İki Sait de haindi - Rıza ZELYUT

İki Sait de haindi - Rıza ZELYUT

İletigönderen Türk-Kan » Prş Eki 15, 2009 13:48

İki Sait de haindi

Eski Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, 1995 yılında, Said-i Nursi'yi Türkiye için örnek alınması gereken insan olarak göstermişti. Başbakan Erdoğan, başka isimlerle birlikte Nur tarikatinin kurucusu bu kişiyi Hüseyin Çelik'in yaptığı gibi örnek şahsiyet olarak sundu. Böylece; Türkiye'de demokratik açılım adı altında tarihimize ters bir süreç başlatıldı.

Halbuki 30 Kasım 1925 tarihinde yürürlüğe giren 677 sayılı Tekke ve Zaviyeler ile Türbelerin Kapatılmasına ve Türbedarlar ile Bazı Ünvanların Men ve İlgasına Dair Kanun sonucunda: Bütün tarikatlarla birlikte; şeyhlik, dervişlik, müritlik, dedelik seyitlik, çelebilik, babalık, emirlik, halifelik, falcılık, büyücülük, üfürükçülük, gaipten haber vermek ve murada kavuşturmak amacıyla muskacılık gibi, eylem, unvan ve sıfatların kullanılmasını, bunlara ait hizmetlerin yapılmasını ve bu unvanlarla ilgili elbise giyilmesini de yasaklamıştır.

Atatürk, Kastamonu’da 30 Ağustos 1925’te söylediği bir nutukta bunun işaretini vermişti ve şöyle demişti: 'Ölülerden medet ummak, medeni bir cemiyet için, lekedir. Efendiler ve ey millet, biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler ve meczuplar memleketi olamaz. En doğru en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır.'

Bu devrimin öncesini hatırlayalım. 29 Ekim 1923'te, Türkiye Cumhuriyeti kurulmuştu. Bundan hemen hemen bir yıl sonra 17 Kasım'da Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası siyasi hayatımıza girmişti. Devlet kurulur kurulmaz yeni bir partiye izin verilmesi önemli bir açılımdı. Lakin bu partiye, ülkenin bütün gerici unsurları doluşmuştu. İş bununla da kalmamış; Doğu'da Nakşibendi şeyhlerinden Sait, 1925 yılının martında isyan çıkarmıştı. Şeyh Sait'in yan kolları da Terakkipervercilerle bağlantı içindeydi. Cumhuriyeti kuranlar; yeni devleti yıkmaya çalışanların şeyhler, dervişler, müritler topluluğu olduğunu görmüş ve bunları kökten yasaklamıştı.

2 SAİT DE HAİNDİ

Şeyh Sait, İngilizlerin kışkırtması sonucunda İslamcı bir Kürt devleti kurmak iddiasıyla genç cumhuriyete karşı silah çekmişti. O tepelendikten sonra, bu şeyhi yetiştiren medrese çevresi yıkıcılığını sürdürdü. Norşin merkezli medresede bir başka Sait daha ortaya çıktı. Bu kişi; Said-i Nursi diye bilinen ve kendisini Kürt Sait diye isimlendiren şahıstır. Bu kişi; cumhuriyet kurulduktan sonra devletle mücadelesini gizlice sürdürmüş; dini kullanarak kuvvetli bir taraftar topluluğu oluşturmuştur. Yazdığı kitaplarla özellikle Kürt kökenliler arasında taraftar kazanan bu Nurs köylü Sait, Nurculuk diye bilinen bir tarikat yaratmıştır. İşte Başbakan Erdoğan; cumhuriyet düşmanı bu şeyhi Türkiye'nin olmazsa olmazları arasına sokarak açıkça 677 Sayılı Devrim Kanunu'nu hiçe saymıştır. Şimdi şu soruluyor: 'Demokratik açılım' Atatürk devrimleri ile mücadeleye mi dönüştürülüyor?

Hükümeti destekleyen televizyon kanallarında Şeyh Sait övülmeye başladı. Kürt Said veya Nurslu Said (Said Nursi) zaten Fethullahçılar tarafından rehber kabul ediliyor ve yüceltiliyor.

Nereye gidiyoruz?

ZEVZEK PROFESÖRLER

Fethullah Gülen'in de konuştuğu bir kanalda bazı profesörler program yapıyor. Kim olduklarını tahmin edebilirsiniz. Hükümetin yaptığı her şeyi allayıp pullamayı birinci görev sayan bu tiplerden birisi Mehmet Altan. Öbürü; hanımını hükümetin AİHM yargıcı yaparak ödüllendirdiği Eser Karakaş. Bunların evetçisi ise Şahin Alpay.

Geçenlerde; bu çok bilmişler; Yargıtay'ın aldığı bir kararı akıllarınca alaya aldılar. Yargıtay, Orhan Pamuk'un, 'Türkler bir milyon Ermeni'yi kesti!' biçimindeki iddasına karşı vatandaşların dava açabileceği yolunda bir karar vermiş. Eser Karakaş, 'Nasıl olur?' diye bağırıyor. Mehmet Altan, hi hi hi diye sırıtarak 'Demekki Orhan Pamuk'un kazandığı parada birilerinin gözü var, parayı paylaşacaklar!' diyor. Öbürü, 'He valla!' anlamında kafa sallıyor.

İşte Türkiye'nin en seçkin gösterilen profesörleri... Yargı, bunların istediği yönde davranınca iyi, başka türlü olursa kötü.

Bu profesörler; 'dava açma hakkı' ile davayı kazanmanın aynı şey olmadığını bile bilemeyecek kadar aciz tipler. Lakin Türkiye'ye düzen vermeye kalkışıyorlar. İktidarın emrindeki kişilerin unvanı olabilir ama bunlara bilimadamı denilmesi mümkün olamaz...


Rıza ZELYUT, 15 Ekim 2009




Said-i Nursi kimdir?

'İki Sait de Haindi' yazım üzerine Nurcular pekçok elektronik mektup yollayarak Said-i Nursi'yi savundular, hatta ululadılar. 1873-1960 yılları arasında yaşayan Said-i Nursi, Osmanlı Devleti'nin son zamanlarındaki bütün siyasi olayların içinde yer aldı. Cumhuriyet kurulduktan sonra da rejime ve Atatürk'e karşı mücadele verdi. Bitlis'in Nurs köyünde doğduğu için Nursi lakabını alan, kimi zaman da etnik kökenini hatırlatmak için Kürdi lakabını kullanan Said; Nurculuk denilen tarikatin de yaratıcısıdır. Fethullah Gülen onu yüzyılının en büyük insanı olarak kabul etmiştir ve onun yolundan gitmiştir.

Prof. Dr. Alpaslan Işıklı, bir makalesinde Said-i Nursi'yi incelemiştir. Bu bilimseden araştırmadan bazı bölümleri aktarıyorum. Bakın bakalım, yüzyılın en büyük insanı ilan edilen bu Said nasıl biriymiş:

'Nur Suresi'nde ateşsiz yanan bir alevden bahsedildiğine göre, buradan, kendisi de eğitim görmeden nur gibi parıldayan bir insan olduğunun Kuran'da işaret edildiği sonucuna varmaktadır. (...) Hud Suresi'nin 105'inci ayetinde, 'içlerinde bedbaht olanlar da said olanlar da vardır' denilmektedir. Nursi, bu ayette, 'said' sözcüğünün yer almasına dayanarak, kendisinden söz edildiği sonucuna varmaktadır.

Kuran'dan bu şekilde kendisini yüceltici sonuçlar çıkarabilmek için, eskilerin 'cifir' dediği yöntemden de yararlanmıştır. 'Cifir', harflere bazı sayılar izafe ederek geleceği bilme olarak ifade edilir. Çok saygın pek çok İslam bilgini, 'cifir' yönteminin İslamiyet'le alakası olmayan uydurma bir metot olduğunda müttefiktirler. Örneğin, Enam Suresi'nin 161 inci ayeti Peygambere hitaben, 'De ki: Şüphesiz Rabbim, beni doğru yola iletmiştir' denilmektedir. Nursi, burada da kendisine hitap edildiği kanısındadır. Bu kanısının ilginç bir dayanağı vardır. Bu ayetin sayı değeri, 'cifir' hesabına göre 1316'dır. Bu da Said'in Nur Risalelerini hazırlamaya başladığı tarihtir; kendisinin kastedildiğini buradan çıkarsamaktadır.

Bakara Suresi'nin 269 uncu ve 151 inci ayetlerinde sözü edilen, 'kendisine anlatılan, hikmet verilen, hikmeti öğreten ve herkese bilmediği şeyleri bildiren kişinin' de kendisi olduğunu ileri sürmektedir.

Sadece Kuran'da değil, başka dinsel kaynaklarda da örneğin, Hazreti Ali'nin sözlerinde de kendisinin işaret edildiğine dair kanıtlar bulmuştur. Abdülkadir Geylani de 'Ey müridim! sen zamanın Abdülkadir Geylani'si ol, Tanrıya içtenlikle yönel, said ve mutlu olarak yaşarsın' derken yine Said Nursi'yi kastetmekteymiş.

Said Nursi, Kuran'ın çeşitli ayetlerinde Risale-i Nurların haber verildiği kanısındadır. Hicr Suresi'nin 87 nci ayetinde 'And olsun ki, sana her zaman tekrarlanan yedi ayetli Fatihayı ve büyük Kuran'ı verdik' denilmektedir. Nursi'ye göre, burada da Risale-i Nur'a işaret ediliyormuş.

Nursi'ye göre, İkinci Dünya Savaşı'na girmemizi önleyen Risale-i Nur olmuştur.

Said-i Nursi bununla da kalmamakta, Risale-i Nurları sanki Kuran ile eşdeğerli veya onun benzeri bir kaynak olarak belirlemektedir. Risale-i Nur'un, Said Nursi'ye Allah tarafından verildiği ileri sürülmektedir.

ATATÜRK DÜŞMANI

Nursi, Atatürk'e karşı olumsuz duygularını her zaman üstü kapalı olarak ifade etmemiştir. Onun hakkında açıkça 'o insafsız , o çok kusurlu adam' demekten geri kalmaz. 'Ayasofya Camisini puthaneye, Meş”hat Dairesini (Osmanlı Diyanet Dairesi) kızların lisesine çeviren adamı sevmemek suç olması imkanı var mı' diye tekrar tekrar sorar.

Nursi, Kemalistler ve Mustafa Kemal hakkındaki saldırılarını, 'günahkarlar', 'seyyiesiz', 'Süfyan', 'Nefreti ammeye layık adam', 'Deccal', 'İslamın en büyük fitne-i diniyelerinden biri...' gibi ağır hakaretler içeren sıfatlar kullanarak Münazarat ve Şualar isimli risalelerinde değişik yerlerde tekrarlamıştır.

Aslında Said'in kendisi, kendi ifadesiyle, 'Mustafa Kemal'in hissiyatını ve prensiplerini rencide ettiği halde kendisine ilişmemiş' olduğunu kabul etmektedir. Ancak bu durumu, 'Risale-i Nur'un parlak bir kerameti' olarak açıklamaktadır.'

Prof. Işıklı'nın belgelerle meczupluğunu ve rejim düşmanlığını gösterdiği bu kişinin yolunu İslam sanan binlerce insan var. Soruyorum; böyle bir Türkiye, 21. yüzyılda mı yoksa Orta Çağ'da mı yaşıyor?


Rıza ZELYUT, 17 Ekim 2009
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

Re: İki Sait de haindi - Rıza ZELYUT

İletigönderen alamancı » Prş Eki 15, 2009 17:13

[mod="Kural 20"]Forumda, Türkçe Yazım Kuralları geçerlidir. Uygun yahut hoş görülmeyen içerikler silinir. Bu uygulama, genellikle beş satırı aşan düzensiz ve hatalı içeriklerde uygulanır. Bu hoşgörünün suistimâli halinde ise, ilgili kimse uyarılır.[/mod]
Kullanıcı küçük betizi
alamancı
Üye
Üye
 
İletiler: 241
Kayıt: Pzt Mar 02, 2009 13:45

Re: İki Sait de haindi - Rıza ZELYUT

İletigönderen bezgin » Prş Eki 15, 2009 17:27

said-i-kurdi-nin-turk-dusmanligi-t19127.html

Ah be alamanci, vikipedlere bakincaya kadar güncelmeydan'i biraz arastirsaydin.

Karsi Devrim'in fikir babalarindandir, Said-i Nursi. Fitnos'un akil babasidir, dini siyasete alet eden Menderes'in danismanligini yapmis bir Ingiliz ajanidir. Mustafa Kemal Pasa hakkinda insafsizca yalan söyleyen ve fitne üretmis bir yaratiktir Nursi.
İşgâlciler ölmeli! :turkiye:

"Bir ülkenin nüfusunun yarıya yakın bölümünün bir bölgede, dörtte birinin bir şehirde yaşaması, başlı başına tezgahtır."
Kullanıcı küçük betizi
bezgin
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 1394
Kayıt: Prş Eki 30, 2008 1:35

Re: İki Sait de haindi - Rıza ZELYUT

İletigönderen 1919 » Prş Eki 15, 2009 18:09

Vikipedia yanlis ve yalan dolu bir site. Ben diyorum, sadece bir hain degil bir Cumhuriyet düsmaniydi! Ne yaptiklari ve söyledikleri ortada. O serefsiz, fetos, tayyib hepsi ayni......bunlar Atatürk ve Cumhuriyet düsmanidir! Bir kere serefsiz köpegin adi nursi degil kürdi, ve bölücülerden hic bir farki yoktur ikisi de kürdistan pesinde!
Kullanıcı küçük betizi
1919
Üye
Üye
 
İletiler: 19
Kayıt: Pzt Eyl 28, 2009 1:45

Re: İki Sait de haindi - Rıza ZELYUT

İletigönderen saltuk_bugra_han » Prş Eki 15, 2009 20:27

[mod="Kural 20"]Forumda, Türkçe Yazım Kuralları geçerlidir. Uygun yahut hoş görülmeyen içerikler silinir. Bu uygulama, genellikle beş satırı aşan düzensiz ve hatalı içeriklerde uygulanır. Bu hoşgörünün suistimâli halinde ise, ilgili kimse uyarılır.[/mod]

[mod="Ek Kural 2"]Şaibeli, şüpheli veyahut suçluluğu kanıtlanmış, Türkiye Cumhuriyeti halkına ve devletine zarar vermiş, veren ya da verebilecek olan şahısların savunulması, övülmesi, hoş gösterilmesi ya da ilgili şahısların görüşlerinin art niyet taşıyarak yayılması yasaktır. Kuralı ihlâl edenler, forumdan uzaklaştırılacaktır.

    A) Fetullah (bilinen ismiyle Fethullah) GÜLEN ve cemaati (hareketi), ek kurallara aykırılık dâhilindedir.
    B) George SOROS ve yapılanması, ayrıca "sivil örümcek" olarak adlandırılan kitle, ek kurallara aykırılık dâhilindedir.
    C) Demokrasi havariliği, bölücü çok seslilik isteği, yıkıcı özgürlük isteği de ek kurallara aykırılık dâhilindedir.
[/mod]

[mod="Ek Kural 4"]Meczuplar (deli) ve deli saçması içerikleri ile kışkırtıcı yazarlar tarafından sunulabilecek yalan-yanlış-şüpheli verileri içinde barındıran içerikler, yönetici/yetkililer tarafından uyarısız silinebilir.

  • Meczup ve Deli Saçması İçerik Örneği: Hasan Mezarcı ve Mehdilik İddiası -> (mesih, mehdi, peygamber, halife vesaire olabilir)
  • Kışkırtıcı Yazar ve Yalan-Yanlış-Şüpheli İçerik Örneği: Tuncay GÜNEY ve 2007/1536 No'lu soruşturma kapsamındaki söylemleri
[/mod]
Kullanıcı küçük betizi
saltuk_bugra_han
Uzaklaştırıldı
 
İletiler: 9
Kayıt: Cum Eki 09, 2009 0:45

Re: İki Sait de haindi - Rıza ZELYUT

İletigönderen bezgin » Prş Eki 15, 2009 21:30

saltuk_bugra_han yazdı:Ve islamı seçmiş kişilere,müslüman olan bir insanın ejnebi veya dinsiz demesi ne kadar acı, içinizdekileri somut gerceklerle ortaya koyun, küfür ve hakaretlerle ayrıca gerceğe dayanmayan bilgilerle değil


Söyle bakalim nurcu örümcek, asagidaki sözler kime ait?


“Ben bir manevi alemde, İslam Deccalini gördüm. Yalnız bir tek gözünde teshirce bir manyetizma gözümle müşahade ettim ve onu bütün bir münkir bildim. İşte bu inkarı mutlaktan çıkan bir cüret ve cesaretle mukaddesata hücum eder.(...) Fakat kahraman ve mücahit ordunun ve dindar milletin ruhundaki nur–u iman ve Kur’an ışığıyla hakikat–i hal–i göreceği ve o kumandanın çok dehşetli tahribatını tamire çalışacağı rivayetlerden anlaşılıyor.” (Şualar458–459,Siracun Nur 247)

“Ölmüş gitmiş dünyadan ve hükümetten alakası kesilmiş bir adam hakkında otuz sene evvel bir Hadis–i Şerif’in ihbariyle Kur’an’a zararlı bir adam çıkacak demiştim.Sonra Mustafa Kemal’in o adam olduğunu zaman gösterdi. (Emirdağ Lahikası I/278,Yirmiyedinci mektuptan Sabık Reis–i Cumhur’a ve üç makama gönderilen istida)

“...Lozan Muahedesinde söz veren ve pek şiddetli ve dehşetli hücumlarına rağmen hiçbir hakiki Müslüman Türk’ü Protestan yapamayan ve Millet–i İslam için pek zararlı olduğunu ef’aliyle ispat eden ve Hadis– Şerif’in haber verdiği o müthiş şahıs kendisi olduğunu(yani Deccal, y.n) hayat ve mematiyle gösteren Mustafa Kemal’e bir mahrem eserde ‘din yıkıcı Süfyan’ dediğimizi (...)” (Emirdağ Lahikası I,50–51;Yirmiyedinci Mektuptan Mahkeme–i Kübra’ya Şekva ve Müdafaatın Bir Haşiyesi olan Parçanın Hülasasıdır, Ayrıca Müdafaalar, 226–227)
İşgâlciler ölmeli! :turkiye:

"Bir ülkenin nüfusunun yarıya yakın bölümünün bir bölgede, dörtte birinin bir şehirde yaşaması, başlı başına tezgahtır."
Kullanıcı küçük betizi
bezgin
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 1394
Kayıt: Prş Eki 30, 2008 1:35

Re: İki Sait de haindi - Rıza ZELYUT

İletigönderen edip » Prş Eki 15, 2009 22:05

[mod="Kural 6"]Forumda yazarken; boş ileti göndermek, art arda birden fazla ileti göndermek, konuyla ilgisi bulunmayan iletiler göndermek, gereksiz alıntı yapmak, "+1, bence de, güzel" gibi belli bir amacı ve paylaşımı olmayan ileti göndermek, yalnızca yüz ifadesi göndermek, ayrıca yeni başlık açarken "yardımmmmmmmmm", "YaRdIm EdeRmİsiz", "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konuyu tanımlamayan konu başlığı belirtmek, alt başlıkta ise ilgisiz uzun cümleler kurmak, gerek başlıklarda gerekse de konu içeriğinde etkileyici yahut ilginç görünsün diye garip şekilli harfler kullanmak yasaktır.[/mod]
Kullanıcı küçük betizi
edip
Üye
Üye
 
İletiler: 2
Kayıt: Sal Eyl 08, 2009 10:32

Re: İki Sait de haindi - Rıza ZELYUT

İletigönderen cankaramsar » Prş Eki 15, 2009 22:55

youtube da "hristiyanlığın truva atı" yazıp çıkan 26 bölümlük kimsenin bilmediği çok güzel hazırlanmış bu belgeseli baştan sona hatim edin. ama en başta ingiliz casusu hempheri okuyun. adamlar arap yarıma adasına gönderirken bu casusu osmanlının ana gövdesi anadoludaki oyuncuları unutmuş olabilirler miydi? bir kez düşünün. sonra karar veriri kim kimdir neye hizmet eder?
Kullanıcı küçük betizi
cankaramsar
Üye
Üye
 
İletiler: 23
Kayıt: Cmt Eyl 19, 2009 15:14

Re: İki Sait de haindi - Rıza ZELYUT

İletigönderen alamancı » Prş Eki 15, 2009 23:09

[mod="Kural 20"]Forumda, Türkçe Yazım Kuralları geçerlidir. Uygun yahut hoş görülmeyen içerikler silinir. Bu uygulama, genellikle beş satırı aşan düzensiz ve hatalı içeriklerde uygulanır. Bu hoşgörünün suistimâli halinde ise, ilgili kimse uyarılır.[/mod]
Kullanıcı küçük betizi
alamancı
Üye
Üye
 
İletiler: 241
Kayıt: Pzt Mar 02, 2009 13:45

Re: İki Sait de haindi - Rıza ZELYUT

İletigönderen alamancı » Prş Eki 15, 2009 23:35

Offtopic :
alamancı yazdı:Forumda, Türkçe Yazım Kuralları geçerlidir. Uygun yahut hoş görülmeyen içerikler silinir. Bu uygulama, genellikle beş satırı aşan düzensiz ve hatalı içeriklerde uygulanır. Bu hoşgörünün suistimâli halinde ise, ilgili kimse uyarılır.


ya o kadarda özenerek uzun uzun yazmistim. mesele türkçe karakter mi yoksa içeriginimi begenmediniz? simdi ayni seyi düzeltip göndermemde bir anlam varmi?
Kullanıcı küçük betizi
alamancı
Üye
Üye
 
İletiler: 241
Kayıt: Pzt Mar 02, 2009 13:45

Re: İki Sait de haindi - Rıza ZELYUT

İletigönderen Ram » Prş Eki 15, 2009 23:40

Offtopic :
Kural yeterince açık değil mi¿? Demekki mavi renk ile belirtilmesine rağmen anlaşılamıyor.
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

Re: İki Sait de haindi - Rıza ZELYUT

İletigönderen alamancı » Prş Eki 15, 2009 23:44

Offtopic :
Ram yazdı:Kural yeterince açık değil mi¿? Demekki mavi renk ile belirtilmesine rağmen anlaşılamıyor.


anlasilmiyor çünkü arkasindan "uygun yahut hoş görülmeyen içerikler silinir" geliyor kafa karistiriyor.
Kullanıcı küçük betizi
alamancı
Üye
Üye
 
İletiler: 241
Kayıt: Pzt Mar 02, 2009 13:45

Re: İki Sait de haindi - Rıza ZELYUT

İletigönderen Ram » Prş Eki 15, 2009 23:54

Offtopic :
alamancı yazdı:
Ram yazdı:Kural yeterince açık değil mi¿? Demekki mavi renk ile belirtilmesine rağmen anlaşılamıyor.


anlasilmiyor çünkü arkasindan "uygun yahut hoş görülmeyen içerikler silinir" geliyor kafa karistiriyor.


"Uygun yahut hoş görülmeyen içerikler silinir."

"Arkasından" diyerek alıntıladığın yukarıdaki cümlenin hemen öncesinde mavi renkle ve kalınlaştırılarak vurgulanan "Türkçe Yazım Kuralları", hemen sonrasında ise, bu kuralın uygulamasının -genellikle beş satırı aşan- düzensiz ve hatalı içerikler için geçerli olduğu belirtiliyor.

Bu durumda hatalı biziz. Yeterince açık olamadığımız için bu kuralı algılayamayan herkesten özür dileriz. Sanırım bu seferki vurgulamayla daha anlaşılır olmuştur.
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

Re: İki Sait de haindi - Rıza ZELYUT

İletigönderen alamancı » Cum Eki 16, 2009 0:06

Offtopic :
ya n'aptiniz siz be. benim ilk yazi gitmis ondan sonra gelen gitmis, ona verdigim cevap gitmis. biri saidi nursiye haindir demis adam da hayir degildir demis. ne biliyorsun belki düsündüklerini samimi olarak yaziyor. bende kendimce ona bir cevap yazmisim. hemde özene bezene uzun uzun... hepsi gitmis. biz burada tartismak içinmi variz yoksa ayni takimin taraftarlari olarak birbirimizi gaza getirmek içinmi. alindim bir ecnebi klavyede türkçe karakter isini beceremiyorum iki. dolayisiyla bu siteye katilimciliktan istifa ediyorum. ara ara gelip okumaya devam ederim çünkü yararlaniyoruz.
Kullanıcı küçük betizi
alamancı
Üye
Üye
 
İletiler: 241
Kayıt: Pzt Mar 02, 2009 13:45

Re: İki Sait de haindi - Rıza ZELYUT

İletigönderen Ram » Cum Eki 16, 2009 0:33

Offtopic :
alamancı yazdı:ya n'aptiniz siz be. benim ilk yazi gitmis ondan sonra gelen gitmis, ona verdigim cevap gitmis. biri saidi nursiye haindir demis adam da hayir degildir demis. ne biliyorsun belki düsündüklerini samimi olarak yaziyor. bende kendimce ona bir cevap yazmisim. hemde özene bezene uzun uzun... hepsi gitmis. biz burada tartismak içinmi variz yoksa ayni takimin taraftarlari olarak birbirimizi gaza getirmek içinmi. alindim bir ecnebi klavyede türkçe karakter isini beceremiyorum iki. dolayisiyla bu siteye katilimciliktan istifa ediyorum. ara ara gelip okumaya devam ederim çünkü yararlaniyoruz.


Öncelikle bu üzücü haberi bizimle paylaştığın için teşekkür ederim. Ne yazıkki, iletilerinin tamamına yakını "Fetullah, Akape, Tayyip, Gül, din, tarikat/cemaat" gibi kişi, kuruluş ve kavramlar hakkında olup da her bir şeyi bunlara bağlayan, fakat ne hikmetse Said Kürdi'yi Vikipedia gibi yerlerden -hem de tüm bu yorumları yaptıktan sonra- araştıran, yüksek demokrat ve büyük bilim insanı zât-ı âlilerinizi artık buralarda yazarken göremeyeceğiz.

Derin üzüntümü belirttikten sonra, "o gitmiş, şu gitmiş" diye sızlandığın silinen iletilerini benden geri isteyebilirsin.

Bunun dışında, ilgili şahsın silinen iletisinin yerinde yazan ek kurallar, tarafından yine anlaşılamamış olacak ki, kendince yüksek demokratlık yapıyor, ilgili şahsı savunmaya geçerek yine sızlanıyorsun. Elbette bir önceki iletimin bunda etkisi de vardır. Bu sefer, gayet açık olan bu ek kuralları da, özellikle sen anlayabilesin diye vurgulamayacağım, "derinlemesine" açıklayamayacağım. Çünkü zaten üzücü haberi bize vermiştin, bu durumda gereksiz olurdu.

Son olarak, yurt dışında bulunan üyelerimizin çoğunluğu Türkçeye özgü harfleri kullanamamaktadır. Buna en belirgin örnek olarak site yöneticisi Türk-kan arkadaşımız gösterilebilir. Hâl böyleyken, ya gerçekten sana bazı şeyleri anlatmak çok zor, yazılanı anlayamıyorsun, ya da mevcut durumu bilerek çarpıtıyor, başka başka durumlar üreterek kendince şark kurnazlığı yapıyorsun.

Her iki durumda da, bunların bir kıymeti olmayacaktır. Çünkü üzücü haberi verdin bir defa...
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

Sonraki

Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

cron

x