Fetullah'ın misyonu: İslam'ı kapitalizme yakın hale getirmek

Tartışma Alanı

Fetullah'ın misyonu: İslam'ı kapitalizme yakın hale getirmek

İletigönderen Türk-Kan » Cum Haz 06, 2008 13:05

Fetullah Gülen Cemaati'nde 2. bir Nurettin Veren vakası mı yaşanıyor?

New York Times’ın geçtiğimiz haftalarda, Pazar günkü sayısında Gülen Cemaati’nin Pakistan’daki okullarını anlatan makalede yer alan bir ismin açıklamaları yeni bir tartışma yarattı.

New York Times, bu açıklamaları yapan kişi için ‘Cemaat için karanlık bir tablo çizdi. Gülen Cemaati’nin İslam konusunda tek hakim olmayı istediğine ve mutlak güç için mücadele ettiğine inanıyor’ dedi.

Bahsedilen ve tartışılan o isim; Hakan Yavuz idi.

Gülen Cemaati’yle ilgili bir kitabı da bulunan ve Türkiye’deki pek çok çevre tarafından cemaatin içinde olduğu düşünülen Utah Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi M. Hakan Yavuz, bir toplantı için geldiği Washington’da Odatv.com’un sorularını yanıtladı.

Hakan Yavuz’un açıklamaları; bir dönem çok tartışılan, uzun yıllar içinde bulunduğu Gülen Cemaati’nden ayrıldıktan sonra cemaatle ilgili şok iddialarda bulunan Nurettin Veren’i hatırlatıyor.

İşte Hakan Yavuz’un Odatv.com’a yaptığı çarpıcı açıklamalar:

“O aslında çok uzun bir sohbetin kısa bir bölümüydü. Ben cemaatle ilgili bardağın dolu kısmını da anlattım. Ama açıkça söylemeliyim ki; son dönemde cemaatle ilgili endişelerim arttı.

Bir yapı “güç” denen şeye sahip olmak için farklı alanlarda ilerlemeyi seçebilir. Okullar, finans kuruluşları, medya kuruluşları bunlar bir sistemin parçalarıdır. Ama beni rahatsız eden, bu gücün nasıl kullanıldığı ve İslam’ı paketleme olayıdır.

Ben buna biraz İslamsız İslam diyorum. İslam’ı belli kesimlere hoş gelecek hale dönüştürmek, belli güçlerle uyumlu hale getirmek. Belli yerlerden destek de alıyorlar mutlaka. Amaç İslam’ı global güçlerin ihtiyaçlarına, kapitalizme yakın hale getirmek. İslam’ı özünden koparıyorlar. “Sakız gibi” her yere çekiyorlar. Bunun da ne için yapıldığını bilmiyoruz.


Bir dinin esasları vardır, özü vardır. Bunlara kalsa “her derde deva, herkese uyan bir tarafı var”. Bir de o yazıda Murat Belge Hoca’nın da altını çizdiği bir konu var. Bir “altın nesil”den bahsediliyor. Ben de merak ediyorum. Cemaatin yaratacağı “altın neslin” hedefi nedir? Cumhuriyet neslinin yapamadığı neyi yapmak için hazırlanıyorlar?

Ben aslında cemaate antipatik de bakmıyordum, çok yanında da değildim. Ama özellikle AKP iktidarından, 2002 yılından bu yana özellikle yargı konusunda çok yanlış adımlar attıklarını düşünüyorum.

Dört tane dava var benim için önemli olan: Yücel Aşkın duruşması, Şemdinli davası, Atalar Operasyonu ve Sauna Operasyonu. Şimdi de Ergenekon.

Bu ilk dört davaya cemaat yön vermeye kalkıştı. Cemaatin basın organlarının bu davalarla ilgili yayınlarına bakın. Yücel Aşkın’a ne iftiralar atıldı. Ergenekon’da bir yıldır insanların dava açılmadan içeride tutulmasını izah edemiyorum.

Son dönemde benim ‘cooptation’ dediğim bir durum var. İnsanları çağırıp yazı yazdırmak ya da konuşturmak karşılığı paralar veriliyor.

“Herkesi işin içine sokmak” diyorum ben buna. Gelip konuşuyorsun, hemen 2.000 dolar. Bu para nereden geliyor, makbuz karşılığı mı veriliyor? Amerika’da konuşma yapıp para almak doğaldır ama bu paraların kaynağı ve veriliş şekli bana göre soruşturulmalı. Bütün işlerini nakitle yaptıkları için bir “kağıt izi” bulunamıyor. Bu da harekete dair şeffaf olmama şüphelerini arttırıyor.

Türk devleti toplumuna göre özgürleştiricidir. Toplumumuz daha baskıcıdır. Sivas’ta yaşananlar, en son Düzce’de olanlar... Devlet çökünce her şey çöküyor Türkiye’de. Çünkü toplum daha bireyselleşemedi. Toplum hala kabadayı bir toplum. Devlet zayıfladığı sarsıldığı zaman, toplumun içindeki cemaatler, kabileler, mahalleler hemen ayrışıyor ve birbirine karşı durum alıyor. Irak’taki durum ortada. Devlet düşmanlığı ile bir yere varılmaz. AKP’nin temel hatası “Kemalizm” karşıtlığı yapacağız diye, devlet düşmanlığı yapmaları.

Türkiye’de devlet bireyi dinsel cemaatlere karşı korumak zorundadır. Bu nedenle de laiklik anlayışı daha dayatmacı görünebilir. Ama Amerika’da bir dini grup polis teşkilatını ele geçirmeye çalışmak istemiyor. Askeri okulları ele geçirmek istemiyorlar. Devletin üniversitelerini “Kırıkkale Nakşilerin, Sütçü İmam bilmem hangi grubundur” diye parsellemiyor. Kendimizi tanıyalım.

Türkiye’de İslami hareket Tanzimat’tan bu yana muhalif olmuştur. Batılılaşmaya reformlara karşı olmuştur. İslami hareketin böyle bir yapısı var. AKP o muhalefet dilinin üzerine oturuyor. Hem devlete muhalif hem de Kemalizme muhalif. Kendi dilini üretemedi. Borç aldığı söylemle yaşıyor. Kendi ideolojisini üretmiş bir parti değildir.

Her yerde aynı şey söyleniyor. AKP nedir? Hangisi AKP’dir? Washington’da yansıtılan mı? Konya’daki mi? İstanbul’daki mi? AKP diye bir parti de yok. Bir lider var sadece. Anayasa Mahkemesi bir hayaleti kapatıyor.

AKP belli bir cemaatle ilişkisini gözden geçirmek zorunda. Cemaat bazı bakanlıkları ele geçirmek için büyük mesafe aldı. Bundan rahatsızlık var partinin içinde. Türkiye’de bazı cemaatler de çete gibi hareket ediyor.”



Resim
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

İletigönderen Ram » Cum Haz 06, 2008 14:52

Hakan Yavuz özetle kimdir¿?

  • Hakan Yavuz, Fetullah Gülen'in eski öğrencisidir
  • Ankara Siyâsal Fakültesi mezunudur, ayrıca asistanlık yapmıştır
  • ODTÜ ve Bilkent Üniversitesi'nde öğretim üyeliği yapmıştır (Uluslararası İlişkiler Bölümü)
  • Rockefeller bursu almıştır
  • Wisconsin University'de master (yüksek lisans) yapmıştır
  • Yeniden bir burs almıştır (Rockefeller menşeli)
  • Notre Dame University'de iki yıl proje (tasarı) çalışması yapmıştır
  • John MacArthur Yoksul Burs'unu almıştır
  • The Hebrew University of Jerusalem (האוניברסיטה העברית בירושלים ) Kudüs İbrani Üniversitesi'ndeki The Leonardo Davis İnstitute'de (stratejik araştırma) iki sene araştırmalarda bulunmuştur
  • Aldığı bir başka bursla; Azerbaycan, Özbekistan, Kırgızistan ve ülkemizde, Fetullah Gülen'in siyasi hareketi ve okulları konularında çalışma yapmıştır
  • Bir burs daha alıp Utah University'e geçmiş, ve Doçent Doktor ünvanını almıştır
  • CIA ile içli dışlıdır, birçok gizli toplantıya arkadaşı Cengiz Çandar ile katılmıştır
  • Akape Genel Başkan Yardımcısı Edibe Sözen'in kocasıdır


Sonuç:

Ya Fetullah'ı yem edecekler, ya da bu şahıs -sokak tabiriyle- ayak yapmaktadır. Her iki durumda da, Nurettin Veren ile bir kıyaslama yapılamaz.
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

İletigönderen Egeli » Cum Haz 06, 2008 19:40

Ram yazdı:Hakan Yavuz özetle kimdir¿?

  • Hakan Yavuz, Fetullah Gülen'in eski öğrencisidir
  • Ankara Siyâsal Fakültesi mezunudur, ayrıca asistanlık yapmıştır
  • ODTÜ ve Bilkent Üniversitesi'nde öğretim üyeliği yapmıştır (Uluslararası İlişkiler Bölümü)
  • Rockefeller bursu almıştır
  • Wisconsin University'de master (yüksek lisans) yapmıştır
  • Yeniden bir burs almıştır (Rockefeller menşeli)
  • Notre Dame University'de iki yıl proje (tasarı) çalışması yapmıştır
  • John MacArthur Yoksul Burs'unu almıştır
  • The Hebrew University of Jerusalem (האוניברסיטה העברית בירושלים ) Kudüs İbrani Üniversitesi'ndeki The Leonardo Davis İnstitute'de (stratejik araştırma) iki sene araştırmalarda bulunmuştur
  • Aldığı bir başka bursla; Azerbaycan, Özbekistan, Kırgızistan ve ülkemizde, Fetullah Gülen'in siyasi hareketi ve okulları konularında çalışma yapmıştır
  • Bir burs daha alıp Utah University'e geçmiş, ve Doçent Doktor ünvanını almıştır
  • CIA ile içli dışlıdır, birçok gizli toplantıya arkadaşı Cengiz Çandar ile katılmıştır
  • Akape Genel Başkan Yardımcısı Edibe Sözen'in kocasıdır


Sonuç:

Ya Fetullah'ı yem edecekler, ya da bu şahıs -sokak tabiriyle- ayak yapmaktadır. Her iki durumda da, Nurettin Veren ile bir kıyaslama yapılamaz.


Hain olunca,CV kabarık oluyor tabi!
Kullanıcı küçük betizi
Egeli
Üye
Üye
 
İletiler: 1724
Kayıt: Cum Mar 09, 2007 17:40

İletigönderen netna » Cmt Haz 07, 2008 23:35

lisede hazırlık sınıfındayken fethullah cemaatine girmiştim ve lise 2 sonlarına doğru ayrılmıştım. ayrılma nedenim cemaatte abi diye tabir edilen birinin bana herkesin önünde hakaret etmesiydi. ışık evinden adımımı dışarı attım ve birdahada dönmedim. Üniversitede(İ.Ü.S.B.F.) bir iki çağrı aldım ama kendi yoluma gittim. O dönemi hatırlıyorum fethullah gülen in teyp kasetlerini bizzat esnaflara kendim dağıtır ve bedellerini tahsil ederdim. kasetleri bir çok defa dinlemişimdir. gerçekten insanı etkileyen bir hitap tarzı var. lisedeyken çocuk sayılırsınız çabuk etkileniyor bazen olayları tahlil edemezsiniz. o dönemlerde en çok canımı sıkan yani beni rahatsız eden durum : aramızda maddi durumu daha iyi olan şakirtlere daha farklı davranılması zoruma giderdi. Risale okuturlardı anlaması çok zor bir dil kullanılmıştı. pek ısınamadım diyebilirim. aileme asi olduğumuda hatırlıyorum. nerdeyse annem ve babamdan daha değerli olmuşalardı. evet o zamanlar farkına vardığım bu cemaatte bir şeyler yanlıştı ama bu boyutlara ulaşacağını hayal bile edemezdim. mükemmel bir hiyeraşileri var
o dönemde
fethullah gülen
bölge imamları
vilayet imamları
semt imamları
ev imamları
lise imamları

artık şimdi kıtalardan bahsediliyor
nurettin veren o dönemde hiç görmedim, ama adını hep duyardım nurettin hoca diye bahsederler di çok mübarek bir insan olduğunu fethullah gülenin en yakını
hatta yanlış hatırlamıyorsam peygamber efendimizi rüyasında gören nadir insanlardan biri diye anlatılmıştı.
o zaman mübarek olan bir insana şimdi hakaret ediyorlar. Mübarekliği niye değişti kendi doğrularını söylediği içinmi.
son bir şey daha; ışık evlerinde duyduğum bir şey hala kanımı dondurur, bir gün herkes şakirt olduğunda mücadelenin sona ermeyeceği, bu defa iktidar için diğer cemaatler ile mücadeleye başlayacaklarıdır bu mücadele kanlı da olabilir. TÜRK milletini hiç iyi şeyler beklemiyor dikkatli ve çok uyanık olmamız gerek.
O evlerde yetişen insanlar kesinlikle Mustafa Kemal ATATÜRK'ten nefret ediyorlar
hep kefere diye bahsederlerdi, hatırlıyorumda ders kitaplarını koyduğum dolabın kapağında Atatürk'ün resmini yapıştırmıştım. cemaate girdikten sonra o resmi yırtarak çıkarmıştım. Belki bana kızacaksınız ama bunları ilk defa anlatıyorum
Ama şimdi Mustafa Kemal'i kalbime yapıştırdım şimdi çalıştığım iş yerinin bütün odalarına Mustafa Kemal'in resimleri mutlaka asılır.
Kullanıcı küçük betizi
netna
Üye
Üye
 
İletiler: 49
Kayıt: Pzr Mar 30, 2008 19:17


Şu dizine dön: Devlet ve Siyaset

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x