Bugünün Türkiye’sinde, Silivri Toplama Kampı’ndan çıkmanın sadece iki yolu var:
Ya en çok sevdiğinizi toprağa vermek için izinli olarak…
Ya da Azrail’in eşliğinde sevdiklerinizin yüreğine kor bırakarak...

Silivri Cezaevi’nde 8 aydır tutuklu bulunan ve önceki gece Adalet Bakanlığı'nın yaptığı açıklamaya göre "Kalp krizi" geçirerek hayatını kaybeden eski MİT üyesi Kaşif Kozinoğlu, ölümüyle birlikte sırlarını da beraberinde götürdü.

Kozinoğlu’nun ölümünün ardından gündemi takip etmeye başladığımda, tozdan göz gözü görmüyordu.
Bazı cephelerde karanlığın sessizliği hâkim olurken, bazılarında da gürültüden başka hiç bir şey duyulmuyordu.
Bana göre konuşması gerekenler susuyor, dili bir karış uzamışlar ise hep bir ağızdan konuşuyordu.

Saatler ilerledikçe “Kim bu Kaşif Kozinoğlu?” sorusu daha çok sorulmaya başlandı.
Kozinoğlu öncelikle Milli İstihbarat Teşkilâtı üyesiydi.
Devletin kara kutusu, gizliliğin kalesinde hayalet askerdi.

Peki, Azrail kendi mi çıkıp gelmişti, yoksa Kaşif Kozinoğlu’nun varlığı kanlı elleri mi harekete geçirmişti?

Sorular iddialara, iddialar iddianamelere karışıyordu.
Bazı yayın organları Kozinoğlu’nun suçlu olduğunu ima ederken, bazıları ise sinekten yağ çıkarma misali nereyi bulurlarsa orayı yağlıyorlardı.

Kozinoğlu Ergenekon iddianamelerine göre, devletin güvenliğini tehlikeye atacak belgeleri Soner Yalçın ve arkadaşlarına servis eden kişi, yani sözde Ergenekon Terör örgütü üyesiydi.

Bir başka tarafta ise, 2004 yılında hazırladığı raporla Kurtlar Vadisi dizisinin arkasındaki güç olarak Kadiri Tarikatı’nı işaret etmişti.

Bilgiler sıra sıra, yarı kirli, yarı temiz akmaya devam ediyordu.

Bu sefer Kozinoğlu’nun adı İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’e suikast plânlayan kişilerden biri olarak karşımıza çıkıyordu.
E… Doğu Perinçek de iddialara göre Ergenekon üyesi değil miydi…?

Bitti sanırsanız yanılırsınız.

Eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, Kozinoğlu’nun ismini Susurluk Komisyonu’nda zikretmişti. İşin “tuhaf” yanı her iki isim de Oda TV iddianamesinden dolayı içerdeydi.

Kozinoğlu’nun ölümünün ardından yaptığım araştırmaları yazmaya kalksam sanırım birkaç ay başka konu hakkında yazmaya fırsat bulamam, ancak bunca bilginin ardından gördüğüm tek şey anlamsızlıklar silsilesi.

Bana göre Kozinoğlu, tüm hayatını devletine adamış, neye hizmet ettiği açık olan dizilerin oyuncağı yapılmaması gereken, şerefli bir neferdi...

Hep söylediğim gibi, birileri fena halde bizimle dalga geçmeye devam ediyor.
Silivri her geçen gün biraz daha yurtseverleri öğütüyor.
Kimi birilerinin boğazına takılıyor, kimi haksızlıkların acımasızlığı altında dik durmaya çalışıyor.

Hala Ergenekon araştırmalarına destek veren ve hatta birçok çarpıklığı dile getiren gazeteci yazar Nedim Şener Ergenekon Davası’ndan yargılanıyor.

Yani anlayacağınız dostlar “Hırtlar Vadisi” tadında komedya, son hızıyla devam ediyor…