bu proje çerçevesinde geçtiğimiz salı günü Hürriyet Almanya baskısında büyük bir ilan yayınlandı. İlanda, ‘öğrenmek doğuştan gelen bir engel değildir’ sözleri vardı. ‘İntegretion förderung' sloganı ile entegrasyondaki sorunlar giderilmeye çalışılıyor, 25 yaşında özellikle bir çocuk sahibi çiftler veya kişiler tercih ediliyor. Amaç ortak hayatı geliştirme ve ortak lisan oluşturma. Tabii ki kendileri için.

İş görenler Almanya’ya.

Limon gibi sıkılıp atılanlar. 30-40 yıl Almanya’nın kalkınması için çaba sarfedenler onlar da ‘çöpe’ Ya da Alanya’ya. Türkiye’ye. Zaten çoğu Türk. Verim bitti. Etnik kimlikleri bahanesi hazır.


MERKEL VE ERDOĞAN ÖN YARGILARDAN ARINMAMIZI (!) İSTEDİ

Yaşlı Almanlar da Türkiye’ye gidebilir. Türkiye ile önce, ‘miras sorunu’ sonra da ‘miras hukuku’ oluşturmak için tam fırsat.

http://www.forumintegration.de sitesinde Alman Şansölyesi, Başbakanı Bayan Şansölye Merkel ile Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 8 Şubat’ta Almanya’da yaptığı görüşmeye de, ’Halklarını karşılıklı önyargıları aşmaya davet ettiler.’ Başlığıyla yer verildi.

Bayan Merkel, “Entegrasyonun gerçekleşmesinden herkesin mutlu olmasını sağlamalıyız. Önyargıların ortadan kalkabilmesi için halkların birbiri hakkında geniş bilgi edinmesi gerek" Sözlerine yer verildi.

Bayan Şansöyle ‚’başörtüsü sorununa’ da el attı. "Niçin baş örtüsü takıyorsun?” sorusunun cesurca cevaplanmasını istedi (!) ve çoğu zaman insanın bilgisizlikten ötürü aklının karıştığını belirterek kendisinin eski Alman Demokratik Cumhuriyetinde büyüdüğünden dolayı bu deneyimi bizzat yaşadığını anlattı.

ENTEGRASYON GÜNÜMÜZÜN ANAHTAR GÖREVİ

Almanya’nın, ‚Entegrasyon, günümüzün anahtar görevi’ sloganıyla ortaya çıktığı planda ‚federasyon entegrasyon için neler yapıyor’ diye bir başlıkta da ‚entegrasyon’ yani kendileri için yaptıklarını ballandıra ballandıra şöyle sıralıyor:

Federal Hükümet, siyaset dünyasında ve toplumda entegrasyon konusu ile ilgilenenlerle birlikte bir Ulusal Entegrasyon Planı oluşturdu. Bu plân toplumun her kesimi için görevler öngörmekte: Federal Hükümet, eyaletler, belediyeler, ekonomi, göçmen örgütleri. İşte birkaç örnek:

Federal Hükümet, entegrasyon kurslarının artırılacağını bildirdi. Tam günlük okulların sayısı artırılacak.

"Eğitim velîlerinden” oluşan bir ağın, göçmen ailelerden gelen çocuklara ve gençlere okulda ve meslek eğitiminde destek vermesi öngörülmekte. Sanayi birlikleri, bundan sonra göçmen kökenli gençlere meslek eğitiminde daha iyi fırsatlar tanıyacaklarını beyan ettiler.

DEVŞİRME VE BEYİN GÖÇÜ İÇİN START EYLÜLDE VERİLİYOR

Entegrasyonun veri çalışmaları 2008 Eylül’ünde sona erecek. Ardından ikinci ve üçüncü aşamaya geçilecek. İkinci aşama göçmenlern tek ten isim isim ‚ fişlenmesi. Entegrasyon adı altında Almanlaştırılacakların tesbiti. Özellikle yaşlı ve mesleksizlerin ülkelerine dönüşünü teşvik için yeni teşvik planlaması.

Üçüncü ve en önemli aşaması Osmanlı usulü, devşirme. Göç kanunuda yapılacak değişiklikle meslek sahibi 25 yaşındaki çocuklu-çocuksuz göçmen dalgası. Bunun için Bulgaristan, Romanya ve Türkiye pilot ülkeler.

Ha gayret. Üç çocuk yapın. Okutun. Masraf edin. Merkel’e gönderin.

Bir genç gönderene 5 Alman emekli bonus. Parası ile değil mi canım….

Ankara, Ankara duy sesimizi. ''Elma desem çık, armut desem çıkma.' diyeceğim. Ama düğme 'armuda' takılı kalmış..

Ampul sürekli yanıyor...


Gerçekgündem