
Hakkari PKK’nın özerkleşme projesini yürürlüğe koyduğu ve yıllardan bu yana sistemli bir şekilde devlet gücünü erozyona uğrattığı bir il. PKK’nın amacı, devlet güvenlik güçlerini kışlalarından ve karakollarından çıkamaz hale getirmek ve PKK paralel devletini yaşama geçirmek olmuştur. Bu amaçla PKK, yerleşim yerlerinde de asker ve polise saldırılar düzenlemeye başlamıştır. Hakkari ve ilçelerinde sokakta, işe giderken, alışverişe giderken düzenlenen silahlı ve bombalı saldırılarda yaralanan ve şehit olan güvenlik görevleri olmuştur. Bunu karakollara servis yapan esnafın PKK tarafından polis karakollarına servis yapmayı tehdidi izlemiştir. PKK tehdit ve saldırılarının en yoğun olduğu ilçelerden birisi olan Yüksekova’da gerçekleşmiştir. Aşağıda Yüksekova’da gerçekleşen PKK saldırıları bazıları verilmiştir;
24.05.2009 - İlçe merkezinde patlama / 1 polis şehit
14.06.2009 - Operasyon sırasında taciz ateşi / 1 asker şehit
15.06.2009 - Arazi tarama faaliyeti sırasında çatışma / 1 asker şehit
19.07.2009 - Sınır bölgesindeki güvenlik güçlerine saldırı / 2 asker, 1 sivil yaralı
20.07.2009 - Askeri birliğe havan saldırısı / 2 asker, 2 sivil yaralı
19.09.2009 - Havan saldırısı / 1 asker, 2 sivil yaralı
23.09.2009 - Bombalı saldırı / 3 sivil yaralı
28.09.2011 - Öğretmen ve eşine evlerine girerken silahlı saldırı / 1 şehit
4.11.2011 - Sabah işe gitmekte olan polis memuruna yürürken saldırı düzenlendi / 1 polis memuru, 1 sivil vatandaş yaralandı
9.06.2012 - Yol üzerinde arama yapan askerlere saldırı / 1 asker şehit
19.06.2012 - Polis noktasına,polis lojmanlarına ve askeri birliğe saldırı / can kaybı yok
26.06.2012 - Terör örgütü ile çatışma / 1 asker şehit
13.08.2012 - Havaalanı inşaatında kullanılan kamyon ve iş makinelerine saldırı gerçekleşti / 11 sivil kaçırıldı
18.08.2012 - Dağlıca yolunda mayın patlaması / 1 asker yaralandı
AKP Hükümeti ile PKK arasındaki müzakerelerin başlamasından sonra da PKK’nın Hakkari’deki özellikle Yüksekova’daki eylemleri devam etmiştir. Amaç bu ilde PKK devletçiğinin alt yapısının güçlendirmek olmuştur. Esasen, müzakere sürecinde PKK içinde bir bütünlük olduğunu söylemek mümkün değildir. Cemil Bayık ilk günden buyana PKK’nın terör sürecini tırmandırarak AKP Hükümetinden daha fazla taviz alabileceğini düşünmektedir. Cemil Bayık, müzakere sürecinin başarısızlığının aynı zamanda Öcalan’ın da siyasetten tasfiyesi olacağını ifade etmiştir. Son günlerde Cemil Bayık’ın “PKK Tarihi” adlı kitabının PKK şehir yapılanmalarına ders kitabı olarak dağıtıldığı ifade edilmektedir. Kitabın savunduğu görüşün, Öcalan-Bayık ayrışması olarak yorumlanabileceği şeklinde PKK saflarında yorumlar yapıldığı ileri sürülmektedir.
Özetle, Yüksekova’daki PKK eylemleri önümüzdeki dönemde başka alanlarda da karşımıza çıkabilir. Bu arada son nokta, Yüksekova’da çatışmada ölen dayı-yeğen Mehmet Reşit İşbilir ve Veysel İşbilir’in Yüksekova’da daha önce gerçekleşen PKK eylemleri ile ilişkili olduğu iddiasının güvenlik güçleri arasında dolaşmasıdır.
Ümit ÖZDAĞ, 12 Aralık 2013
uozdag61@gmail.com