Sayıştay, İBB’nin üniversite öğrencilerine yaptığı nakit yardımı ve ihtiyaç sahibi ailelere ücretsiz olarak dağıttığı Halk Süt’ü de mevzuata aykırı buldu. İBB yıllık öğrenci başına toplam 3 bin 200 lira eğitim yardımında bulunmaya başlamıştı. 1 yılda 117 binden fazla çocuğa ücretsiz süt dağıtılmıştı.

Sayıştay'ın 2019 yılı İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) denetim raporunda, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun seçim vaatleri arasında bulunan üniversite öğrencilerine nakit yardımı ve çocuklara ücretsiz süt dağıtımı da incelendi.

Raporda, İBB'nin 25 yaş altındaki lisans ve ön lisans düzeyinde eğitim gören üniversite öğrencilerine “Eğitim Yardımı” adı altında nakdi ödemede bulunduğu ancak düzenlemelere göre, belediyelerin görev ve sorumlulukları içinde yer alan sosyal hizmet ve yardım kapsamında sayılabilecek yükseköğrenim öğrencilerine yönelik nakdi yardımları, adı ne olursa olsun doğrudan yapamayacağı belirtildi.

Belediyece bu amaçla ayrılmış ödeneklerin, ancak Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu aracılığıyla kullanılabileceği kaydedildi.

Anayasa Mahkemesi kararıyla belediyeler dahil kamu kurumlarınca üniversite öğrencilerine burs ve benzeri adlar altında ödeme yapılması imkanı kalmadığı ifade edildi.


Belediyelerin bu kişilere ancak ayni yardım yapılabileceği aktarıldı. İBB'nin cevabında eğitim yardımı adı altındaki ödemelerin mevzuata uygun olduğunu bildirdi.

Sayıştay “Yürürlükte bulunan mevzuata göre, üniversite öğrencilerine belediyece nakit olarak yardım amacıyla ödeme yapılabilmesi mümkün görülmemektedir” tespiti yaptı.

“SÜT İŞLENMİŞ ÜRÜN”
Sayıştay, ihtiyaç sahiplerine dağıtılmak üzere satın alınan birer litrelik paketlenmiş haldeki sütlerin, ihalesiz olarak S.S. Tire Süt Müstahsilleri Tarımsal Kalkınma Kooperatifinden satın alınmasını da mevzuata aykırı buldu.

Yasalara göre doğrudan üreticilerden alım yapılabilecek olan şeyin, tarım ve hayvancılık ürünleri olduğu belirtilerek ürünün işlenip başka bir hale dönüştürüldükten sonraki halinin endüstriyel ürün olduğu, artık doğrudan üreticinin ürünü olarak kabul edilemeyeceği ifade edildi.

Bu nedenle, doğrudan üreticiden veya ortaklarından temin edilen sütün, bazı işlemlerden geçirilip sterilize edilerek (UHT) paketlendikten sonraki halinin işlenmiş sanayi ürünü haline geldiği gibi satıcısının da doğal ürün üreticisi kapsamından çıktığı kaydedildi.

İBB, SÖZLÜKLE CEVAP VERDİ
İBB verdiği cevapta Türk Dil Kurumu sözlüğünde, “ürün” tanımının, ham maddelerin işlenmesiyle elde edilen şeyi de içerdiğini belirtti. Cevapta, İBB tarafından üreticilerin ortaklığı ile kurulmuş tarım ve kredi kooperatifinden alım yapılmasının ortaklık kapsamına girdiği kaydedildi. Sayıştay denetçileri ise bu şekilde alım yapılabilmesi satıcının üretici veya ortakları olmasının yeterli olmadığı, satılan şeyin de işlenmiş endüstriyel ürün olmaması gerektiğini belirtti.

“İHALEYE ÇIKILMALI”
Raporda, İBB'nin cevabında dar gelirli, yoksul, muhtaç ve kimsesizler ile engellilere yapılacak sosyal hizmet ve yardımların; belediyelerin görev ve yetkileri arasında yer aldığını ifade ettiği aktarılarak şöyle denildi;

“Belediyelerin görevleri arasında muhtaç ve yoksullara yardım yapmanın yer alması, kuruluş amacının malları işlemek, değerlendirmek ve satmak manasına gelmemektedir. Diğer bir ifade ile belediyelerin kuruluş amacı, ham malları işleyip, iyileştirip katma değer katıp satmak değildir. Belediyelerin yoksul ve muhtaçlara yardım görevinin bulunması, belediyenin bu amaçla kurulduğu sonucunu doğurmaz. Belediyeler, 4734 sayılı Kanuna tabi idareler olup, görev ve hizmetlerinin yerine getirilmesinde bu kanunda yer alan ihale usullerine göre ihtiyaçlarını temin etmek durumundadırlar.”

İBB yıllık öğrenci başına toplam 3 bin 200 lira eğitim yardımında bulunmaya başlamıştı. 1 yılda 117 binden fazla çocuğa ücretsiz süt dağıtılmıştı.

Teşekkürler sevgili İBB. Tebrikler sevgili İlteriş. İBB'nin ve tüm öteki Halk'cı belediyelerin bu ve benzeri muhteşem ve mükemmel kararlarına ve insan ve vatan sever uygulamalarına binbir türlü engeller ve yasaklar koyanların ve bunların tüm doğrudan ve dolaylı amirlerinin ve hamilerinin tek tek ve topluca Yüce Divan'a çıkarlacakları, yargılanacakları ve cezalandırılacakları günler er veya geç ama mutlaka gelecektir.