Enterasandır; Şamil Dedem için umre yaparken birden bire bende bir hal değişmesi oldu. Sâfâ ile Merve arasında gidip gelirken ayaklarım yerden kesiliyor ve ben, adeta havada uçuyordum. Vücudumdan raşeler dökülüyordu.
Her insanda olduğu gibi bende de bazan fevkaladeden haller olmuştur. Belki de bu gibi durumlar Efendimiz'in "Lî zamânün" dediği hallerden biridir. O andaki konsantreyi ve kazanılan durumu başka zaman yakalamak mümkün olmaz. Müsbet manada beni çıldırtacak derecede yaşadığım haller vardır. Fakat Şamil Dedem için umre yaparken elde ettiğim durum bunların hepsinin üstünde ve ötesinde bir durumdur ve tarifi mümkün değildir.
O günü tarihiyle tesbit ettim. Zaten unutmam mümkün değil. Daha sonra Erzurum'a geldiğimde Vâlidem gördüğü bir rüyasını anlattı. Şâmil Dedem'i, melekler gibi bulutlar üstünde yüzüyor görmüştü. Rüyanın görüldüğü tarih, aynen benim umre yaparken ayaklarımın yerden kesilip uçtuğum tarihti.
Rahmetli Ömer Kirazoğlu da bana yazdığı bir mektupta: "Sizin için umre yaparken, Beytullah'ın kenarında birden bire başkalaştım." demişti. Demek ki, bizzahr'il gayb yapılan tavaf ve umreler çok ciddi dualar nevindendir ki, Cenab-ı Hakk böyle bir hâl ihsan etmektedir.