
NATO dostumuz!
Türkİyenin F-35 projesi içerisinde yer almasına rağmen uçak sistemlerini kontrol eden yazılım kodlarını alamamasını normal bulan Gönül, Uçaklar NATO ülkelerini elbette dost olarak algılayacak. Neden hep NATO ülkeleriyle çatışma halini öne getiriyorsunuz? dedi!
ONUR ÖYMEN:Biz kimle savaşmıştık
CHPli Onur Öymen, Bakan Gönüle tepki gösterdi: Türkiye yakın geçmişte kiminle savaştı? Kiminle it dalaşı yaşadı? Maalesef o ülke bir NATO ülkesidir.
F-35 saldırı uçağı projesİne muhalefet ve uzmanlardan büyük tepki
Türkiye havada ABDye bağımlı hale gelecek
Yazılımları ülkemiz tarafından üretilmeyen ve şifreleri verilmeyen uçak projesine dahil olmamızın ulusal çıkarlarımız açısından büyük tehdit oluşturduğu bildiriliyor
Aralarında Türkiye ve ABDnin de bulunduğu 9 ülkenin ortak üretimi olan yeni nesil F-35 saldırı uçakları ile ilgili gerginlik sürüyor. Türkiyenin F-35 projesi içerisinde yer alması ve bu uçakların yazılımlarının ABD tarafından Türkiyeye verilmemesi, aynı zamanda İngilterenin yazılımları İsraile vermesi de eleştirilerin başında geliyor. Pentagonun, uçakların sistemlerini kontrol eden yazılım kodlarını Türkiyeye vermeme kararını savunan Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, muhalefetin sert tepkisiyle karşılaştı. Türkiyenin F35lerin yazılım programına erişememesini çok tabii bir olay olarak nitelendiren Gönülün Uçaklar NATO ülkelerini elbette dost uçağı olarak algılayacak. Bu bilgisayar böyle programlanıyor. Neden hep NATO ülkeleriyle bir çatışma halini öne getiriyorsunuz? şeklindeki savunması ise özellikle savunma uzmanları tarafından şaşkınlıkla karşılandı. Gönülün sözlerini eleştiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, Türkiyenin tarihindeki tek dogfight hava sahası gerginliğini bir NATO üyesiyle yaşadığını hatırlattı.
Acı tecrübelerimiz var
Onur Öymen, Bir askeri güce sahip olmak, sadece silah sistemlerine sahip olmak demek değildir. O silahları kullanma hakkına da sahip olacaksınız. Geçmişte bizim çok acı tecrübelerimiz var dedi. Öymen tepkisini şöyle sürdürdü: Biz, Kıbrıs Harekatını yaptığımız için ABD Kongresi bize askeri ambargo uyguladı. Aldığımız, parasını ödediğimiz silahların yedek parçasını vermediler. Bizim uçabilen uçaklarımız fırlatma iskemlesi olmadan uçtu. Uçaklarımız düştü, pilotlarımız kurtulamadı, şehit verdik biz bu yüzden. Niçin? Çünkü, Türkiyeye baskı olsun diye askeri ambargo uyguluyor, bize elimizdeki silahları kullandırmıyor. Almanyadan bazı askeri teçhizat aldık. Türkiye Güneydoğuda bunları PKKya karşı, teröre karşı kullanıyor diye, bir NATO müttefikimiz olan Almanya Türkiyeye ambargo uyguladı. NATO ülkelerine karşı gayet tabii ki böyle tedbir alamayız buyuruyor Sayın Bakan. Kendisine şunu hatırlatmak isterim: Geçmiş dönemde, yakın geçmişimizde Türkiye sadece bir ülkeyle gerçek bir askerî çatışma riskiyle karşı karşıya gelmiştir. O ülke bir NATO ülkesidir. Türkiye sadece bir ülkeyle hava kuvvetlerinde çok ciddi gerginlikler yaşamıştır, dogfight denilen durumları yaşamıştır, o ülke bir NATO ülkesidir.
Şifresiz uçamayız
Türkiyenin Milli Güvenlik Stratejisi ni yazan Prof. Dr. Nurullah Aydın, Vecdi Gönülün NATO ile ilgili açıklamasını büyük bir talihsizlik olarak nitelendirdi. Aydın, Türkiye, bugün müttefik diye bilinen NATO üyeleriyle birinci dünya savaşında savaşmıştır. Osmanlı İmparatorluğunu NATO müttefikleri yıkmış, ülkeyi onlar işgal etmiştir. Türk milli mücadelesi de yine müttefik ülkeler olan İngiltere ve Fransaya karşı yapılmıştır dedi. Aydın, Türk savunma konseptinin Türkü tarihten silmek isteyen ve Doğu sorununu amaçlamış ülkelerin insafına bırakmak Türkiyenin güvenliği için en büyük tehdittir. Bugün Türkiyenin terör örgütü ile mücadelesinde terör örgütünü besleyen, koruyan, eğiten, istihbarat ve lojistik destek sağlayan da yine NATO müttefikleridir diye konuştu. Nurullah Aydın, Aselsanda Türkçe yazılım çalışma projesini yürüten iki uzmanın şüpheli ölümle devre dışı bırakılması hala aydınlatılamamıştır. Bu olayın ardından Türk yazılım çalışmaları da durdurulmuştur. Çünkü Türk hava sanayi ve kara zırhlı birlikleri ile atış sistemleri NATO ortak düşman tespitine göre kodlanmıştır. NATO düşman konseptine göre de yazılım kodları şifrelenmiştir. ABD, Türk savaş uçaklarında elektronik mekanizmayı kilitlediğinde, Türk hava uçakları bomba atamaz. Bu aynı kişisel bilgisayardaki şifre gibidir. Şifreyi bilmezseniz, bilgisayarı da açamazsınız.
Virüse dikkat çekildi
Emekli Hava pilot Tuğgeneral Ramiz İlker ise, yazılımların Türkiyede olmamasından dolayı Türkiyenin ABDye mahkum olduğunu kaydetti. İlker, Yazılımlar konusunu incelerken bunlar hem uçaklarda hem de taarruz helikopterlerinde mevcuttur. Karşı karşıya elektronik sistemler bulunur ve bunlar elektronik karşı tedbirler olarak anılır. Bunları biz EKK ve EKT olarak adlandırıyoruz. Elektronik harp günümüzde çok büyük önem kazanmıştır diye konuştu. Bu sistemlerde yazılımlar gerçekleştirilirken yazılımı yapanın bunların içine virüs koyabileceğine de dikkat çeken Ramiz İlker, Önemli olan sizin bunu kırabilmenizdir. Ancak kolay kolay da kıramazsınız. Bu elektronik sistemin önemi ve özelliği şuradan kaynaklanıyor. Örneği F -16 uçağındasınız. Size bir SAM füzesi attılar. Bunun yerden mi ki yerden geliyor ise hangi sektör ve vektörden geldiğini anlayabilmeniz bu sistemin güvenilir çalışmasına bağlıdır. Eğer sistem güvenli çalışamıyorsa bunu anlayamazsınız. Dolayısıyla bu şifre çözümü mekanizma elinizde olmadığı zaman taarruz uçaklarının güvenliğinin bir anlamı kalmıyor şeklinde konuştu. Emekli Hava Tuğgeneral Ramiz İlker, yazılımın bu açıdan çok önemli olduğunu söyledi. İlker sözlerini şöyle sürdürdü : Bu açıdan çok önemli. Biz sadece imal ediyoruz sadece ama kendi kendimizi kandırmayalım. Montaj yapıyoruz. Yazılım elinizde olmadıktan sonra uçak imal etmenizin bir anlamı yok. Yazılım elimizde değilse örneğin bizim uçaklarımız herhangi bir gerginlik anında İsrail ve Yunanistan uçakları karşısında gerçekten soba borusu olarak kalır.
Özellikleri iyi ama...
F-35 uçakları, Uçak F-22de kullanılan teknolojilerden faydalanılarak üretildi. Radardaki izi F-22 kadar küçük olamasa bile günümüz uçaklarından düşük olduğu belirtiliyor. Bunu sağlamak için silah istasyonları gövdenin içine saklanmış. Dikine inip kalkabilmesi için bir modeli de bulunan uçağın, bu sayede uçak gemilerine ve elverişsiz yerlere rahatlıkla inebileceği belirtiliyor. Uçak gemisine inip kalkarken mancınık ile fırlatılabilmesi ve kanca ile yakalanabilmesi için gövde altı saglamlaştırılmış. Tek kişilik ve tek motorlu uçağın en büyük handikapı yazılım. Yazılım ABD kontrolünde olduğu için diğer özelliklerinin hiçbir anlamı kalmıyor.
KAYNAK