
“Ankara’yı Batı’nın “taşeronluğu” ile suçlamak hem haksız, hem de milliyetçilik uyuzunu kaşımaya yönelik demagojiden ibaret..”
***
“Milliyetçiliğin” sözlükteki karşılığı:
“Maddi ve manevi açılardan millet ve ülkesinin çıkarlarını her şeyin üstünde tutma anlayışı, ulusçuluk, ulusalcılık, nasyonalizm”
***
“Uyuz”un sözlükteki karşılığı çok. Cımbızlamasız aktarıyorum:
“Uyuz böceğinin, üst derinin altına girerek yaptığı kaşındırıcı, bulaşıcı bir deri hastalığı.”
“Bu hastalığa tutulmuş olan”
“Düşük nitelikli, değersiz”
“Hoşlanılmayan, sevimsiz kimse”
“Parası olmayan, züğürt kimse”
“Hareketli, canlı olmayan, uyuşuk, pısırık, miskin kimse”
***

“liberal aydın”
“biat kimsesi”
“180 derece dönen eski komünist”
“sesi ornitorenk canlısını hatırlatan kişi”
“rotasını yükselen değerlere göre çizen, fırsatçı aydın”
“doğu perinçek için seviyeli dönek kavramının esin kaynağı”
“turgut özal’ı kıskandırabilecek eylülist”
“açılım yazarı”
“yalan yanlış sallayan ilizyoner”
***
Kim kimdir /ne nedir, yukarıdaki somut veriler ışığında eşleştirmeyi size bırakıyorum.
Zihin okuyamadığımdan sonuç ne olur şimdiden bilemem. Ama ortada hakikaten bir uyuzluk namzeti varsa geçiştirmeye gelmez. Ben üzerime düşeni yapayım, tedbir amaçlı Ahmet Şafak’ın yazdığı reçeteyi peşin peşin bırakayım da... Artık kime lazım olursa:
“Milliyetçilik uyuzluk değil uyuzluk ilacıdır!”
Selcan TAŞÇI, 27 Haziran 2012