İLKBAHAR VE DEVRİM

İLKBAHAR VE DEVRİM

İletigönderen Habip Hamza Erdem » Cmt Eki 05, 2013 16:14

İLKBAHAR VE DEVRİM
‘Arap Bahar’ terimini ilk kez kim ve neye dayanarak söyledi, merak etmedim değil.
Ancak gelișigūzel söylenmiș de olabilirdi.
Ben daha çok Tūrkiye’de ki ‘halk hareketi’nin tarihte benzeri olmuș mu olmamıș mı diye merek ettim.
Bu ‘halk kareketi’nin ‘devrimci’ bir nitelik tașıyıp tașımadığını da..
Rastlantısal olarak belki, hem hareketin ‘devrimci’ niteliği ve hem de ‘bahar’la ilintilenmesini 1848 Devrimi’nde gördūm.
1848 Devrimi, salt ‘Fransız’ olmayıp, o gūnūn koșullarında ‘evrensel’, ama en azından ‘anakarasal’ yani ‘Avrupalı’ bir devrimdir.
Fransa’da 18 yıllık bir ‘Restorasyon dönemi’nin kitlelerde yarattığı ‘toplumsal birikim’, Șubat ayının sonuna doğru ūniversite ögrencilerinin bașlattığı bir ‘hareket’le patlıyor.
Kușkusuz son iki yılın artan ‘ekonomik’ sorunlarını da eklemek gerekiyor.
1846’da Avrupa’daki buğday ve patates ūretimi ‘bunalım’ boyutlarında dūșūyor.
Ve Fransız hūkumeti artan genel hoșnutsuzluğu ‘baskı’ ve ‘yasak’larla denetim altına alabileceğini dūșūnūyor.
Bu ekonomik ve sosyal koșullar, kökeni daha derinde olan bir ‘muhalefet’ hareketini tetikliyor.
Ȫyle ki, cumhuriyetçilerin dūzenledikleri ‘park’ toplantılarının sayısı yetmișe varıyor.
‘Park’ derken, ‘Gezi’ gibi parklardaki ‘banket’leri anımsatan, șölen havasındaki toplantılar (banquet) yapılyor.
22 Șubat’ta da Paris’te būyūk bir gösteriye hazırlanılıyor.
1830 yılının Ocak ayında yayına bașlayan Ulusal (Le Natioanl) gazetesi de bu būyūk toplantıya katılımları destekleyen yayınlar yapıyor.
Ne var ki, daha önce 19 Șubat’ta yapılması dūșūnūlen toplantının yasaklanması ūzerine 22 Șubat’a ertelenen toplantı da yasaklanınca, Sorbonne meydanında toplanan öğrenciler Meclis’e doğru yūrūmeye bașlıyorlar.
Ve kent merkezindeki ișçiler ile bulușmak ūzere ilerlerken bir kiși öldūrūlūyor.
Muhafız alayının kitleleri dağıtma emrini uygulama konusundaki ikircikli tutumu ve hatta 2. Tūmenin ‘yașasın reform’ diyerek göstericilerden yana bir tutum alması ūzerine, hūkumet önlem olarak Ordu birliklerini göreve çağırıyor.
22 Șubat gecesi askeri birlikler tarafından açılan ateș sonucu olaylarda ölū sayısı elliye varıyor.
23 Șubat’ta Louis-Philippe önce hūkumeti görevden alıyor, ertesi gūn de kendi hūkumranlığından torunu lehine vazgeçiyor.
Tarihte 1848 Devrimi diye anılan bu olaylar, Fransa ile eșzamanlı olarak Almanya, Avusturya, İtalya ve Macaristan’da da yașandığı için ‘Halklar Baharı’ (printemps des peuples) olarak adlandırılmaktadır.
Ve 48 ‘Devrim’i sonrası yapılan seçimlerde IlImlı cumhuriyetçiler çoğunluğu kazanıyorlar ve böylece Fransa’da II. Cumhuriyet dönemi bașlıyor.
Bu ılımlı cumhuriyetçi milletvekilleri de, Ulusal (Le National) gazetesinin desteğinden dolayı Ulusal Parti milletvekilleri olarak anılıyorlar.
Halk Partisi de denilebilir.
Nitekim Le National gazetesinin adı sonradan Sosyalist olacaktır.
Ancak gūnūmūz Sosyalist Parti ve milletvekilleri ile bir ilgisi - ya da devamı anlamında doğrudan bir ilgisi bulunmamaktadır.
Halk Baharı ve Devrim’e dönūldūkte; denilebilir ki öğrencilerin bașlattıkları ișçi ve yoksul halk tabakalarının ‘baharı’, Fransa’da bir kez daha yirmiūç yıl sonraya (1871) ertelenmiș oluyor.
Bu konuları konuștuğumuz bir dostuma, ‘‘Devrim yapmak kolay ama ayakta tutmak daha zor görūnūyor’ dedim.
Belki de ‘Devrim sonrası’nın sorunlarını dūșūnmek en az ‘Devrim’i dūșūnmek kadara önemli.
Burada teorinin pratik kadar önemli olduğunu vurgulamak bile fazla..
Ne var ki ‘Genel olarak söylendikte, dūșūnceler hiç de iyi bir noktaya ulașamazlar. Dūșūnceleri iyi bir amaca ulaștırmak için, pratik bir gūcū ortaya koyan insan gereklidir...”
Lamı cimi yok; ‘ne kadar pratik o kadar teori’!
Pratiği așan teori de ‘ūtopya’ mı ne?
Habip Hamza Erdem
Kullanıcı küçük betizi
Habip Hamza Erdem
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 1680
Kayıt: Cum Haz 26, 2009 20:01

Şu dizine dön: Habip Hamza ERDEM

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x