''Hüsnü Mübarek Bir Arabesk Sanatçısıdır...'' / Ali ERALP

''Hüsnü Mübarek Bir Arabesk Sanatçısıdır...'' / Ali ERALP

İletigönderen İrfan Tuna » Cmt Şub 12, 2011 21:20

"HÜSNÜ MÜBAREK BİR ARABESK SANATÇISIDIR…"

Toplum değişiyor. Hem de hızla değişiyor.

Türkiye, eski Türkiye değil artık. Yoz Batı kültürüyle, çağ dışı ümmet kültürünün yan yana yaşadığı; ulus devlet, ulusallık kavramlarının ve toplumları yücelten değer yargılarının hızla yok edildiği bir dönemden geçiyoruz…

Sisli, puslu, bulanık bir ortam. Televizyonlar, banka, şirket adları, eğitim kurumları, işyeri levhaları İngilizce. Dil hızla kirleniyor. Toplum hızla kirleniyor. Halk politikadan, ülke sorunlarından hızla uzaklaştırılıyor.

Bir yanda görkemli arabalar, katlar, yatlar; öte yanda giyimiyle, kuşamıyla, yaşantısıyla Ortadoğu'nun Arap ülkelerine benzeyen mahalleler, caddeler, sokaklar… Varoşlar… Teneke çatılı evler… Sokağa atılan işçiler… İşsizlik.

Milyonlar perişan. Aç, açık, sefil... Ne var ki halkın bir kesimi, yaşadıkları kötü koşulların farkında bile değil. Karşılaştıkları zulme karşı koyacak dirençleri kalmamış. Afyonlanmış, uyuşturulmuş gibi.

Üç gün, üç gece düğün yapan aşiret, tarikat reislerine, kendilerini limon gibi sıkıp kurutan, sömüren politikacılara kulluk yapmayı bir görev sayıyorlar. Olup bitenleri görmüyorlar. Bakıyorlar sadece. Bilinçleri yetmiyor. Ya da dert çekmeyi, sefalet içinde yaşamayı Tanrı'nın kendilerine verdiği bir "lütuf", bir sınav gibi algılıyorlar. Bu dünyada çile çekenlerin öteki dünyada mutlu olacaklarına inanıyorlar. Ezilmeyi, sömürülmeyi ibadet gibi görüyorlar.

Yıllardan beri sürdürülen hurafe, batıl inanç, uyutma politikası nedeniyle, horlanmayı, sadaka kabul etmeyi kanıksamışlar. Bol bol para ve sadaka dağıtarak, kendilerini ilelebet yoksulluğa mahkûm eden AKP hükümetini bir kesim vatandaşımız "velinimeti" gibi görüyor.

"Bir lokma, bir hırka" felsefesini temel almış, durmadan şükrediyorlar. Sanki yaşadıkları koşullardan daha kötüsü gelecekmiş gibi, "Allah beterinden saklasın, Allah bu günlerimizi elimizden almasın, Allah devlete, büyüklerimize zeval vermesin…" diyorlar.

Şu sıralar, ABD'nin planlayıp yönlendirdiği, "ılımlı İslam" temelinde, bir karşıdevrim süreci yaşıyoruz. Ülkemiz giderek Atatürk Türkiyesi olmaktan çıkıyor. Yarı bağımlılıktan, tam bağımlılığa geçiyor. Türkiye'yi şeriatçı ülkelerden ayıran laik, çağdaş yapı, yani 1923 devrimi yok ediliyor.

Günümüzde, ulusal kurtuluş ideolojisi ve" tam bağımsızlık" düşüncesi yerine liberal, yoz, mandacı görüş egemen kılınmaya çalışılıyor.

Yandaş basın, yandaş TV'ler kolları sıvamış, bu konuda ellerinden gelen çabayı ortaya koyuyorlar. Onların (genellikle) tek amacı var: Daha çok seyirci bulmak, daha çok reklam almak, daha çok para kazanmak… Bu hedefe ulaşabilmek için her yol geçerli. Mubah! Bu uğraşı içerisinde halkın mücadele, direnme gücünü törpüleme, yok etme, bilinçsizleştirme çalışmaları başta geliyor.

Sanki bu ülkede açlık, yoksulluk, işsizlik, talan, vurgun yaşanmıyor. Sanki yüksek vergi alan ülkeler arasında Türkiye birinci sırada değil. Sanki bu ülkede ordu komutanları, profesörler, sendikacılar, parti liderleri tutuklanmıyor. PKK saldırıları ile askerlerimizi, vatandaşlarımızı şehit vermiyoruz. Her yer güllük gülistanlık…

Şeriatçılık, bölücülük, emperyalizm, faşizm onların ilgi alanlarının dışında. Onların yaşantısında ve düşüncesinde bu konulara yer yok. Hangi televizyonu açsan gürültü, patırtı, şamata, eğlence… Vur patlasın, çal oynasın! Halk hiçbir şeyin farkına varmasın. Politikadan uzaklaşsın.

Bu amaçlarına da ulaşmış görünüyorlar. Geçenlerde Star TV muhabiri Osman Terkan halkın arasına karışarak bir röportaj yaptı. Arap ülkelerinde yaşanan halk isyanları ile, 30 yıldır demir yumrukla yönettiği Mısır'da "istenmeyen adam" ilan edilen Hüsnü Mübarek'i sordu onlara: "Hüsnü Mübarek kimdir?" dedi. Beş kişi tarafından verilen beş yanıt şöyleydi:

1-Hiç duymadım.
2-Sanki ben… Ergenekon sanıklarından mı? Bir ara kayıplara karıştı…
3-Dini konularla… Unuttum, daha önce çok kuran falan okudum da, şu an unuttum, yatır gibi her hangi bir şey olabilir mi?
4-Hüsnü Mübarek şarkıcı… Arabesk sanatçısıdır…
5-Şu "Arka Sokaklar" dizisindeki Hüsnü mü?

Yanlış anlaşılmaması için önce şu noktayı vurgulayayım: Bu yanıtları yayınlamakla ben, halkımızı küçük görmek, aşağılamak, cahil olduğunu kanıtlamak çabasında falan değilim. Böyle bir düşünce aklımın köşesinden bile geçmez. Çünkü onların bu alanda hiçbir suçu ve sorumluluğu yoktur. Asıl sorumluluk Köy enstitülerini kapatıp, yerine Kuran kursları açanlardadır. Asıl sorumluluk, din derslerini okullarda zorunlu kılıp, Atatürk'ün TDK ve Tarih Kurumlarını kaldıranlardadır.

Asıl sorumluluk, tüm Ortadoğu, tüm Arap ülkeleri ayağa kalkmış, kaynarken, isyanlarla çalkanırken bu olayı basit, günlük, sıradan bir olaymış gibi geçiştiren, haber bile yapmayan televizyonlarda, yandaş basındadır. Oysa Batı medyası isyanların olduğu ülkelerden 24 saat canlı yayınlar yapıyor, kitlelere haber ulaştırıyor.

Bizim TV'lerde ise yarışmalar var, evlendirmeler, baş göz etmeler, diziler var. Nereye baksanız, hangi kanala girseniz, karşınıza bir yarışma, bir dizi, bir baş göz etme çıkıyor. Büyükler, küçükler, yaşlılar, gençler birbirleriyle yarışıyorlar. Daha doğrusu yarıştırılıyorlar. Hiç derdimiz yokmuş gibi, hiç sorunumuz kalmamış gibi, dedeler, nineler çiftetelli eşliğinde gerdan kırıp, göbek atıyorlar.

TV'ler, gazeteler, bazı sanatçılar ve yazarlar bugün daha çok para kazanma, cep doldurma uğruna kültür emperyalizminin gönüllü fedaileri konumuna düşmüşlerdir.

Günümüzde değiştirilemeyecek, yalın gerçek şudur: Türkiye 1980'lerden sonra ABD emperyalizminin neoliberal saldırısına uğramıştır. Bu yeni ideoloji "Yeni Dünya Düzeni"nin ideolojisidir.

Hedef ulusal değerlerimiz, ulusal kültürümüzdür. Ulusal kurtuluş ideolojisi ve" tam bağımsızlık" düşüncesi yerine liberal, mandacı görüşü, "vatansızlık" düşüncesini egemen kılmaktır.

Bugünkü ortamda sosyalistlere, devrimcilere, aydınlara düşen en büyük görev bu saldırıya karşı koymaktır. Ezilen uluslar Chavez'lerle, Atatürk'lerle ve tüm Ortadoğu, Asya ile birlikte aynı safta yer aldıkları gün emperyalizmden kurtuluş süreci başlayacaktır.

Artık devletler bağımsızlık, uluslar kurtuluş, halklar devrim istemektedir. Bu yürüyüşü durdurmaya ABD'nin de AB'nin de yerli Uşaklarının da gücü yetmeyecektir.

Ali Eralp - 11 Şubat 2011
ali-eralp@hotmail.com


Uyanacağız, uyandıracağız... Bilinçleneceğiz, bilinçlendireceğiz... Ne ülkemizin , ne de bölgemizin zenginliklerini küresel haramilere ve onların uşaklarına yağmalatmayacağız, soydurtmayacağız... ENİNDE SONUNDA ALİ KEMALLER DEĞİL, MUSTAFA KEMALLER KAZANACAK...
Kullanıcı küçük betizi
İrfan Tuna
Üye
Üye
 
İletiler: 1059
Kayıt: Pzt Nis 06, 2009 12:23

Şu dizine dön: Ali ERALP

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x