Mevcut stand by anlaşması bitmeden, önceki son gözden geçirme çalışmalarını gerçekleştirmek üzere geçen hafta Perşembe günü Ankara'ya gelen heyet, Devlet Bakanı Mehmet Şimşek başta olmak üzere, Hazine, Maliye Bakanlığı, Merkez Bankası ve DPT'den üst düzey yetkililerle toplantı yaptı.
Türkiye'nin Niyet Mektubu'nun zaten hazır olduğunu vurgulayan yetkililer, bugüne kadar Ankara'da süren görüşmelerde, çalışmaların son bir gözden geçirmesinin yapıldığını belirtiyorlar.
Devlet Bakanı Mehmet Şimşek başkanlığındaki ekonomi heyetinin, Washington'a giderek IMF-Dünya Bankası Bahar Dönemi toplantılarına katılacağı belirtilirken, bu çerçevede, görüşmelerin geri kalanının Washington'da sürdürüleceği kaydediliyor.
Bu arada, son iki gözden geçirmenin birleştirilmesiyle, Türkiye, IMF'den geri kalan kredi dilimlerini toplu olarak alabilecek. IMF İcra Direktörleri Kurulu'nun, gözden geçirmeyi onaylaması halinde, Türkiye'ye verilecek kredi miktarında da bir artış olacak.
Daha önce geri kalan kredi dilimleri toplamı 3,4 milyar dolar iken, son hesaplamalara göre, SDR'nin (Özel Çekme Hakkı), döviz kuru sepeti karşısında değer kazanması nedeniyle, alınacak kredi 3,6 milyar dolar olacak.
"Türkiye'de bu yıl %4 büyüme bekleniyor"
IMF ve Dünya Bankasının yıllık Bahar Toplantıları öncesinde yayımlanan IMF'nin ''Dünyanın Ekonomik Görünümü'' başlıklı raporunda, Türkiye'de Gayrisafi Yurtiçi Hasıla büyümesinin bu yıl yüzde 4, 2009'da da yüzde 4,3 olarak gerçekleşmesinin beklendiği belirtildi.
Raporda Türkiye'de tüketici enflasyonu ise 'yıllık ortalamalara göre' bu yıl yüzde 7,5, gelecek yıl için de yüzde 4,5 olarak tahmin edildi.
IMF'nin Dünyanın Ekonomik Görünümü raporlarında enflasyon beklentisi, yılbaşından yıl sonuna göre değil, yıllık ortalamalara göre hesaplanıyor. Raporda GSYH'ya göre Türkiye'de cari açık beklentisi de, bu yıl için yüzde 6,7, 2009 için de yüzde 6,3 olarak ifade edildi.
Avrupa'da gelişmekte olan piyasalarda büyümenin yavaşladığına işaret edilen raporda, bunun en fazla Macaristan, Türkiye, Estonya ve Letonya'da görüldüğü anlatıldı.
Türkiye'deki büyümenin yavaşlaması, kısmen "YTL'nin yüksek değerine, 2006 ortalarında gidilen parasal sıkılaştırmanın etkilerinin geç görülmesine ve tarım sektöründe kuraklıktan dolayı meydana gelen üretim kaybına" bağlandı.
