ERGENEKONCU OLMAMANIN BEŞ ŞARTI


1-Ergenekoncu olmamak için her şeyden önce ilk şart olarak; Amerika Birleşik Devletleri’nin ve Avrupa Birliği’nin sorun olarak gördüğü her şeyi ‘sorun’ olarak göreceksiniz; çözüm olarak dayattıklarını ‘çözüm’ olarak benimseyeceksiniz…

Ülkenizin yararlarını savunan çağdışı kalmış vatanseverleri; ‘bırakın bu statükoculuğu, ‘çözümsüzlük çözüm değildir’ diyerek tersleyecek; Washington ve Brüksel tarafından dayatılan her ‘çözümde’ ‘boncuk’ bulacaksınız…

Ülkenizin tüm varlıklarının satılmasını, ‘özelleştirilmesini’ isteyeceksiniz… TÜPRAŞ’ınız, Telekom’unuz, Petkim’iniz, topraklarınız satıldıkça zil takıp oynayacaksınız… Yer altı-yerüstü zenginlikleriniz küresel eşkıyalara peşkeş çekildikçe ‘uluslar arası sisteme entegre’ olduğunuz ve küreselleştiğiniz için bayram edeceksiniz…

ABD ve AB’ye uyumlu davrandığınız oranda, kendi ülkenizin geleceğinden ve ulusal yararlarından vazgeçtiğiniz oranda ‘demokrat’ olursunuz… Bunun için size eşbaşkanlık görevi bile verebilirler, boynunuza ‘Cesaret Ödülü’ bile takabilirler…


2-Ergenekoncu olmamanın ikinci şartı, ‘’Türkler 1915 yılından 1923 yılına kadar 1 buçuk milyon Ermeni’ye soykırım yapmıştır. Üstüne üstlük 30 bin Kürt’ü de katletmiştir’’ diyeceksiniz… Böyle derseniz ‘demokrat’ olursunuz, Ergenekoncu olmaktan ‘darbeci’ damgası yemekten kurtulursunuz; hatta Nobel Edebiyat Ödülü bile alırsınız…

İşçi Partisi lideri Doğu Perinçek gibi, ‘’Ermeni Soykırımı iddiası emperyalist bir yalandır’’ diyerek Batı merkezlerinde tarihsel gerçekleri emperyalistlerin suratına tokat gibi patlatırsanız, ‘darbeci’, ‘Ergenekoncu’ damgası yer, Silivri Cezaevini boylarsınız…

3-Üçüncü şart, Lozan’dan vazgeçmektir. Devletinizin kuruluşunu çatır çatır batılı emperyalistlere kabul ettirdiğiniz Lozan’ı tarihinizin derinliklerine atıp ulusal devletinizden vazgeçeceksiniz… Kürtleri, Alevileri azınlık sayacaksınız, doğu ve güneydoğu bölgenizde federasyona, özerkliğe giden sürece katkıda bulunacak, Irak’ın kuzeyindeki kukla devlete sempatiyle göz kırpacaksınız… Amerikan sopasının ucundaki Hacivatları, Karagözleri, İmralı’daki ‘halk kahramanını’ sevdiğiniz, koruduğunuz oranda ‘demokrat’ olursunuz; aksini düşünmek dahi istemem, maazallah ‘darbeci’ damgasıyla kodesi boylarsınız…

4-Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden vazgeçeceksiniz. ‘’Bakın Berlin duvarı bile yıkıldı, hiç küçücük adada iki devlet olur mu?’’ diye soracak, cevabı da ‘’KKTC, bizim AB yolumuzda engel oluyor verelim gitsin’’ diyerek vereceksiniz… Denktaş’ı yerden yere vurduğunuz oranda ‘demokrat’ olursunuz… Kıbrıs’tan Türk askerini çıkarmaya, farklı iki milleti tek devlet çatısı altında toplamaya çalışan emperyalistlerin, Türkiye’de Türk kimliğiyle devlet kurmuş, ortak bir ulusal kimlik oluşturup tek millet olmuş insanları neden ayrıştırmaya çalıştığını sorgulayacak olursanız Allah korusun ‘darbeci’ olursunuz… Sizi Büyük Ortadoğu Projesi’nin eşbaşkanları bile kurtaramaz vallahi…

5-Ergenekoncu olmamak için beşinci şart çok kolay. Yapacağınız tek şey namaz yönünüzü değiştireceksiniz… Kıblenizi Kabe’den Beyaz Saray’a kaydıracaksınız… Günde Beş vakit Irak’ta milyonlarca insanı katleden, Iraklı kızların ırzına geçen ‘kahraman’ Amerikan askerlerinin evlerine sağ salim dönmeleri için dua edeceksiniz… Bunu yaparsanız ‘Davos Fatihi’ bile olursunuz… Çünkü Davos Fatihimiz, 31 Mart 2003 tarihli The Wall Street Journal gazetesinde yayımlanan, “Ülkem vefalı bir dost ve müttefiktir” başlıklı mektubunda aynen böyle yazmıştı…

Haydi 'demokratlar', durmak yok, yola devam…

İrfan Tuna
12 Nisan 2009